Eskişehir

Eskişehir’de kazıda bulunmuştu, Nasreddin Hoca’ya ait çıktı

16:58 06 Aralık 2022 11 Yorum Var
Eskişehir’de kazıda bulunmuştu, Nasreddin Hoca’ya ait çıktı

Eskişehir Sivrihisar'da Nasreddin Hoca’nın, oğluna ait olduğu sanılan 738 yıllık 1 ton ağırlığındaki mermer sandukanın Nasreddin Hoca’nın mezarına ait olduğu ortaya çıktı.

Sandukanın üzerinde, Selçuklu döneminde kullanılan Arapça yazı stiliyle Nasreddin ve babası Şemseddin isimlerinin yazılı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Mehmet Mahur Tulum, “Bu taşın üzerinde yaptığımız filolojik araştırmalar neticesinde bu taşın Nasreddin Hocamıza ait olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz” dedi.

Sivrihisar ilçesinde bulunan Ulu Camii’nin 2014 yılındaki restorasyonu sırasında bahçedeki kazıda mermer sanduka bulundu. O dönem yapılan incelemelerde Türk mizahının usta ismi ve halk filozofu Nasreddin Hoca’nın, oğluna ait olduğu sanılan yaklaşık 1 ton ağırlığındaki mermer sanduka, Sivrihisar Belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü girişimleriyle Anadolu Üniversitesi’nde incelemeye alındı. Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Mahur Tulum, mermer sanduka üzerinde yaptığı filolojik araştırmaları sonucu taş lahit olarak bilinen mermerin 1284 yılında Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinde hayatını kaybeden halk filozofu Nasrettin Hoca’ya ait olduğunu ve üzerinde kendisi ile babası Şemseddin isimlerinin bulunduğunu belirledi. İnceleme ve araştırmaların ardından Nasreddin Hoca’nın mezarına ait olduğu tespit edilen 147 santim genişliğinde ve yaklaşık 1 ton ağırlığındaki mermer sanduka, 10 kişilik bir ekiple Sivrihisar Belediye Başkanlığı’na getirildi.

'TAŞ NASREDDİN HOCA'NIN BABASININ ADINI DA VERİYOR'

Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Mahur Tulum, mermer sanduka üzerinde Selçuklu döneminde kullanılan tarzda Arapça yazılar olduğunu ifade ederek, “Selçuki tarzda yontulmuş bir taş lahit ile karşı karşıyayız. Nasreddin Hoca’nın ölüm tarihinin 1284 olduğunu bildiğimize göre, elimizdeki taş 738 yıllık bir taş. Bu taşın üzerinde yaptığımız filolojik araştırmalar neticesinde bu taşın Nasreddin Hocamıza ait olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz. Selçuki tarzdaki taşlarda kullanılan lisan Arapça'dır. Taşın üzerinde bir yüzünde şu yazmaktadır; ‘Sahib-ül hazel kabrü el muhtaç ila rahmetillah’. Diğer yüzünde ise, ‘Nasrüddin hace nusrat ibn-i Şemsüddin baba’ yazmaktadır. Bu taş aynı zamanda Nasreddin Hoca’nın babasının ismini de bize veriyor. Şemseddin baba olduğunu bu taş dolayısı ile anlamış bulunuyoruz. Tabii bu sonuca varırken bize en çok yardımı olan da Nasreddin Hoca’nın kızının mezar şahidesiydi. Mezar şahidesinde yazılan bilgilerle bu taştaki bilgiler birbirini teyit etmektedir. Sonuç olarak biz bu ailenin kesin olarak Sivrihisar’a ait olduğuna bu filolojik mukayese usulü ile ulaşmış bulunuyoruz. Bu taşlar sıradan insanlar için yontulmuyordu. Bunlara ‘taş lahitler’ diyoruz. Taş lahitinin yontulması için meşhur bir kişi olması gerekiyordu. Sıradan kişilerin mezar taşları daha farklı oluyordu. Bu taşların üzerindeki yazı stilleri bize Selçuklu mezarlıklarındaki yazı stillerini veriyor. Bire bir tutuyorlar” dedi.

'MEZAR TAŞI SANDUKAYI BELEDİYEDE SERGİLEYECEĞİZ'

Sivrihisar Belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü de mezar taşı üzerindeki yazıları okuması ile beraber Nasreddin Hoca’nın sandukası olan mezar taşını ilk defa ortaya çıkarıldığını söyledi. Mermer sandukanın Ulu Camii’nin restorasyonu sırasında bulunduğunu hatırlatan Yüzügüllü, “Nasreddin Hoca’nın bu mezar taşı sandukası, Ulu Cami restorasyonu sırasında Ulu Cami kütüphane arşivinde bulunmuş ve bu taş sandukayı hocamızın okuması ile beraber Nasreddin Hoca ile alakası olduğu kanıtlanmış. Bu mezar taşı sandukayı da belediyemizin içerisinde güzel bir köşede tüm ziyaretçilerimize sergileyeceğiz” diye konuştu.

Nasreddin Hoca’ya ait mezar sandukanın belediye girişinde özel olarak sergileneceğini ifade eden Yüzügüllü, tüm ziyaretlerin de mermeri görerek hakkında bilgi alabileceğini de sözlerine ekledi.

FIKRA ANLATIMLARI, UNESCO LİSTESİNE ALINDI

Öte yandan Türk mizahının usta ismi ve halk filozofu Nasreddin Hoca’nın, fıkralarını anlatma geleneği, Fas'ta gerçekleştirilen UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Hükümetlerarası 17’inci Komite Toplantısı'nda, UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne alındı. Nasreddin Hoca’nın UNESCO listesine alınması ilçede sevinçle karşılandı. Sivrihisar Belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü, Nasreddin Hoca’nın dünyada tanınan bir kişilik olduğunu belirerek şunları söyledi:

“Ayrıca Nasreddin Hoca’nın fıkra anlatım geleneğinin de UNESCO tarafından tescillenmesini ve UNESCO Miras Listesine girmesini de bugün burada sizlerle paylaşıyoruz. Nasreddin Hoca’nın anlatı ve söylemlerinin geleceğe aktarılması için de çok büyük bir gelişme oldu. Nasreddin Hoca’yı dünya zaten tanıyıp biliyordu. UNESCO sayesinde de tüm dünya ile paylaşmış ve tescillemiş olduk. UNESCO’nun miras listesine Nasreddin Hoca’nın da girmesi ile artık Sivrihisarımız ulusal bir kimliğe sahip olmuştur. Gelecek tüm ziyaretçilerimiz için de sandukamızı burada sergilemiş olacağız.”

Sivrihisar ilçesindeki etkinlik, festival ve özel günlerde Nasreddin Hoca’yı canlandıran esnaf Ömer Özgeneci de ilçe halkı olarak UNESCO sevinci yaşadıklarını söyledi. Nasreddin Hoca’nın o dönemki kıyafetlerini giyen ve ilçe sokaklarında karşılaştığı esnaflarla ve çocuklarla sohbet ederek fıkra anlatan temsili Nasreddin Hoca olan Ömer Özgeneci, “Olması gereken buydu zaten. Geç kalınmış bir olaydı. Neden derseniz, ben tüm dünyaya mal olmuş bir insanım. Nasreddin Hoca’nın fikirleri, düşünceleri sizin için fıkra, benim için yaşadıklarım. Herkesin, özellikle çocukların beyinlerine, gönüllerine işlemem için ve tüm dünyaya bunu anlatabilmem için bu olay çok önemli bir olaydı. Tabii ki çok memnunum. Elimden geldiğince, sağlığım elverdiğince bu karakteri ben canlandırmaya devam edeceğim. Allah nasip ederse festivallerde, fuarlarda, halkın arasında sizlerle birlikte olacağım” dedi. 

YORUMLAR

11 Yorum Var
  • MEHTAP EGE 2 yıl önce Şikayet Et
    Madem mezar taşı Nasrettin Hocamıza ait neden mezar taşını belediye de sergiliyorsunuz, kabrini belirleyin , belli ki zamanın da amacı kabri belli olsundu ,taşın kabrin başında sergilesin , belediye ne alâka ??
    Cevapla İlk beğenen sen ol
  • Yurtta sulh 2 yıl önce Şikayet Et
    Sivrihisar iki parcadir.bir tarafi cok guzel insanlar.bir tarafi kendi mallarini birakip onun bunun mallarini yerler kanini emerler.yani bizim hocada gercekten aksehirli bile olsa,artik is isten gecti ):):
    Cevapla
  • ALTAY 2 yıl önce Şikayet Et
    Būyūk alim lerden biri Konya Akşehire Nasretin hocanın kaprin"e ziyarete gitmiş tūrbenin içine giriyor fatiha okuyacak tı yanındaki ne dönerek ya hocam yerinde yok acaba bir yeremi gitti herhal de zamansız geldik der yani şu ki hocamız Sivrihisarda dır
    Cevapla
  • selam olsun sana 2 yıl önce Şikayet Et
    eger Nasreddin hocanin mezari aksehirdeyse (ki bügüne dek öyle biliniyor) bu mezar kimin? yok eger bu mezar nasreddin hocaninsa , aksehirdeki mezar kimin? acikcasi ben Konya Aksehirdeki mezarin hocamiza ait olduguna inaniyorum vesselam...
    Cevapla
  • Ayhan Ö 2 yıl önce Şikayet Et
    Sanduka belediyeye değil bulunduğu yere geri konulmalıdır, zira Hocamızın kabrinde sandukanın bulunduğu yerdedir, eski yerine bırakın ki Sivrihisar ımızı ziyaret edenler bir Fatiha okusunlar...
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
ETİKETLER
Haber7.com Yerel Haberler bölümünde yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haber kaynağı olan ajanslardır.