Tek dileği Mustafa'nın "anne" dediğini duyabilmek

MEHMET ÇETİN - Karaman'da eşinden ayrıldıktan sonra 4 yaşındaki down sendromlu oğlu Mustafa'nın her şeyiyle ilgilenen öğretmen Ayşe Üzüm, doğduğu günden beri birçok hastalıkla mücadele eden ve 4 kez operasyon geçiren evladının kendisine "anne" diyeceği günü bekliyor.

Doğduğunda solunum sıkıntısı çeken ve böbrek yetmezliği teşhisi konulan Mustafa Sezgin, kalça çıkığı nedeniyle ameliyat edildi. Bir süre yapılan testlerde down sendromlu olduğu ve doğuştan kalp rahatsızlığı bulunduğu tespit edilen Mustafa bebek, doktorların çabası ve annesinin desteği sayesinde hayata tutundu.

Okul öncesi öğretmeni anne Ayşe Üzüm, henüz 4 yaşında olmasına rağmen 4 operasyon geçiren ancak konuşup yürüyemeyen Mustafa'nın üzerine titriyor.

Anne Üzüm, AA muhabirine yaptığı açıklamada, problemsiz bir hamilelik döneminden sonra dünyaya gelen oğlunun doğuştan birçok rahatsızlığı olduğunu öğrenince çok üzüldüğünü söyledi.

Mustafa'nın doğduğu günden bu yana çok zor günler geçirdiğini ifade eden Üzüm, "Henüz iki aylıkken ilk ameliyatını oldu. Ardından kalp operasyonu geçirdi. Sonrasında da iki kez kalçasından ameliyat edildi. Bunlardan en zoru kalp ameliyatıydı. Çok şükür hepsini atlattık." diye konuştu.

Tedavi süreci devam ederken oğlunun down sendromlu olduğunu öğrendiğini anlatan Üzüm, şöyle devam etti:

"Doktorlar kromozom analizi istedi. Tetkiklerde down sendromlu olduğu belirlendi. Gelişiminin yaşıtlarına göre geriden takip edileceği söylendi. Sık sık Ankara'ya tedaviye götürdük. Bağışıklık sistemi çok zayıf. Bunun için çok fazla hastaneye, değişik yerlere götüremiyorum. Solunum sıkıntısı çekiyor. Kasları çok gevşek. Çok çabuk sıkılıyor. İlgisi çok dağınık. Şu anda dizini açmak için fizik tedavisi sürüyor. Ben okul öncesi öğretmeniyim. Faydalı olması amacıyla ara sıra sınıfıma götürüyorum. Çünkü çocukları çok seviyor. Onlarla beraber olunca mutlu oluyor."

- "Öğrencilerim Mustafa ile aynı yaştalar"

Üzüm, Mustafa'nın rahatsızlıklarının ortaya çıkmasının ardından eşiyle ayrıldıklarını, hayatını evladına adadığını dile getirerek, "İşim gereği gün boyu öğrencilerimle beraberim. Okuldayken oğlumla annem ilgileniyor. Öğrencilerim Mustafa ile aynı yaştalar. Mustafa'nın yürümesini, koşmasını istiyorum. Fakat en çok onun 'anne' demesini istiyorum. Gözlerine baktığımda bana anne dediğini hissediyorum. Fakat bunu bilinçli bir şekilde dediğini duymak istiyorum." ifadelerini kullandı.