Kayseri

"Kurbanların kistli organlarını köpeklere yedirmeyin"

12:55 18 Eylül 2015
"Kurbanların kistli organlarını köpeklere yedirmeyin"

ORHAN CANBULATEL - Hayvanların iç organlarında kiste yol açan 2-5 milimetrelik parazitlerin, bu organları yiyen köpekler aracılığıyla insanlara da bulaşabildiği, kurbanların kistli organlarının köpeklere yedirilmemesi gerektiği bildirildi. 

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Veteriner Fakültesi Parazitoloji Ana Bilim Dalı Helmintoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Alparslan Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hayvanlardan insanlara geçen paraziter hastalıklara "zoonotik enfeksiyonlar" adı verildiğini belirtti.

Bu hastalıkların başında halk arasında "kist hidatik" hastalığı olarak bilinen "kistik ekinokokkozis"in geldiğini ifade eden Yıldırım, hastalığın köpeklerin ince bağırsaklarına yerleşen 2-5 milimetre uzunluğundaki bir parazitin yumurtalarıyla yayıldığını söyledi.

Yıldırım, bu yumurtaların insanların ya da koyun, keçi, sığır gibi kasaplık hayvanların birçok organ ve dokusunda kist oluşturduğunu dile getirerek, kistlerin insan ve hayvan sağlığı açısından oldukça riskli olduğunu anlattı. 

Parazitin insanlarda hayvanlara oranla daha büyük kistlere yol açtığını vurgulayan Yıldırım, birçok türü bulunan parazitin Türkiye'de sıkıntıya yol açan türünün ise "Echinococcus granulosus" olduğunu bildirdi.

Yıldırım, köpek bağırsağında binlerce parazit bulunabileceğini ve bunların gözle çok zor görüldüğüne dikkati çekerek, şunları söyledi:

"Bu parazitler 3 bölümden oluşur. Başçık kısmı bağırsağa tutunur. Daha sonra genç, olgun ve gebe halkası bulunur. Bu gebe halkanın içinde 150-300 arasında yumurta bulunur. Bu halkalar her gün köpek tarafından dışarıya atılır. Bu yumurtalar insanlar ya da kasaplık hayvanlar tarafından herhangi bir şekilde ağız yoluyla alındığında kist oluşturacaktır. Enfekte bir köpek, tüm şehri enfekte edebilecek kadar yumurta çıkarabilir. Parazit iki halkalı kalmıyor. Aynı gün içinde yeni bir gebe halka oluşuyor ve bu döngü devam ediyor."

Yumurta içerisinden çıkan larvanın ince bağırsak cidarını delerek kılcal damarlara geçtiğini, bu yolla birçok doku ve organa yerleşebildiğini aktaran Yıldırım, yaklaşık 4-5 ay içerisinde şekillenen fertil kistlerin (içerisinde parazit başçığı bulunan kist), daha çok akciğer ve karaciğerde görüldüğünü anlattı. Yıldırım, bu kistlerin insanlarda çocuk başı büyüklüğüne kadar ulaşabileceğine işaret etti.

 - "Parazitler beyin, böbrek, dalak ve kemik iliğine de yerleşiyor"

 Parazitin, kasaplık hayvanların enfekte iç organlarını yiyen köpeklere geri döndüğünü dile getiren Yıldırım, şöyle konuştu:

"Bu döngü Kurban Bayramı'ndaki kontrolsüz kesimlerden ve halkın bilinçsizliğinden kaynaklanıyor. Kurbanlıkların kistli organları köpeklere veriliyor ya da gelişigüzel sokağa atılıyor. Bunları yiyen köpekler yeniden bu paraziti vücuduna alıyor. Yaklaşık 1,5 ay içinde de dışkısıyla beraber, tabiri caizse bombayı dışarıya atıyor. Atıldığı anda hepimiz risk altındayız. Bunun için kurbanlarımızı veteriner hekim kontrolü bulunan alanlarda kesmeliyiz. Kistli organları aslında yakma fırınlarında yakmalıyız ama maalesef Türkiye'de bunlar yok. Bu nedenle organları kireçleyerek derin bir çukura gömmeliyiz."

Prof. Dr. Alparslan Yıldırım, parazitlerin akciğer ve karaciğerin yanı sıra beyin, böbrek, dalak ve kemik iliğine yerleşerek kiste neden olabileceğini ifade etti.

Yıldırım, kistlerin ameliyatla alınması gerektiğini söyleyerek, "Bu sırada kist delinirse vücut boşluğuna dağılan kist sıvısı içerisindeki parazit başçıkları, kist tamamen uzaklaştırılsa bile 2-3 yıl sonra yeniden kist oluşumuna yol açabilmektedir. Ben bu nedenle 7 kez ameliyat olan kişiler tanıyorum. Bu nedenle vatandaşların uyanık olması ve kurbanların kistli organlarını kontrollü bir şekilde bertaraf etmesi gerek" dedi.  

 

YORUMLAR

ETİKETLER
Haber7.com Yerel Haberler bölümünde yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haber kaynağı olan ajanslardır.