Zamana inat fırça atıyorlar

Osmanlı İmparatorluğu döneminde İtalya'dan Türk kültürüne giren, büyük kentlerde bir dönem insanların sıklıkla uğradığı lostracılar, zamana ve teknolojiye direnmeye çalışıyor

 Osmanlı İmparatorluğu döneminde, İtalya'dan Türk kültürüne giren, büyük kentlerde bir dönem sık uğranılan, genellikle hoş sohbetlerin yapıldığı lostracılar, zamana ve gelişen teknolojiye direnmeye çalışıyor, fırça atıp, ayakkabı boyamayı sürdürüyor. 

Geçmiş dönemlerde vatandaşların, her sokağın köşe başında görmeye alışık olduğu ayakkabı boyacıları zamana karşı mücadelelerine devam ediyor. Lostracıların bu mücadelesi, ayakkabı boyalarının yaygınlaşması, market ya da bakkallardan rahatça ulaşılabilmesi sadece bir mesleği değil, ayak üstü hoş sohbetleri ve bir kültür simgesini olumsuz etkiliyor.

Alışveriş merkezlerinde, lüks otellerde ve plazalarda geçmişi andıran bir kültür simgesi olarak göze çarpan lostracılık mesleği, yavaş yavaş bilinirliğini yitiriyor.

Bir zamanlar vatandaşın gazetesini okuduğu, soluklandığı, ayak üstü sohbet durakları, şimdilerde unutulma arifesinde. Osmanlı'dan bugüne ulaşan ayakkabı boyacılığına eskisi gibi rağbet olmaması, bu mesleği sürdürenleri de zora sokuyor.

Çanakkale'de uzun yıllardır Cumhuriyet Meydanı'ndaki bir sokağın köşesinde mütevazi boyacı sandığıyla mesleğini devam ettiren Arslan Arsalanoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ayakkabı boyama kültürünün önceleri oldukça yaygın olduğunu, insanların ayakkabılarını sıraya geçip boyattıklarını söyledi.

Arslanoğlu, insanların eskisi gibi ayakkabı boyatmadığını, yakında sokaklarda ayakkabı boyacısı görülemeyeceğini ve mesleğin tarihe karışacağını ifade etti.

Sosyal yaşamın oldukça hızlı akıp gitmesi dolayısıyla vatandaşların 15 dakika bekleyecek halinin kalmadığına işaret eden Arslanoğlu, "Eskiden sabit müşterimiz sohbetlerimiz vardı. Hatta yeni nesil utanıyor beklemeye. Gelirse ya turistler ya da yaşı ilerlemişler geliyor. Artık herkes marketlerden rahatça boya alıp kullanıyor" dedi.

Arslanoğlu, market veya bakkallardan alınan her boyanın iyi olmadığını ancak vatandaşların bunları tercih ettiğini, bu nedenle mesleğin yok olmaya yüz tuttuğunu belirterek, şöyle konuştu:

"Kullanılan kalitesiz boyalar nedeniyle onlarca para verilen ayakkabılarının derileri parçalanıyor, eskiyor.  Bunun farkında olmadan o boyaları kullanıyorlar. Sonra bize geldiklerinde ayakkabılarının neden deforme olduğunu soruyorlar. Biz de gerekeni söylüyoruz. Ama yine de vatandaş market veya bakkallardan alınan boyaları tercih ettiklerinden bizim bu kültürümüz şu anda ölmüş durumda desem yeri var."

Eski manevi değerlere sahip çıkılması gerektiğini anlatan Arslanoğlu, "Vatandaşlar, maddi durumdan mı manevi durumdan mı bilemeyeceğim bizlere fazla önem vermiyor. Tavsiyem eski manevi değerlerimizi korumaları" diye konuştu.

Ayakkabılarını boyatmada uzun yıllardır lostraları tercih ettiğini dile getiren Mustafa Kemal Budak ise ayakkabı boyacılığı kültürünün devam etmesi gerektiğini kaydetti.