İstanbul

VakıfBank Genel Müdürü Özcan:

14:09 28 Kasım 2017
VakıfBank Genel Müdürü Özcan:

VakıfBank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, henüz bütçe çalışmalarını tamamlamadıklarını belirterek, “Önümüzde bir yanda OVP var, bir yanda Bankalar Birliği’nde bankaların tahmin ve görüşleri var, bir yanda da kendi çalışmalarımız var. Bunları harmanlayıp kendimize projeksiyon yapacağız. (2018 aktif ve kredilerde büyüme) En az yüzde 15 olacak diye düşünüyoruz.” dedi.

Özcan, VakıfBank’ın strateji, iletişim çalışmaları ve yeni reklam filmine ilişkin düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, VakıfBank’ın 3. Çeyrek finansal sonuçlarını anımsattı.

2017 yılında sektördeki en önemli gelişmenin Kredi Garanti Fonu (KGF) olduğunu ifade eden Özcan, “KGF uygulaması büyüme rakamlarına oldukça olumlu yansıdı. Bankamız da Eylül 2017 sonu itibarıyla KGF desteği kapsamında kullandırdığımız kredi miktarı 20 milyar TL’yi aştı ve bu alanda lider bankalardan biri olduk. KGF’yi başarılı şekilde yönettik. Yeni dönemde KGF konusunda hükümetimizden bazı düzenlemeler bekliyoruz. Herhangi bir düzenleme olursa üzerimize düşeni yapmaya hazırız.” diye konuştu.

Aralık ayında yeni hizmet binasına taşınacaklarını bildiren Özcan, Ümraniye’de 50 bin metrekarelik uygun bir bina kiraladıklarını, böylelikle Genel Müdürlüğü tek çatı altına toplayacaklarını söyledi.

Özcan, banka müşterilerinin sadık olduğuna dikkati çekerek, “Arada istisnalar olabilir, yanlışlar yaptığımız da olabilir ama genel olarak müşterilerimizin memnuniyeti çok yüksek.” dedi.

Bankada dijital kanalların aktif bir şekilde kullanıldığını anlatan Özcan, işlemlerin yüzde 92’sinin şube dışı kanallardan yapıldığını aktardı.

Özcan, 2017 yılının ilk dokuz ayı itibarıyla mobil bankacılık uygulamalarını kullanan müşteri sayısında yüzde 44’ün üzerinde büyüme yakalandığını, kullanıcı sayısında 2 milyonu aştıklarını söyledi.


- “Bankacılık sektörünü en çok tehdit eden unsurlardan birisinin teknoloji şirketleri”


Bankacılık sektörünü en çok tehdit eden unsurlardan birisinin teknoloji şirketleri olduğunu anlatan Özcan, “Bize rakip olmaya başladılar. O nedenle teknoloji alanında atılımlar yapmak istiyoruz.” dedi.

Özcan, banka olarak mega projelerin hep yanında olduklarını belirterek, şunları kaydetti:

“Son 10 yılda yapımı gerçekleştirilen Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu, Üçüncü Havalimanı gibi mega projelere destek olduk. Türkiye’nin gelişiminde ve milletin refah düzeyinin artırılmasında büyük önem taşıyan projelere yaklaşık 3,5 milyar dolar finansman sağladık. Milli tankımız, milli helikopter ve uçağımız derken şimdi de milli otomobilin heyecanını yaşıyoruz. Bu zamana kadar olduğu gibi stratejik projelerin yanı sıra istihdam sağlayan, üretimi destekleyen, katma değer oluşturan her projeye finansman sağlamak için gayret edeceğiz.”


- “2018 yılı 2017’den çok daha iyi geçecek”


Özcan, 2018 yılının 2017’den çok daha iyi geçeceğini anlatarak, daha iyi bir 2018 yılı geçmesini beklediklerini söyledi.

Dolardaki yükselişine değinen Özcan, şunları aktardı:

“Türkiye’nin kamu bilançosu hiç olmadığı kadar güçlü. Kamu borç stokunun milli gelirimize oranı yüzde 28. Kura karşı duyarlılık azaldı. Bankacılık sektörüne baktığımızda sermaye yeterlilik rasyosunun yüzde 17’lerde olduğunu görüyoruz. Kaldıraç oranları da oldukça düşük olan bankaların çok güçlü olduğunu görüyoruz. Ülke olarak bir borç yükü sorunumuz da yok. Hane halkının 100 milyar dolar fazlası var. Son dönemde tartışma konusu olan ve 212 milyar dolar döviz borcu olan reel sektörün de hazırlıklı olduğunu görüyoruz. Reel sektörün de önümüzdeki bir yılda döviz fazlası mevcut. Türkiye’nin genel bilançosunun da iyi olduğu ortada. Bu tablo bize dövizdeki yükselişin normal olmadığını gösteriyor. Güçlü Türkiye’yi istemeyenlerin dönem dönem bu şekilde ortaya çıkacağını biliyoruz. Türkiye bunların hepsini aşacak güçtedir.”

Özcan, VakıfBank’ın uluslararası piyasalardan uygun maliyetlerde fon transfer etmeye devam ettiğinin altını çizerek, “Son olarak Kasım ayında Fransız Kalkınma Ajansı’ndan ilk 3 yılı anapara ödemesiz toplam 12 yıl vadeli 80 milyon avro tutarında kredi temin ettik. Banka olarak yurt dışı borçlanma tutarımız 12,5 milyar dolara ulaştı ki bu da toplam bilanço büyüklüğümüz yüzde 20’sini oluşturmaktadır. Uluslararası piyasalardan temin ettiğimiz kaynağın maliyet ve büyüklüğü de ülkemize ve bankamıza duyulan güveni göstermiştir. Bu da ülkemiz üzerine yapılan ekonomik spekülasyonlara verilen en iyi cevap olmuştur.” diye konuştu.


- “Türk bankacılık sisteminin bundan çok büyük etkileneceğini düşünmüyorum”


Bir gazetecinin, VakıfBank’ın finansal sonuçlarına ilişkin sorusu üzerine Özcan, 2018 yılının bütçe çalışmalarına devam ettiklerini, aktif büyüklük olarak 250 milyar TL’ye ulaştıklarını, OVP çerçevesinde büyüme tahminlerini yaptıklarını belirterek, öncelikle verimlilik alanında artış sağlamak istediklerini, verimlilik kaybı alanlarının bulunduğunu kaydetti.

Özcan, 13 milyon hesabı olan bireysel müşterinin bulunduğunu ifade ederek, “Yaklaşık 3 milyon maaş ödemesi yaptığımız müşterimiz bulunmakta. Aktif olarak kredi kullanan 2 milyona yakın bireysel müşterimiz var.” diye konuştu.

Amerika’da devam eden davanın bankacılık sektöründe baskı yaratıp yaratmayacağına ilişkin soru üzerine Özcan, “ABD’deki davanın haksız bir dava olduğunu düşünüyorum. Halkbank’ta geçmişte çalıştım. Halkbank’ın uluslararası kurallara, yasalara, ambargo ile ilgili düzenlemelere harfiyen uyduğunu düşünüyorum. İşlemleri yaparken de ABD’deki otoritelerle yakın iş birliği içerisinde olduğunu biliyorum. Bu dava daha çok siyasi yönü ağır basan bir dava. Bunun sonucunu kestirmek mümkün değil ama Türk bankacılık sisteminin bundan çok büyük etkileneceğini düşünmüyorum.” yanıtını verdi.

Borçlanma maliyetlerinin artış olup olmayacağına ilişkin soru üzerine Özcan, Türkiye’nin büyüme rakamlarının yüz güldürücü olduğunu belirterek, 2018 yılında da büyüme trendinin devam etmesini beklediğini söyledi.

Özcan, banka olarak döviz pozisyon açığı vermediklerini ifade ederek, “Müşterilerimize kredi kullandırırken de buna dikkat ediyoruz. Hem müşterimizi hem de kendimizi koruyoruz. Sermaye benzeri kredi ile ilgili çalışmamız var.” dedi.


- “(Vakıflar Genel Müdürlüğü hisselerinin Hazine devri) İleri aşamaya gelindiğini biliyoruz”


VakıfBank’taki Vakıflar Genel Müdürlüğü hisselerinin Hazine’ye devrine ilişkin soruya Özcan, “Bizim buna müdahil olmamız mümkün değil, görüşmelerin sürdüğünü biliyoruz. İleri aşamaya gelindiğini de biliyoruz. Bu bizim açımızdan önemli bir değişiklik değil. İkisi de kamu otoritesi. Ben şu anda nasıl olacağını müzakere ediyorlar diye biliyorum.” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faizlerin yüksek olduğu eleştirisinin hatırlatılması üzerine Özcan, şunları kaydetti:

“Cumhurbaşkanımızın faiz kaygılarına ve değerlendirmelerine aynen katılıyorum. Bir ekonomide büyüme ancak yatırımlarla mümkün. Yatırımların da finanse edilmesi önemli. Tabii faizin artmasının çeşitli sebepleri var. Önemli bir sebebi de Türkiye’de mevduat pastasının küçük olmasıdır. Türkiye’de sermaye piyasaları yeterince gelişmemiş, cılız, derinliği olmayan bir piyasa. O zaman ekonominin, yatırımların finansmanını ağırlıklı olarak bankalar üzerinden yapıyoruz. Bütün yük bankalar üzerinde. Bankaların da ana finansman kaynağı mevduat olunca, orada talep-arz meselesiyle faizler biraz yukarıya çıkıyor. Faizleri makul seviyelere indirmek gerekir ki ekonomik canlılık devam etsin, büyüme devam etsin.”


- “(Aktif ve kredilerde büyüme) En az yüzde 15 olacak diye düşünüyoruz”


İstihdama ilişkin soru üzerine Özcan, istihdama katkı sağlayan bir banka olduklarını, kadroları sürekli genişlettiklerini aktararak, “Bizde oturmuş bir emeklilik programı var, emekliliği gelenleri belli bir program dahilinde emekli ediyoruz. Büyüyoruz, şubeleşiyoruz, 926 şubemiz var. 16 binin üzerinde personelimiz var. Her yıl 1000 kişilik genel alım planlıyoruz. Önümüzdeki yıl personel sayımızın 16 bin 500 olması hedefleniyor. Şube sayımızı 950 olmasını hedefliyoruz. Verimsiz şubelerle ilgili alacağımız aksiyonlar olacak.” diye konuştu.

Özcan, tarım bankacılığında çok yeni olduklarını, ama hızla büyüdüklerini vurgulayarak, tarım bankacılığında 5 banka başı çekiyorsa, kendilerinin iki yıl içerisinde ilk 3’e girmeyi düşündüklerini, kısa bir sürede Ziraat Bankası’ndan sonra ikinci banka olmayı hedeflediklerini dile getirdi.

Bankanın büyüme hedeflerine ilişkin soruya Özcan, “Biz henüz bütçe çalışmalarımızı tamamlamadık. Önümüzde bir yanda OVP var, bir yanda Bankalar Birliği’nde bankaların tahmin ve görüşleri var, bir yanda da kendi çalışmalarımız var. Bunları harmanlayıp kendimize projeksiyon yapacağız. (Aktif ve kredilerde büyüme) En az yüzde 15 olacak diye düşünüyoruz.” dedi.


- VakıfBank Yanındaki Güç reklam filmi


Daha sonra oyuncu Engin Altan Düzyatan’ın yer aldığı VakıfBank Yanındaki Güç reklam filmi gösterildi.

Özcan, reklam filmi için kişiliği, duruşu ve özel yaşamıyla örnek bir sanatçı aramaya koyulduklarını ve karşılarına Engin Altan Düzyatan’ın çıktığını belirterek, “Reklam filmimizin ilgi uyandıracağına, bankamızı bütün kitlelerle kucaklaştıracağına inanıyorum.” dedi.

Eşinin ve çocuklarının reklam filmini beğendiğini ifade eden Özcan, “Önce eşime sordum. Eşim beğenince ben de beğendim. Reklam filmi bugün itibarıyla dönmeye başlayacak.” şeklinde konuştu.

Düzyatan ise daha önce de Vakıfbank ile birlikte çalıştıklarını belirterek, “Böyle büyük bir markanın yüzü olmaktan gurur duydum. Güzel bir reklam çalışmamız oldu. İlk reklam için elimizden geleni yaptık. Daha devamı gelecek.” diye konuştu.

Bu arada Özcan, Mısır’daki saldırıyı kınadı.





YORUMLAR

ETİKETLER
Haber7.com Yerel Haberler bölümünde yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haber kaynağı olan ajanslardır.