"Türkiye infaz sisteminde Avrupa'nın ilerisinde"

Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, infaz sisteminde Avrupa'yı hedef almadıklarını, Türkiye'nin infaz anlayışı itibarıyla Avrupa'nın daha ilerisinde bulunduğunu söyledi.

Adana Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamaya göre, Yıldırım, bazı incelemelerde bulunmak üzere kente geldi. Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan ile Kürkçüler Cezaevi Kampüsünde infaz koruma personeline yönelik toplantıya katılan Yıldırım, Türk infaz sistemindeki gelişme ve iyileştirmelerin herkes için övünç kaynağı olduğunu belirtti.

Ceza ve tevkifevlerinde zor bir kamu hizmeti yürütüldüğünü ve infaz ailesi olarak bu görevi layıkıyla yerine getirmeye çalıştıklarını ifade eden Yıldırım şunları kaydetti:

"İnfaz koruma personelinin mesai sınırlarına bağlı kalmaksızın, milletin emanetini doğru şekilde taşıyabilme noktasında gayret göstermek durumunda. Ceza infaz kurumlarının bir özelliği, vatandaşın devleti tanıdığı kurumlardır, devletin dışarıya yansıyan yüzüdür. Ziyaretçiler için de hükümlüler için de onların yakınları için de bu böyledir. O yüzden, bu kurumlardaki en küçük gayri insanı davranışlar, tavırlar, gayri adil davranışlar, adam kayırmalar, birine imtiyaz sağlamalar, dışarıya 'Devletin balansını bozduğu' şeklinde, devletin 'İnsan haysiyetine verdiği değerin azlığı' şeklinde yansıyor. Bu nedenle bizler büyük sorumluluk taşıyoruz."

İnfaz koruma memurlarına görevlerini yaparken adalet hassasiyeti içinde hareket etmeleri tavsiyesinde bulunan Yıldırım, "Adalet sadece mahkemelerde hakimlerin, savcıların taşıması gereken bir değer değildir. Adalet hepimizin görevini yaparken dikkat etmesi gereken çok kutsal bir değerdir" değerlendirmesinde bulundu.

- "Artık kurumsal öz güvenimiz var"

Yıldırım, yaklaşık 50 bin çalışanı bulunan infaz camiasında her türlü münasebetin, kişisel münasebet ötesinde, kurumu bağlayıcı olabileceğini bildirdi.

Geleceğe yönelik önemli projeler hazırladıklarını vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:

"Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi, daha önceleri Türkiye'ye geldiğinde tavrımız değişiyordu. Çünkü geçmişte, gelip denetleme yaptıklarında, 'Cezaevlerinde bir ayıp görecekler mi, merdiven altında şiddet olayıyla karşılaşacaklar mı' şeklinde endişeler taşıyorduk. Şimdi uluslararası kuruluşlarla görüştüğümüzde başımız dik, artık kurumsal öz güvenimiz var. İnfaz sisteminde, kendimize Avrupa'yı hedef olarak almıyoruz. Samimiyetle ifade ediyorum, infaz anlayışı itibarıyla Türkiye Avrupa'nın daha ilerisinde. Çünkü, içerisinden çıktığımız medeniyet, bizim insani iklimimizi çok daha müsait hale getiriyor."