Enerji Bakanı Fatih Dönmez’le 4 soru 4 cevap

  • GİRİŞ19.08.2020 11:01
  • GÜNCELLEME19.08.2020 11:07

Bugün bize ayrılan köşeyi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’le yaptığım mülakata ayırıyorum.

 

 

Sorularımızın odak noktasında tabii ki, Doğu Akdeniz var.

Pazartesi günü Bakan Dönmez’in Yunanistan’la Türkiye arasındaki en temel ihtilaf konu su olan ‘kıta sahanlığı’ ile ilgili değerlendirmelerini aktarmıştık.

 

 

Bugün kendisine yönelttiğim 4 soru ve bu 4 soruya verdiği cevapları paylaşıyorum.

1-Sismik araştırma deyince ne anlamalıyız?

Petrol ve doğalgaz arama faaliyetlerinde yer altından bilgi toplayabilmek için en etkili kullanılan jeofiziksel disiplin sismik yöntemdir. Saha jeolojisi faaliyetleri ile daraltılan ve potansiyel hidrokarbon içerdiği düşünülen alan üzerinde sismik veri toplama faaliyeti gerçekleştirilir.

Sismik araştırma, sismik dalgaları kullanarak yer altındaki sığ ve derin jeolojik yapıların derinlik, kalınlık, şekil ve eğimlerinin bulunmasını, onların dinamik özelliklerinin hesaplanmasını, gaz ve petrol kapanlarının görüntülenmesini, kömür ve su içeren zonların tespit edilmesini ve tektonizmanın ortaya çıkarılmasını amaçlamaktadır.

Sismik veri toplama çalışmaları 2 boyutlu (2B) ve 3 boyutlu (3B) olarak yürütülmektedir.

2-Gerek sismik araştırma gerek sondaj çalışmalarında yer altı kaynaklarına ulaşma anlamında yürütülen bu çabalarda nasıl bir mesafe kaydedildi?

Alanların büyüklüğüne göre bir sahada 2 ve 3 boyutlu sismik veri toplama (şu an için Oruç Reis bu çalışmayı yapıyor) sonrasında sismik verinin işlenmesi ve sismik verinin yorumlanması aşamaları birkaç yıllık bir sürede tamamlanabilir.

Akdeniz’ de 2004 yılından itibaren toplamda 35.437 km - 2 boyutlu ve 47.712 km2 - 3 boyutlu sismik veri toplanılmıştır ve hali hazırda projelerimiz Oruç Reis ve Barbaros Hayreddin Paşa gemilerimizle devam etmektedir.

Önceki yıllarda deniz sismiği ve sondajı (veri toplama, kalite kontrol, işleme ve yorumlama) çalışmaları sadece yurt dışına bağımlı bir şekilde yapılırken, Oruç Reis, Barbaros Hayreddin Paşa sismik araştırma gemileri ile Fatih ve Yavuz sondaj gemileriyle her türlü arama, araştırma ve sondaj faaliyetleri de dahil bütün 2 ve 3 boyutlu sismik faaliyetler ülkemizde yapılır hale gelmiştir. Ülkemiz tersanelerinde milli ve yerli olarak üretimi gerçekleştirilen kendi gemilerimiz, kendi insan kaynağımız ve sondaj makinelerimizle neredeyse dışarıdan hiçbir desteğe ihtiyaç duymadan her türlü araştırmayı yapabilecek alt yapıya sahip duruma gelinmiştir.

3-Derin sondaj çalışmalarının sabır gerektiren işler olduğu biliniyor. Türkiye’nin dışarıya enerji bağımlılığını bitirecek bir noktaya ne kadar yakınız?

Enerjide dışa bağımlılığımızın önemli bir kısmı petrol ve doğal gaz ithalatından kaynaklanıyor. Burada kendi öz yeterliliğimizi sağlamak adına son yıllarda kara ve denizlerde önemli çalışmalara imza attık. İnşallah yürüttüğümüz faaliyetlerle dışa bağımlılığımızı azaltma yolunda yavaş ama emin adımlarla ilerleyeceğiz.

MTA son iki yılda 2,3 milyon metre sondaj gerçekleştirdi. Türkiye Petrolleri yine son iki yılda 241 kara sondajı gerçekleştirdi. 2019’da 48 milyon varil petrol eş değeri (vpe) yurt içi ve yurt dışı toplam petrol üretimi gerçekleştirdi. Bir önceki yıla göre yüzde 20’lik bir artış oldu. Bu rakam ayrıca TP’nin kurulduğu 1954’ten bu yana en yüksek yıllık üretim rakamı olarak kayıtlara geçti. Yurt içi üretimde de benzer bir artış yaşadık. 2019’da 17,12 milyon vpe ile son 20 yılın en yüksek yurt içi üretimini gerçekleştirdik. Son iki yılda 48 milyon vpe de yeni rezerv keşfettik.

Yine geçtiğimiz yıl Trakya’da toplam doğal gaz rezervlerimizi 2 katına çıkaracak yeni bir saha keşfettik ve üretime başladık. Ankonvansiyonel çalışmalarımızda da ilk defa Diyarbakır Mermer-1 sahamızda ticari üretime başladık. Sembolik bir üretim rakamına sahibiz şu an ancak bu teknolojinin Türkiye’de uygulanması ve yaygınlaştırılması adına önemli bir adım oldu.

Özel ve kamu toplam petrol ruhsat sayımızı Haziran 2020’de 469’a ulaştı. Bu sayı geçtiğimiz yıl 459’du. Yılın ilk 6 ayında geçtiğimiz yılki sayıyı şimdiden geçtik

Son iki yıldaki 303 kara kuyumuzun 157’sinde petrol, 18’inde gaz keşfi gerçekleştirdik. 7 de ankonvansiyonel kuyu açtık.

4-Libya petrolleri konusunda Libya yönetimiyle yapılan işbirliği mutabakatı ne durumda? Bir ilerleme söz konusu oldu mu?

Libya’da önceliğimiz Libya’nın istikrarı. Libya’da daha önce Türkiye Petrolleri faaliyet gösteriyordu. İnşallah Libya’da siyasi durum ve güvenlik koşulları stabil bir duruma kavuşunca oradaki faaliyetlerimize devam etmeyi planlıyoruz.

Deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşmasından sonra bölgeyi 7 parsele ayırdık. Türkiye Petrolleri burada arama yapmak için MAPEG’e (Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü) başvurdu. Başvurunun kabul edilmesinin ardından planlarımızı hızlı bir şekilde hayata geçireceğiz.

Sayın Cumhurbaşkanımız’ın da ifade ettiği üzere bölgede tek başımıza ya da uluslararası ortaklarla iş birliği yapmaya hazırız. Bölge ülkelerine her zaman diyalog çağrısı yaptık. Sayın Cumhurbaşkanımız geçtiğimiz günlerde bu çağrıyı yineledi.

Libya Hükümeti’ne gereken her konuda destek vermeye devam edeceğiz. Her türlü iş birliğine ve desteğe açığız.

Mehmet Acet / Yeni Şafak Gazetesi

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat