Emine Erdoğan: Filistin'de tek bir çiçek bile solsa mutlaka sanata konu olmalıdır
YIKINTILARIN ARASINDA SANAT VE DİRENİŞ
Erdoğan, 1244 caminin yıkılmasına rağmen ezanların susmadığını, namaz vakti girince herkesin bir köşeden ezan okuduğunu anlatarak, "Moloz yığınlarının içinde kurulan upuzun ramazan sofraları, enkazın üzerine gerilen iplerden sarkan rengarenk bayraklar ve fenerler bir meydan okuyuşa dönüşüyor ve 'Bizden her şeyimizi aldınız ama yaşama gayretimizi çalamadınız.' diye haykırıyor. Yıkıntıların ortasında yapılan düğünler, yok edilmeyi reddeden bir halkın en asil direnişi oluyor. Bombaların arasında doğan bebekler, 'Bir Filistin vardı, bir Filistin yine var.' mısralarına dönüşüyor. Sanatçılar da susmuyor. Resim malzemelerini kaybeden ressam, artık kaynamayan tencerelerin isiyle açlığı resmediyor. Algı oyunlarını sanatın inkar edilemez gerçekliğiyle bozuyor. 'Açlık ve kıtlık yok.' denilen Gazze'de açlıktan sütü kuruyan kadınları, bayılan çocukları çiziyor." diye konuştu.