Eski Genelkurmay Başkanı Başbuğ:

Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, "Suriye'nin kuzeyinde PKK'nın bizzat kendi kontrolünde toprak parçası oluşuyor. Bu konu gerçekten milli güvenliğimiz açısından oldukça risklidir" dedi.

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Manavgat Şubesinin, Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlediği "Nasıl Bir Türkiye" konulu konferansta konuşan Başbuğ, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün yıllar önce söylediklerinin hala ışık tuttuğunu ve yol gösterdiğini söyledi.

Başbuğ, Cumhuriyetin ilk kurulduğundan bu yana etnik milliyetçilik ve laiklik karşıtı hareketler sorunlarıyla uğraşıldığını belirterek, bu iki tehdidin, hala Türkiye üzerinde devam ettiğini savundu.

Bu problemlerin devam etmesinin dışarıdan da arzu edilen bir husus olduğunu öne süren Başbuğ, "Zaten bu iki sorunu Türkiye aşsa, ekonomik ve refah anlamında çok yukarılara çıkar. Ama maalesef bu sorunlar Türkiye'nin gelişimini engelliyor" diye konuştu.

Başbuğ, Osmanlı Devleti döneminde etnik milliyetçilik olmadığını, Kürt etnik kökenli insanların, Osmanlı bayrağı altında, bugünkü Türkiye, Irak ve Suriye topraklarında yaşadığını ve bir sorunun çıkmadığını belirtti.

Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra, yapay bir Irak devleti, yapay bir Suriye devleti ortaya çıktığını anlatan Başbuğ, şöyle konuştu:

"Kürt Kökenli insanlarımız Türkiye, Irak, Suriye arasında bölündü. Bu aslında Türkiye için iç ve dış güvenlik sorunu yarattı. Musul konusu konuşulurken Mustafa Kemal Atatürk, 1920’lerde bu konuda 'İleride eğer Irak'ta bir bağımsız Kürt devleti kurulursa bu Türkiye'yi etkiler' demiştir.  Bizler de bugün aynı şeyi söylüyoruz. Irak'ta kurulacak bağımsız bir Kürt devleti Türkiye'yi etkiler. Türkiye için ciddi bir sorundur. Ama bir de gerçek var. Bu ihtimalde gün geçtikçe güçleniyor. Bu oluşumu engelleyecek ülkelerden birisi Türkiye, diğeri ise İran'dır." 

- "Türkiye-Suriye sınırı PYD'nin elinde"

Suriye'de de beklenmedik bir şekilde bir oluşumun meydana gelmeye başladığını ifade eden Başbuğ, 911 kilometre uzunluğundaki Suriye-Türkiye sınırının neredeyse 800 kilometresinin PKK'nın Suriye kolu olan PYD'nin elinde olduğunu vurguladı.

Başbuğ, PYD'nin kalan 100 kilometrelik bölgeyi almasına Türkiye'nin müsaade etmeyeceğinin altını çizerek, şöyle devam etti:

"Ama nasıl yapacak? Sorumlu makamların iyi düşünmesi lazım. Geç kalındı. Çünkü bu olayı göremediler. Bu olay, 15 günlük olay değil, birkaç senede oluşan bir olay. Sizin daha önceden bunları görmeniz lazımdı. Esasen dönüm noktası Kobani olayıdır. Kobani'den sonra Suriye’deki Kürtler, 'Biz burada toprak sahibi olabiliriz' demeye başladılar. Suriye'nin kuzeyinde PKK'nın bizzat kendi kontrolünde toprak parçası oluşuyor.  Bu konu gerçekten milli güvenliğimiz açısından oldukça risklidir."

- "Provokasyonlara, kışkırtmalara gelmemeliyiz"

Suruç olayı ile başlayan terör olaylarına da değinen İlker Başbuğ, asırlardır beraber yaşayan ve aileleri iç içe girmiş insanlar arasındaki kaynaşmanın bozulmak istendiğini ve bunun için de provokasyonlar yapıldığını savundu.

Başbuğ, "Türkiye bugüne kadar çok sıkıntı çekmesine rağmen, hiçbir zaman yaşamadığı bir Türk-Kürt çatışmasına çekilmek isteniyor. Bu olayların da böyle bir çatışmaya gitmemesi lazım. Çünkü, bu felaket olur. Bu yüzden sağduyulu olmak lazım. Provokasyonlara, kışkırtmalara gelmemeliyiz. Bu konu çok önemli. Bunun için bu ayrımcılık konusunda dikkatli olmamız lazım" diye konuştu.

Başbuğ, konferans öncesinde kitapları imzaladı. 

Konferansı, siyasi parti temsilcileri ile vatandaşlar takip etti.