Uluslararası Yatırımcılarla İstişare Toplantısı

 Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Erdem, uluslararası yatırımcıların Türkiye'nin potansiyeline olan inançlarının tam ve bakış açılarının uzun vadeli olduğunu, kısa vadeli dalgalanmalar ve zor dönemlerin bu bakışı değiştirmediğini ancak birtakım kararların zamanlamasını etkileyebileceğini söyledi.

Ekonomi Bakanlığının Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) ile birlikte düzenlediği  ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin de katıldığı "Uluslararası Yatırımcılarla İstişare Toplantısı"nda konuşan Erdem, dünya ekonomisinde gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomiler arasında dengelerin yeniden şekillendiğini, bu ortamda yapısal reformların hayata geçirilmesinin daha büyük önem taşıdığını belirtti.

Türkiye'nin doğrudan yatırımcılar açısından cazibesinin bu reformlarla hızla artacağına, mevcut yatırımların da verimliğinin yükseleceğine inandıklarını dile getiren Erdem, "Siyasi istikrarın sağlanması için kasım ayındaki seçimin ardından yeni ve güçlü bir hükümetin kurulmasını temenni ediyoruz. O dönemde de hükümetimizin ülke ekonomisine ve yatırım ortamına uzun vadeli bir gelecek vizyonuyla yön vermesi ve sorunları çözmek için kararlılıkla hareket etmesi büyük önem taşıyor" diye konuştu.

Küresel ekonomide yaşanan durgunluk, ABD Merkez Bankasının uygulaması beklenen para politikasının Türkiye'nin yeniden seçim sürecine girdiği bir döneme denk geldiğini dile getiren Erdem, finansal piyasalarda yaşanan dalgalanmaların uluslararası yatırımcıların uzun vadeli planlarında henüz bir değişiklik yaratmadığını gördüklerine işaret etti. 

- "İstikrarlı bir ortama devam etmeliyiz"

Uluslararası doğrudan yatırımlar için tüm ülkeler arasında önemli bir rekabetin bulunduğunu, BM Dünya Yatırım Raporu'na göre 2014'de dünyada en çok yatırım çeken ilk 10 ülkenin, toplam yatırımların yüzde 55'ini aldığını, artık gelişmekte olan ülkelerin de yatırımcı olarak sahnede yer almaya başladığını kaydeden Erdem, "Bu dönemde uluslararası doğrudan yatırımı artırmak için sermayenin hukuk güvencesinde hissedeceği, öngörülebilecek, istikrarlı bir ortama devam etmeliyiz" ifadesini kullandı.

Tüm dünyada yatırım miktarının geçen yıl yüzde 16 gerilemeyle 1,23 trilyon dolara düştüğünü, bu düşüşte gelişmiş ülkelerin başı çektiğini, en çok yatırım çeken ilk 10 ülkenin yarısının gelişmekte olan ülkelerden oluştuğunu vurgulayan Erdem, şunları kaydetti:

"Türkiye'de geçen yıl uluslararası doğrudan yatırım girişi bir önceki yıldaki seviyesini koruyarak 12,5 milyar dolar oldu. Düşen bir toplamın içinde ülkemizin yatırım miktarını koruması güzel bir nokta. Dünyada en fazla yatırım çeken 22. ülke, gelişmekte olan ülkeler arasında ise 12'inci ülkeyiz. YASED olarak hedefimiz ülkemizin ilk 10 ülke arasına girme konusunda destek olmak. Ülkemizin potansiyeli buna el veriyor." 

Doğrudan yabancı sermayenin Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağladığını, 2004-2013 dönemini kapsayan YASED raporuna göre 10 yılda yapılan uluslararası yatırımların 2013 yılındaki GSMH'nın yüzde 10'una denk geldiğini gördüklerine değinen Erdem, şu bilgileri verdi:

"Yani 10 senede yapılan yatırımlar, onuncu senedeki GSMH'nin yüzde 10'una geliyor. Bu, artarak devam ediyor. Bu dönemdeki istihdam artışının yüzde 36'sına denk gelen 1,9 milyon kişiye iş imkanı yarattığını görüyoruz. 2014 ISO 500'ünü analiz edersek 128 tanesinin yabancı olduğunu, ihracatın yüzde 40'ını, Ar-Ge yatırımlarının yüzde 45'ini yaptığını görüyoruz. Uluslararası doğrudan yatırımı ne kadar artırırsak ülkemiz için o kadar faydalı olacağını bu rakamlardan görüyoruz."

YASED olarak Türkiye'nin bölgesel merkez olarak konumlandırmasına yönelik stratejik belirlediklerini, Singapur, Dubai, Viyana gibi uluslararası bölgesel merkezleri incelediklerini, bunların 4 alanda öne çıktığını gördüklerini anlatan Erdem, iş kurma ve sürdürme kolaylığı, siyasi ve ekonomik faktörler, sosyal faktörler ve insan sermayesi başlığındaki bu alanları dikkate alarak bir yol haritası hazırladıklarını anlattı.

Erdem, "Ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasında uluslararası doğrudan yatırımların oynadığı rol açık. Uluslararası yatırımcıların ülkemiz potansiyeline olan inançları tam, bakış açıları da uzun vadelidir. Kısa vadeli dalgalanmalar, zor dönemler, bu stratejik bakışları değiştirmez ancak bir takım kararların zamanlamasını etkileyebilir. Ancak yapısal reformlarda kendimizi ne kadar ileri götürebilirsek o derece katkısı olur" değerlendirmesinde bulundu.

Toplantıya, YASED üyeleri ve İzmir iş dünyası temsilcileri katıldı.