UÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gül:

"Türkiye'de 1990'lı yıllarda yüzde 7 seviyesinde olan obezite hastası, 2010 yılında yüzde 13,6'ya ulaşmıştır. Bu çok ciddi bir rakamdır. Yani yüzde 90'lık bir artış, acil önlem alınmasını bize göstermektedir"

Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özen Öz Gül, "Türkiye'de 1990'lı yıllarda yüzde 7 seviyesinde olan obezite hastası, 2010 yılında yüzde 13,6'ya ulaşmıştır. Bu çok ciddi bir rakamdır. Yani yüzde 90'lık bir artış, acil önlem alınmasını bize göstermektedir" dedi.

Gül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü dolayısıyla diyabet hastalığına dikkati çekmek ve farkındalık oluşturmak amacıyla bazı etkinlikler gerçekleştirdiklerini söyledi.

Şeker hastalığına yakalanan kişi sayısının her geçen yıl arttığını, diyabete bağlı olarak organ bozukluklarının da çok ciddi şekilde yükseldiğini vurgulayan Gül, şöyle konuştu:

"Uluslararası Diyabet Federasyonu verilerine göre, dünyada yaklaşık 380 milyon diyabet hastası var. Bunların en az yarısı kadar da tanı konulmamış diyabet hastaları var. Türkiye Diyabet, Hipertansiyon, Obezite ve Endokrinolojik Hastalıklar Prevalans Çalışması-II (TURDEP) verilerine göre ise Türkiye'de 1990'lı yıllarda yüzde 7 seviyesinde olan obezite hastası, 2010 yılında yüzde 13,6'ya ulaşmıştır. Bu çok ciddi bir rakamdır. Yani yüzde 90'lık bir artış, acil önlem alınmasını bize göstermektedir. Diyabet hastalarının artışındaki en önemli neden, obezite ve hareketsiz yaşamdır. Türkiye'de bu sorunun sağlık politikasıyla çözülmesi gerekmektedir. Hastalığın görülme yaşı Türkiye ortalaması son verilere göre yüzde 13,5'tir. Bu rakam Bursa'da ise yüzde 20'lerde. Bursa, diyabet hastasında iller arasında ilk sırada yer alıyor. Türkiye'de iller bazında baktığımızda diyabet hastası en yüksek il Bursa'dır, ikinci il ise Malatya'dır. Doğru yaşam şekilleriyle, sporla, dengeli beslenmeyle bunun önüne geçilebilmesi veya azaltılması mümkündür."