6 metrekarelik mutfakta yaşam savaşı

MERVE TOPUZ/CÜNEYT ÇELİK - Sivas'ın Şarkışla ilçesinde, yıkılmasından korktuğu evin tek sağlam yeri olan 6 metrekarelik mutfağında 2 çocuğuyla yaşamaya çalışan kadın, çocuklarının korkmadan uyuyabileceği bir evin hayaliyle yaşıyor.

Eşinden ayrılan ve ilçeye bağlı Pınarönü Mahallesi'nde 5 ve 13 yaşlarındaki 2 çocuğuyla yaşayan Nurcan Erçelik (35), Sosyal Hizmetler Müdürlüğü tarafından 2 çocuğu için verilen yaklaşık 600 lirayla geçinmeye çalışıyor.

Yakacak kömürü ve gıda ihtiyacı Kaymakamlık Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından karşılanan kadın, eline geçen parayla hem diğer ihtiyaçlarını karşılıyor hem de 13 yaşındaki oğlunu okutuyor.

Durumuna üzülen bir hayırseverin evinde kira ödemeden oturan Erçelik, tek odalı, duvarlarında çatlaklar bulunan ve çatısından toprak dökülen eski evin yıkılmasından korkuyor.

Anne Erçelik, çocuklarıyla diğer odalara nazaran daha sağlam olan mutfakta yatıp kalkıyor. Soba kurduğu mutfağa çamaşır makinesini, kanepesini, buzdolabını, oğlunun bilgisayarını ve televizyonu yerleştiren Erçelik, tüm işlerini 6 metrekarelik bu alanda yapıyor.

Tuvaleti dışarıda olan ve banyosu olmadığı için de çocuklarını mutfağa koyduğu leğende yıkayan Erçelik, çocuklarının rahat bir hayat sürmesi için kendi tabiriyle "kutu gibi" bir evin hayalini kuruyor.

Erçelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşinden ayrıldığını ve ondan hiçbir şekilde destek görmediğini söyledi.

İlçeye geldiğinde kendisine verilen evin içerisinde hiç eşya bulunmadığını anlatan Erçelik, "Eşyalarımızı hayırsever vatandaşlar getirdi. Evimizin perdelerinden yatacağımız yatağa kadar hayırsever vatandaşlar verdi. Hala da onları kullanıyoruz" dedi.

- "Mutfak hem oturma odamız hem yatak odamız oldu"

Tek geçim kaynağının çocukları için aldığı para olduğunu dile getiren Erçelik, şunları kaydetti:

"Çocuklarımı bu parayla büyütmeye ve okutmaya çalışıyorum. Çocuğumun biri küçük olduğu için de çalışamıyorum. Kaldığımız evin odasının duvarları çatlamaya başladı. Tavandan toprak dökülüyordu, ağaçlar sallanmaya başlamıştı. Kendi imkanlarımla oraya naylon gerdim. Can güvenliğimiz olmadığı için ve uçmasından korktuğumuz için çocuklarımla mutfakta yatıp kalkıyoruz. Mutfak hem oturma odamız hem yatak odamız oldu. Burada yiyoruz içiyoruz, burada yatıyoruz. Çocuklarımı kanepede yatırıyorum. Yere de kendime yatak seriyorum. Tabi sabah kalkınca da adım atacak yerimiz olmuyor. Evin içerisinde banyo da yok, çocuklarımı kışın mutfakta leğende yıkıyorum. Yazın da bahçedeki tuvalet de yıkıyorum. Ama başka çaremiz yok, buna da şükrediyorum. Kaymakamlığımızdan Allah razı olsun. Onlar olmasa çok zor durumda kalırdım."

- "Yıkılmayacak bir ev istiyorum"

Erçelik, çocukları için ayakta durmaya ve güçlü olmaya çalıştığını belirterek, "Çocuklarımı bir çatı altında topladım, bundan dolayı mutluyum ama evin oturacak bir durumu kalmadı. Tek istediğim çocuklarım için güvenli, küçük bir yuva. Korkmadan uyumak istiyoruz. Onları can güvenliği olan bir evde büyütmek, okutmak istiyorum" ifadelerini kullandı.

5 yaşındaki Hatice ise "Kutu gibi ev istiyorum, oda istiyorum" dedi.

13 yaşındaki Ersin de evde idare etmeye çalıştıklarını belirterek, "Uçmasından korkuyoruz. Rüzgarlı günlerde çatıdaki saclar sallanıyor. Çok kötü oluyor. Yıkılmayacak bir ev istiyorum" diye konuştu.