İzmirli Boşnaklar, Uluslararası Adalet Divanı'na tepkili

İzmir Bosna Sancak Derneği Başkanı Abdullah Gül, Bosna Hersek'in Sırbistan'a karşı soykırım davasının yeniden açılması için yaptığı başvurunun Hollanda'nın Lahey şehrindeki Uluslararası Adalet Divanı tarafından reddedilmesine ilişkin, "Uluslararası Adalet Divanı gün gibi ortada olan bu soykırımı Sırplar 'evet yaptık' derse mi dava açacak. Srebrenitsa olayı, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da yapılan en büyük insan katliamı ve etnik soykırım olarak dünya tarihine kazınmıştır. İzmir Bosna Sancak Derneği olarak Uluslararası Adalet Divanı'nın aldığı bu kararı kınıyoruz." ifadelerini kullandı.

Gül, yaptığı yazılı açıklamada, Uluslararası Adalet Divanı'nın, Bosna'da Hollandalı askerlerin gözünün önünde 8 binden fazla Boşnak Müslüman'ın, Sırplar tarafından katledilmesini görmezden geldiğini belirterek, söz konusu ret kararının kabul edilemeyeceğini bildirdi.

Uluslararası Adalet Divanı'nın bu kararını, başta Hollanda olmak üzere Bosna Hersek'de o dönem görevde bulunan Birleşmiş Milletler kuvvetlerini aklama mücadelesi olarak gördüklerini vurgulayan Gül, Birleşmiş Milletler'in Srebrenitsa'yı güvenli bölge ilan etmesinin ve kentte bulunan 600 Hollanda Barış Gücü askerinin katliama mani olamadığını hatırlattı.

Gül, Hollandalı askerlerin Bosna Hersek'teki BM Barış Gücü Komutanı Fransız generalden aldıkları emirle bir gece yarısı görev yaptıkları kenti boşalttıklarını savunarak, "Hollandalı askerler, bulundukları kampı içindeki 25 bin mülteci ile Sırplara teslim etmişlerdir. Hollanda hükümeti hiçbir sorumluluk kabul etmezken, kenti bırakarak Sırpların katliamına göz yuman 600 hafif silahlı Hollanda askerinin büyük bir bölümü pişmanlıklarını her fırsatta dile getirmişlerdir." değerlendirmesinde bulundu.

Gül, olayın o dönemki şahitlerin ifadelerinden açık ve net ortada olduğunu aktararak, şunları kaydetti:

"Uluslararası Adalet Divanı'nın soykırımı kabul etmemesi manidardır. Uluslararası Adalet Divanı soykırımı aklama gayretleri içerisine girmiş görünüyor. Hollanda askerini ve orada görev yapan diğer ülkeleri aklamaya çalışıyor. Srebrenitsa'da katliamda sorumlu Hollanda askerleridir, Hollanda askerinin kontrolündeki bölgede soykırım yapılmıştır. 1992-1995 yıllarında Avrupa'nın gözleri önünde yirminci yüzyılda Boşnak Müslümanlara uygulanan vahşete, katliama, soykırım denmeyecekse ne denecek? Yüzbinlerce Boşnak kadını kocasız ve çocuksuz bırakan Sırpların yaptıkları yanlarına kar mı kalacak."

Uluslararası Adalet Divanı'nın aldığı kararın "utanç verici bir durum" olarak tarihteki yerini alacağını vurgulayan Gül, açıklamasını şöyle tamamladı:

"Bosna'da yaşanan 'soykırım' Avrupa ülkeleri için yüz karası olarak tarih sayfalarında yerini alacak. Uluslararası Adalet Divanı, Soykırım demesi için Bosna'da yaşayan bütün boşnakların öldürülmesini mi istiyor bunu da sormak gerekli. Uluslararası Adalet Divanı gün gibi ortada olan bu soykırımı Sırplar 'evet yaptık' derse mi dava açacak. Srebrenitsa olayı, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da yapılan en büyük insan katliamı ve etnik soykırım olarak Dünya tarihine kazınmıştır. İzmir Bosna Sancak Derneği olarak Uluslararası Adalet Divanı'nın aldığı bu kararı kınıyoruz."