Sakarya

Orman ve Su İşleri Bakanı Eroğlu:

20:13 15 Ocak 2016
Orman ve Su İşleri Bakanı Eroğlu:

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, CHP Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil'in 14 Ocak'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan 99 tesisle ilgili TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesiyle ilgili olarak, "Bizim yaptıklarımıza onların hayalleri bile erişemez. Ben milletvekiline cevap vermek durumunda değilim zaten. Kitabı da bastık, vatandaşa dağıttık, internet sayfamızda da vardır. Gerçekten muhteşem. Bütün Türkiye takdir etmiştir. Zaten CHP'nin şeyi her şeye karşı çıkmaktır, millet de onlara dersini veriyor" dedi.

Eroğlu, Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş'u ziyareti sırasında, İrgil'in 14 Ocak'ta Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açılışı yapılan 99 tesisle ilgili verdiği soru önergesine ilişkin bir gazetecinin soru yöneltmesi üzerine, 2 bin 200 megavat kurulu gücünde 99 baraj ve hidroelektrik santralinin yapıldığını söyledi.

Tesislerin, yıllık üretim değerinin 7 milyar 400 milyon kilovat saat olduğunu vurgulayan Eroğlu, şöyle devam etti:

"Bu tesisler, 7 tane ilin; Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Ordu, Samsun ve Sinop illerinin bütün elektrik enerji ihtiyacını sürekli karşılayacak kapasitede. Dev barajlar, hidroelektrik santraller bunlar. Eskiden CHP zamanında bunlar yapılmıyordu. Bizim yaptıklarımıza onların hayalleri bile erişemez. Ben milletvekiline cevap vermek durumunda değilim zaten. Kitabı da bastık, vatandaşa dağıttık, internet sayfamızda da vardır. Gerçekten muhteşem. Bütün Türkiye takdir etmiştir. Zaten CHP'nin şeyi her şeye karşı çıkmaktır. Zaten millet de onlara dersini veriyor."

- "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi bildirisi"

"Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi bildirisi" ile ilgili de açıklamalarda bulunan Eroğlu, kendisinin de uzun yıllar birçok üniversitede ders verdiğini, akademik hayatı çok iyi bildiğini dile getirdi.

Veysel Eroğlu, "Tabii burada şuna dikkat etmek lazım. Herkes düşüncesini rahatlıkla söyleyebilir. Biz zaten bunun mücadelesini yaptık ama terörü desteklemek, devleti yıkmaya çalışan eli kanlı bir terör örgütünü desteklemek asla kabul edilebilir bir şey değil" diye konuştu.

Bildiriye imza atan az sayıdaki akademisyenin vatanını, milletini, hassasiyetleri dikkate almayan insanlardan oluştuğunu, bildiriyi görünce çok üzüldüğünü anlatan Eroğlu, şöyle devam etti:

"Bizim askerlerimiz, emniyet teşkilatımız, oradaki insanların canını, malını, hatta ırzını korumak için mücadele ediyor. Devletin otoritesi kamu düzeninin sağlanması için orada mücadele ediyor. Yani karşıda masum insan yok ki. Tamamen Türkiye’yi bölmek isteyen ve silahlarla Türkiye'nin önünü kesmek isteyen, 'Türkiye bunlarla uğraşsın başka yere bakmasın, ne diye bazı ülkelerle ilgileniyor, Balkanlar'la neden ilgileniyor. Orta Asya, Kafkasya, Ortadoğu, Afrika ile neden ilgileniyor, petrol sahasında gözü olmasın' diyenler var. Bu topraklar bizim gönül coğrafyamız. Dolayısıyla PKK eli kanlı terör örgütüdür. Bazı ülkeler tarafından hatta özel silah fabrikaları kurulmuştur ve özel ekiplerle yabancı istihbarat örgütleri tarafından bunlar eğitilmektedir. Bunlara silah verilmekte, her türlü imkan sağlanmakta. Bunların Kürt kardeşlerimizle hiçbir alakası yoktur. Ben o bölgeye en çok giden insanım. Çünkü bizim yatırımlarımızın büyük kısmı GAP, DAP. 'Bitsin' diye yatırımlarımızı konuşmadığım hiçbir yer yok. Şemdinli'ye de Hakkari'ye de Şırnak'a da Edirne'ye de Kars'a da gitmişimdir. Türkiye'nin her yerinde mutlaka izim var. Oraya, her tarafa su götürdük. Şırnak'ın, Şanlıurfa'nın suyu yoktu, su götürdük. Siirt'te su yoktu, su götürdük. Mardin'de yaz aylarında büyük salgın hastalıklar olurdu. Mardin, Kızıltepe, Nusaybin, Midyat hepsine 60 yıldır hasretle beklenen suları biz götürdük. Oraya halkın kalkınması için büyük yatırımlar yapıyoruz. Refah seviyesi artıyor. Özellikle gıda ürünleri ihraç eden bir merkez haline getiriyoruz. Üretim fevkalade arttı, ihracat arttı."

- "Devlete karşı bir ihanettir"

Bu yatırımlardan rahatsız olan ülkelerin olduğunu belirten Eroğlu, bildiriye imza atan akademisyenlerin aksine kendisinin bu bölgeleri gezip gördüğünü, vatandaşlarla birebir sohbet ettiğini ifade etti.

Oradaki vatandaşların kendisine, "Artık PKK teröründen bizi kurtarın, devlet nerede?" dediğini anlatan Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dolayısıyla devlet var ve biz onları koruyacağız. Onlarla bin yıllık kardeşliğimiz var, beraber yaşıyoruz bu ülkede. Dolayısıyla oradaki emniyet teşkilatımız, jandarmamız, askerlerimiz böyle bir mücadele yaparken devletin orada zulmettiğini ima etmek, PKK teröristine destek vermek, PKK propagandası, bölücülük propagandası yapmak kabul edilir bir şey mi? Vicdan sahibi hiçbir kimse kabul etmez. Orada kimler ölüyor? Orada vatandaşları öldürüyorlar, bebek katilleri. Hendek demiyorum ben, orada çukurlar açıyorlar, bomba yerleştiriyorlar, vatandaşın evine zorla giriyor, evini teslim etmeyenleri kurşunluyor. Dolayısıyla devlet orada kamu düzenini sağlayacaktır ama teröre destek veren, terör propagandası yapana müsaade etmez. Fikrini söyleyebilir ama böyle onlara destek vermek, devleti suçlamak bu son derece ayıptır. Devletin parasıyla maaş alan insanlara bunlar yakışmaz. Yazdıkları rapora baktığınız zaman siyaset ilmi açısından da sınıfta kalınacak bir şeydir o. Onu da özellikle belirteyim. Bunun tahlilini zaten en güzel bir şekilde Sayın Başbakanımız yaptı. Siyaset dilinde onu incelediğiniz zaman saçma bir şey olduğunu görürsünüz. Hatta o dersten geçemez, 'sıfır' alırlar. Başka ülkede buna müsaade edilmez. Amerika'da, Almanya'da bu şekilde yazsa kıyamet kopar. Dolayısıyla ben bunu ayıplıyorum, kınıyorum, lanetliyorum. Burada yanlış bir algı olmasın, ben de bir üniversite mensubuydum. Dolayısıyla onların hepsi gerçekten şahsiyetli insanlardır, bunlar çok cüzi bir kesimdir, binde bir bile değildir. Onların çoğu da ilmi kariyeri olmayan, hayatında hiçbir yere gitmemiş, hayat tecrübesi olmayan insanlar. Bazıları da samimiyetle barış ortamı olsun diye ele almış ama bir kısım, okuyunca 'Ben buna mı imza attım' diye fark etti. Okumadan da imza atılmaz. Çoğu da bu şekilde imza attığını, okuyunca hayret ettiğini gördü. Onları da kandırmışlar. Bu bildiriyi kimler ele almışsa haince bir bir iş yaptılar. Belki pek çoğunu da kandırdılar. Dolayısıyla cumhuriyet savcılarımız, idareciler, üniversiteler gerekeni yapacaktır. Çünkü bu bir terörü desteklemek, terör propagandası yapmaktır. Devlete karşı bir ihanettir. Türkiye'nin gündemi çok dolu, onlarla uğraşacak vaktimiz yok. Savcılarımız, rektörlerimiz gereğini yapar."

Eroğlu, Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve AK Parti İl Başkanlığını da ziyaret etti.

YORUMLAR

ETİKETLER
Haber7.com Yerel Haberler bölümünde yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haber kaynağı olan ajanslardır.