Fransa'nın 'Ankaralı' Büyükelçisi: Herve Magro

Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Herve Magro, ilginç bir özelliğe sahip. Doğum yeri Ankara olan Fransız Büyükelçisi, ana dili gibi Türkçe biliyor, konuşabiliyor. Doğduğu yerde ülkesinin Büyükelçilik görevini üstlenen Magro, "Türkçeyi sokakta top oynarken öğrendim. Ankara’nın her yerinde hatıralarım var. Burada olmaktan çok mutluyum" dedi.

Fransa'nın 'Ankaralı' Büyükelçisi: Herve Magro
Fransa'nın 'Ankaralı' Büyükelçisi: Herve Magro
GİRİŞ 02.02.2021 11:47 GÜNCELLEME 02.02.2021 14:05
Bu Habere 9 Yorum Yapılmış

Fransa'nın Türkiye büyükelçisi Herve Magro, geçtiğimiz yıldan bu yana Ankara'da görev yapıyor. Fransız diplomat görevinin birinci yılına yaklaşırken, ilginç de bir özelliği ile gündemde.

61 yaşındaki Fransız diplomat, 30 Aralık 1960 tarihinde Ankara’da dünyaya geldi. Yani tam da şu an görev yaptığı şehirde.

DOĞDUĞU YERDE GÖREV YAPIYOR

Fransa'nın Türkiye Büyükelçisi Herve Magro, kendisi hakkında merak edilenlerle ilgili olarak Hürriyet'ten Serkan Demirtaş'a konuştu. Magro,röportajda tamamen Türkçe konuşarak konuştu.

ANKARA İLK GÖREV YERİM

Ankara'nın kendisi için oldukça önemli bir yere sahip olduğunu belirten Magro, ilk görev yerinin ve doğum yerinin burası olmasının kendinde farklı bir yerde olduğunu ifade etti. 

“Diplomatik hayatıma, yurtdışı görevime ilk kez, 1988’de basın müşaviri olarak atandığım Ankara’da başladım. Bu Türkiye’deki üçüncü görevim olacak. Daha önce de İstanbul’da başkonsolos olarak görev yaptım. Çok daha önemlisi, çocukluğumun önemli yıllarını Ankara’da geçirdim. Burada doğdum ama çok az kaldım doğduktan sonra. Babam yeniden buraya atanınca, tekrar döndük ve 7 yaşından 13-14 yaşıma kadar burada kaldım. Hayatımın en güzel yıllarından birkaç tanesini burada geçirdim. Ankara’nın her yerinde, sokaklarında hatıralarım var. Çankaya’da oturuyorduk. Arkadaşlarımla topumuzu alır boş sahaya gider ve oynardık."

TÜRK OYUN ARKADAŞLARIM

"Fransız okuluna giderdim ve bizim okulda Türkçe dersi yoktu. Dışarıda çok vakit geçirirdim, çok oynardım Türk arkadaşlarımla ve böyle böyle öğrendim Türkçeyi... Ama onun da hikayesi ilginç: Sanki bir gün birden bire konuşmaya başladım. Karşımdaki arkadaşım bana ‘Ya bak şimdi Türkçe konuşuyorsun’ dedi. Yani, sanki birden bire makine dönmeye başladı ve konuşmaya başladım gibi oldu. En çok hatırladığım arkadaşlarımın yaptığı Fenerbahçe-Galatasaray kavgasıydı. Daha çok Fenerli vardı sokakta, bir iki de Galatarasaylı. Sürekli tartışma olurdu hangi takım en iyi diye."

ÇOK MUTLUYUM BURADA

"Bilmiyorum yabancı büyükelçilerden kaçı Ankaralı? Çok mutluyum burada olmaktan. Washington’da, Cenevre’de, Kudüs’te görev yaptım ama Ankara tabii benim için çok daha farklı bir yer. (Muhataplarımla temaslarımda) bir sıcaklık ve samimiyet var. Bazıları biliyorlar benim Ankara geçmişimi ama yine de biraz şaşırıyorlar. Bu durum muhataplarımla ilişkilerimi olumlu etkiliyor sanırım. Dediğim gibi Türkler sıcak ve duygusal insanlar oldukları için onu hemen hissediyorum."

YABANCI HİSSETMEDİM

"(Türkiye ile ilgili en önemli duygum) İnsanların yakınlığı… Mesela çocukluğumda kendimi hiçbir zaman yabancı hissetmedim. Ve bu her zaman aklımda tabii. Türkiye’nin imajı değişik Avrupa’da biliyorsunuz ama benim için şu çok önemli: Türkler çok pozitif ve sıcak insanlar. Türkler her şartta zorlukların ve krizlerin üstesinden iyimserlikle gelmesini biliyorlar.”

DİYALOG İÇİN ÇABALAMALIYIZ

“2020’de çok büyük gerilim yaşadık. Şu anda ilişkiler iyileşiyor ama güveni yeniden tesis etmek lazım. Son dönemde yapılan açıklamaları olumlu bir işaret olarak gördük. İyi yola giriyoruz gibi. Barbaros ve Oruç Reis limanlara döndü. Türkiye ve Yunanistan istikşafi görüşmeleri başladı. Ama bunun sürdürülmesi gerek. Yani bu birkaç aylık bir şey olmamalı. Gelecek AB Konseyi toplantısı için yapılıyor olmaması lazım. Şimdi normal, derin ve önemli bir diyalog için çaba sarf etmemiz gerekiyor. Ona hazırız biz. Umuyoruz ki Türkiye de aynı amaçları paylaşıyor.”

‘TÜRKİYE’DEN SOMUT ADIMLAR BEKLENİYOR’

Büyükelçi Magro, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerini şöyle değerlendirdi:

“Avrupa’da herkes (Türkiye ile) diyaloğu benimsiyor, destekliyor ama dediğim gibi Ankara’dan gerçek ve somut adımlar bekliyoruz... Açıkça söylemem gerekirse Türkiye’nin imajı düzelmedi. Şunu hatırlamak lazım: 2000’lerde Fransız basınında çıkanları hatırlarsanız Türkiye (Müslüman ülkeler için) bir örnek olarak gösteriliyordu. Yani şunu anlamak lazım: Türkiye’ye karşı bir durum yok Avrupa’da. Türkiye’nin gücüne karşı da bir şey yok. Burada duyuyorum, ‘Avrupalılar bizim yeni bir güç olmamızı istemiyorlar’ deniyor. Böyle bir şey yok."

ÖYLE BİR ENDİŞEMİZ YOK

"Türkiye’nin çok önemli ve dengeleyici katkıları olabilir. Bu bölgede istikrarsızlık var, savaşlar ve terörizm var. Bu bölgede Türkiye gibi bir ülke lazım ve 2000’lerde de böyle görüyorduk. Türkiye tabii ki büyük bir ülke, 80 milyonluk bir nüfusa, büyük ve büyüyen bir ekonomiye sahip. O zamanlarda da böyle görünüyordu ve hiç kimse ‘Türkiye ne olacak, gücünden endişeleniyoruz’ falan demiyordu."

DİYALOG İSTİYORUZ

"Türkiye belki kaygılarının tam olarak anlaşılmadığını düşünmüş olabilir. Biz Türkiye’ye karşı değiliz, tam tersi, Türkiye ile stratejik bir diyalog kurmak istiyoruz, ama ilişkilerimizde hâkim olması gereken ortaklık ruhu ile bağdaşmadığını düşündüğümüz hareketleri, bu ortamı doğru bulmadığımızı söyledik. Türkiye’nin pozitif rol oynamasını istiyoruz. Cumhurbaşkanımız bana şahsen söyledi: Türkiye’nin pozitif bir rol oynaması çok önemli.”

 

KAYNAK: AA
YORUMLAR 9
  • İsmail Kabaoğlu 3 yıl önce Şikayet Et
    Gs li lerde Türkçe konuşuyor ama o Fransız lisesinden bir tane Milli çıkmıyor şimdiye kadar bir tek Barış Manço çıkmış
    Cevapla
  • Trabzon uşağı 3 yıl önce Şikayet Et
    Eee konuşuyorsa ne var bunda...Asıl kalbine bakın,Müslüman Türk milletine karşı ne hissediyor??? Asıl önemli olan bu!!! Ona bakarsanız ülkemizde de birçok insan anadili gibi Arapça,Fransızca,Rusça, ingilizce,Almanca vesaire,dil konuşabiliyor.....Abartmayın lütfen
    Cevapla
  • Durma 3 yıl önce Şikayet Et
    24 saat takipte olması gerekir, özelikle fransız olup Türkçe biliyorsa. Elçi olsun olmasın fark etmez.
    Cevapla
  • 67li 3 yıl önce Şikayet Et
    lawrence de çok iyi arapca osmanlıca konuşurdu.casusların özellikleri bulunduğu bölgenin dilini kültürünü çok iyi bilmesidir casus olabilir
    Cevapla
  • 67li 3 yıl önce Şikayet Et
    osmanlının son zamanlarında da vardı osmanlıca konuşan casuslar hatta sahte imamlar bile vardı.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
YRP Genel Başkan Danışmanı Mollaismailoğlu'ndan Cumhur İttifakı çağrısı!
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 85 milyon vatandaşa çağrı: Hepimizin namusuna emanettir!