Aliyev'in yardımcısı Hikmet Hacıyev'den Türkiye ve İsrail açıklaması

Millet Haber Ajansı'ndan Ahsen Melek Kocatürk, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Hacıyev ile bir röportaj yaptı. Hacıyev, sahadaki son duruma dair bilgiler verirken, Türkiye'nin dayanışma örneğine vurgu yaptı. Hacıyev ayrıca, İsrail ile Azerbaycan arasındaki ilişkilere dair değerlendirmelerde bulundu.

Aliyev'in yardımcısı Hikmet Hacıyev'den Türkiye ve İsrail açıklaması
Aliyev'in yardımcısı Hikmet Hacıyev'den Türkiye ve İsrail açıklaması
GİRİŞ 23.10.2020 17:03 GÜNCELLEME 23.10.2020 17:03
Bu Habere 17 Yorum Yapılmış

Karabağ meselesiyle ilgili son günlerdeki gelişmeleri ve bu hadisenin başını da kısaca sizden dinlemek istiyorum. 30 senedir beklenen bir gün deniyor. Ben cepheye gittim, oradaki askerler 30 yıldır beklenen günü yaşıyoruz, şu anda, cephede vatan aşkıyla gidiyoruz biz onların üzerine diyorlar. Konunun başındaki esas meseleyi ve böyle olma sebebini, Avrupa’nın duyarsız kalma ve göz yumma nedenini ve de bu bölgenin stratejik önemini nedir?

 

 

- 30 yıldır Ermenistan, Azerbaycan halkına karşı bu taarruzu devam ettirmekte ve Azerbaycan topraklarını işgal altında tutmaktadır. Bu 30 yıllık süre içerisinde Minsk Süreci oldu ama nihayetinde bir sonuca varılamadı. Burada da gördüğümüz gibi işgal ve taarruz olmasına bakmaksızın asıl amaç, bu sürecin uzatılmasıydı. Yani süreç ne kadar uzatılırsa Ermenistan’ın işgali o kadar güç kazanacaktı. Görünen o ki; Ermenistan’ın niyeti bu sorunu barış yoluyla çözmek değil, anneksiya yapmak. Yani statükoyu daha da güçlendirmek ve Azerbaycan’ın işgal edilen topraklarını benimsemek. Yani ilhak etme ve anneksiya etme siyasetini yürütmektedir. Son olarak da Ermenistan’da Paşinyan başa geldikten sonra zaten biz onun daha farklı bir siyaset yürütebileceğini düşünüyorduk. Çünkü Sarkisyan ve Koçaryan gibi öncekiler Azerbaycan halkına karşı savaşlara katılan ve aynı zamanda da savaş suçlusu olan insanlardı. Ancak Paşinyan’ın bir gazeteci olarak, bir medya-basın mensubu olarak farklı bir siyaset yürütebileceğini düşünüyorduk ama maalesef böyle olmadı. Biz ona birçok fırsat da verdik. 2018’de Bağımsız Devletler Birliğinin Duşanbe’de bir toplantısı olmuştu. O zaman kendisinin sayın Cumhurbaşkanımıza yaklaşarak “bu problemi çözelim, bana vakit lazım” dediğini de ayrıca hatırlatmak isterim. Biz onu da kabul ettik. Azerbaycan tüm süreçlerde yapıcı bir şekilde bu sorunu çözmeye çalıştı. Sonrasında ateşkesi daha da güçlendirelim dediler. Biz ona da olumlu yaklaştık. Peki bunun karşılığında ne gördük? Açıklamasında Karabağ Ermenistan’ındır dedi ve nokta. Bu artık diyaloğun bitmesi anlamına gelir. Onlar Karabağ derken yalnız Karabağ’ı değil, etrafındaki illeri de kastediyorlar. Sonra Ermenistan Savunma Bakanı, açıkça “bizim yeni askeri doktrinimiz; yeni topraklar yeni savaşlar” dedi. Yani onlar yeni savaşlar çıkarıp Azerbaycan’ın daha fazla toprağını işgal etme amacındalar. İstihbarat Bakanları ise açıklamasında bir karış toprağı bile geri verme niyetinde değiliz dedi. Yani bütün şansları, bütün fırsatları mahvetmiş oldular. Bir de Aralık ayında biz Azerbaycan-Ermenistan sınırında, Tovuz’da, Ermenistan’ın yine Azerbaycan’a bir taarruzuna şahit olduk. Bu sınırda ortaya çıkmış sıradan bir olay değildi. Bu, Ermenistan’ın planladığı ve bugün de devam eden büyük bir askeri operasyondu. Bunun da neticesi olarak, 27 Eylül’de yine Azerbaycan’lı sivillere saldırdıklarına şahit olduk. Bunun üzerine biz de böyle karar aldık, artık yeter dedik. Azerbaycan, barışa mecbur etmek için bu operasyonunu başlattı. Hedefimiz de işgal edilmiş toprakları işgalden kurtarmaktır.

- Ermeniler tarih boyunca Türk halkına yakın olduğu sürede hep huzurla yaşamıştır. Mesela burada şehrin içinde, Bakü’nün en güzel yerinde bile Ermeni kilisesi var. Azerbaycan Devleti restore ettirmiş, bakım yaptırmış. Her zaman aslında burada huzurla yaşıyorlar. Gizli müttefiklerinin oyununa geliyorlar galiba. Şimdi İran ve Rusya’yı onların arkasında gibi görüyoruz. Rusya’yı bölgeye çekmeyi mi istiyorlar?

 

 

- Ermenistan’ın maalesef bugünle gelecekle değil daha çok geçmişle yaşamaya yönelik bir düşünce yapısı var. Yani, geçmişte Ermenilerin kolektif bir psikoloji olarak düşünceleri hala da yüzyıllar öncesinde kalmış, geleceğe bakamıyorlar. Bir sahte tarih yaratmışlar ve ona da hala inanmaya ve gerçekmiş gibi göstermeye çalışıyorlar. Mesela insana inanılmaz görünebilir ama hala büyük Ermenistan’ı kuralım, denizlerden denizlere geçelim mantığıyla yaşıyor bu insanlar. Bana göre onlar bunun gibi yalan arzularının kurbanı oldular. Ermenistan’ın bu siyasetine geldiğimizde ise tabii ki bu konuda da Ermenistan topraklarından Azerbaycan’a füze atışları yaparak siyasi ve askeri provokasyon amacını güttüler, burada da maksatları 3. tarafları sürecin içine dahil etmekti. Şimdiki Rusya’da da çok akıllı insanlar çalışıyorlar, onlar da çok güzel anlıyorlar. Birincisi, Azerbaycan ile Rusya arasında iyi bir ilişki var. Komşularla iyi ilişkilerin olması çok önemli. İkincisi, Rusya da Azerbaycan’ın stratejik önemini çok iyi anladı. Bunun Azerbaycan halkının davası olduğunu anlıyor, sadece devletin değil. Sizin de gördüğünüz gibi çocuk-büyük zengin-fakir demeden herkesin bir amacı var. Çünkü artık bu halkımızın bir talebi. Çünkü Rusya’daki ortaklarımız da bunun Azerbaycan halkının bir davası olduğunu ve herhangi bir hareketin Azerbaycan halkının hassas duygularına dokunabileceğini çok iyi anlıyorlar. O yüzden de Rusya çok dengeli ve temkinli bir konumda duruyor. Burada kardeş Türkiye için de, İran için de bilinmesi lazımdır ki; bölgede herhangi bir tansiyon artarsa bu herkes için rahatsızlık yaratacak bir konu. Bu yüzden biz gelecekte, kardeş Türkiye ile Rusya arasındaki işbirliği bağlamında bu problemi genel olarak çözmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Bunu için de her iki ülkenin katkıda bulunması bizim için çok önemli. Ancak, kardeş Türkiye’nin masada olması lazım.

- Kesinlikle. Peki, İsrail’le Azerbaycan arasında güzel bir ilişki var. Bu konuda İsrail de Azerbaycan’ın haklı olduğunu söylüyor, arkasında duruyor değil mi?

- Evet, İsrail ile Azerbaycan arasında iyi ilişkiler var. Yahudi halkı ile Azerbaycan’lılar arasında, yani aslında Türk halkları arasında hep iyi ilişkiler olmuş. Yahudi halkı da bunu hiçbir zaman unutmamış. Mesela Avrupa’da engizisyon devrinde, onların memleket olarak sığındıkları yer Osmanlı olmuş, Türkiye olmuş. Tarihte bizde burada bir anti-semitizm hiçbir zaman olmamış. O yüzden tarihi bir bağlılıkları var. Bunun esasında da bugün İsrail ile Azerbaycan arasında iyi ilişkiler var. Birbirimizi çok iyi anlıyoruz ve Azerbaycan’ın kardeş Türkiye ile de iyi ilişkileri var, İsrail ile de iyi ilişkileri var. Biz o yüzden dostumuz olan ülkelerin de birbirleri arasında dost olması için çok çalışıyoruz.

- İsrail için Karabağ’ın bir özel bir önemi var galiba.

- İsrail halkı her zaman, Yahudi halkının zor dönemlerinde Azerbaycan halkının onlara destek olduğunu görmüşler. Düşünüyoruz ki İsrail de bu mantıkla Azerbaycan’ı desteklemesi olabilir. Mesela kardeş Pakistan’ın da desteklemesi var, çok ülkeler var. Burada en esası hak ve adalet. Herkes hakkın ne olduğunu çok iyi anlıyor. Burada bu destekler de yalnız Azerbaycan olduğu için gelen destekler değil. Daha çok hukuku esas alan, adilliği esas alan bir yaklaşım var. Yani İsrail’in de yaklaşımı, kardeş Türkiye’nin de yaklaşımı kardeş olarak Azerbaycan’ı desteklemesinin yanında aynı zamanda mantıklı bir adillikten kaynaklanıyor. Bu anlamda Azerbaycan’ın davası hak davasıdır. Bizim kimsenin toprağında gözümüz yok. Bizim talebimiz Azerbaycan topraklarının işgalden kurtarılması.

- Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve Azerbaycan Devleti Cumhurbaşkanı birlikte Türk dünyasını harekete geçirebilirler. Biz böyle düşünüyoruz. Bu savaşta sizi en çok etkileyen olay nedir?

- Bize en çok dokunan konulardan biri Ermenilerin sivil halkımıza saldırılarda bulunması. Gence’de bunu gördük. Bir-iki defa Gence’ye Scud füzeleriyle saldırıda bulundular. Zaten kendileri Scud füzelerinin ne kadar dehşetli bir silah olduğunu çok iyi biliyorlar. Onu kullanan insan da silahın hedefe neler yapabileceğini de çok iyi biliyor ama bunu da yaptılar. Bu Hocalı’dan gelerek Azerbaycan halkına karşı yapılan bir soykırım, terör ve Vandalizm politikasının bir devamı.

- Tarihte hep işkenceyle öldürmüşler. Ermeni halkının bu sadist tutumunu tarih de yazıyor. Türkiye’nin desteğiyle ilgili ne söylemek ister misiniz?

- Evet, tabii ki kardeş Türkiye’nin desteğine çok önem veriyoruz. Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve her Türk vatandaşının kalbi Azerbaycan’la beraber atıyor. Onlar da çok büyük bir sevgiyle ve coşkuyla bizim muzaffer ordumuzun başarısını bekliyorlar. Kardeş Türkiye’nin de desteği olmasaydı Azerbaycan bu kadar gururlu ve bu kadar azimli olamazdı. Bizim kardeşliğimiz ne kadar güçlü olursa biz bu coğrafyada da barışı ve güvenliği o kadar sağlamış oluruz diye düşünüyorum. Ben bizim Karabağ savaşını 1918 yılındaki olaylarla mukayese etmek isterdim. O zaman da 1. Dünya Savaşı dışında Azerbaycan bağımsız bir demokratik cumhuriyet kurmuş oldu ama başkent Bakü yine Ermenilerle Bolşeviklerin işgali altındaydı. O zaman zor bir dönemde, kardeş Türkiye, 1. Dünya Savaşındaki kendi zor durumuna aldırış etmeksizin Nuri Paşa’nın kumandanlığında, Irak Cephesinden Türk askerlerini Azerbaycan’a yardıma gönderdi. 1100 kişiden fazla kişi şehit oldu ama onlar aynı şekilde bizim topraklarımızı işgalden kurtardılar Kafkas İslam Ordusu olarak. Başkent Bakü’yü de kurtarmış oldular. Bundan 100 yıl sonra 2018’de Bakü’de büyük bir askeri marş yapıldı. Türk-Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerinin bir daha Bakü’den geçidi yapıldı. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı da kendileri arayıp bu marşı kabul etmiş oldular. Burada sembolik öğelerin de olduğunu düşünüyorum. 1918’de oldu ve 2018’de biz onu tekraren yaptık. Bugün de aynı mantıkla, aynı azimle “bir millet iki devlet” olarak Türkiye-Azerbaycan ilişkileri daha ileriye gitmektedir.

- Bomba Gence’ye atıldı, sizin şehrinize. Biz gittik gördük orada gerçekten büyük bir felaket vardı. Dünya basınına burada deprem oldu diye duyurdular. Deprem tabii ki bölge seçmez, belli bir bölgede tamamen yıkılmış evler, felaket bir durum var ama bir sokak ötedeki evlerde hiçbir şey yok. Orada sivil vatandaşlar şehit oldular. Çocuklar, bebekler, kadınlar, yaşlı insanlar öldü. Masum insanlar, sivil insanlar. Evlere girdik, görüştük, tabi moral olarak yıkıldık. Sivil katliamına dünyanın susmasına ne diyorsunuz?

- Bu her zaman böyle olmuş, çifte standartlar her zaman olmuş. Ermenilerin yaptıkları hep görmezden gelinmiş. Tabii ki bir sıra açıklamalar oldu, Avrupa Birliği ve benzeri bazı teşkilatlar tarafından. Ancak biz buna rağmen sivillerle savaşmayı istemiyoruz. Bizim niyetimiz de Ermeni sivilleri hedef almak değildir. Biz dövüş meydanında sözümüzü deriz. Azerbaycan askerlerinin de dövüş meydanında sözlerini söylediklerini ve demeye de devam ettiklerini düşünüyorum. Bugün de Sn. Cumhurbaşkanımız Zengilan’ın işgalden kurtarıldığını beyan etti.

- İşgalden kurtarılan topraklar. Hayırlı uğurlu olsun inşallah.

- Ayrıca kardeş Türkiye medyasına ve her bir basın mensubuna da ayrıca teşekkürlerimizi bildirmek isteriz. Bu çağdaş savaşlar maalesef ki aynı zamanda enformasyon savaşıdır. Ermenistan tarafından da Azerbaycan’a karşı geniş bir kara propaganda yürütülmektedir. Bu yüzden Azerbaycan halkının sesinin dünyaya ulaştırılmasında, bu hak sesinin kardeş Türkiye vatandaşlarına ulaştırılmasında kardeş Türkiye medyası bizimle burada savaştadır, onlara da ayrıca teşekkürler… siz başta olmak üzere.

YORUMLAR 17
  • Paşaa44 3 yıl önce Şikayet Et
    İsraili dost görmeseydiniz iyi olacaktı ama neyse duymamış olalım
    Cevapla
  • kocadağlı 3 yıl önce Şikayet Et
    Size hiç söyleyen olmamış galiba İsrail teröristtir ayıdan post yahudiden dost olmaz özünüzü unutmayın
    Cevapla
  • T52 3 yıl önce Şikayet Et
    Gardaslar ne demisti büyük üstad Kadir Misiroglu? Dirilis kivilcimi Karabagdan yanacak. Cünkü sirada Itrail lie piyonu BAE ve Suudlar var bunlarla yarin zamanda zaten sicak temas yasayacagiz!!! Hiiic kaygilanmayin!!!
    Cevapla
  • Mehmet 3 yıl önce Şikayet Et
    Israil i dost görmeyin.Bu cadde çıkmaz sokak Türkiyem sayesinde kurtuldunuz.Israilden dost olunmaz.
    Cevapla
  • Misafir 3 yıl önce Şikayet Et
    Azerbaycan caninizdir kardeşin kardeşe yardımını ikide bir cahilce başa kalkmak ancak devsirme olanlara yakışır. Yaşasın Erdoğan Yaşasın Aliyev yasasin turk islam birligi
    Cevapla
  • allglr 3 yıl önce Şikayet Et
    itraili zamanla anlarsınız. size her türlü desteği veren türkiye ile israili aynı anda telafuz etmeniz yakisik olmamış. biz size verdiğiniz destekten çok daha fazlasını verdik. vermesek acaba böyle konusurmuydunuz. bn azerbaycanı her manada gardas görürüm lâkin bu açıklama da israille beraber anılması çok yanlış olduğu gibi destek anlamında da israille kiyaslanmamaliydi. gerçekten çok üzüldüm bu açıklamaya
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
 O maçtan sevindiren haber! Türkiye'ye ülke puanı müjdesi
İsrail'den skandal İran ve kara operasyonu duyurusu! Resmen ilan ettiler