Doğu'dan Batı'ya "beyin göçü"

CEMAL AŞAN - Van, Muş, Bitlis ve Hakkari'deki üniversitelerde görev yapan öğretim üyelerinden bazılarının, artan terör olaylarını ve bölgenin sosyal şartlarını gerekçe göstererek görevinden ayrıldığı bildirildi. 

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, AA muhabirine, son dönemde bölgedeki gelişmelerden üniversitelerinin de etkilendiğini söyledi.

Yıllarca kentte görev yapan öğretim elemanlarının başka üniversitelere gitmek istemelerine üzüldüklerini belirten Battal, "Son 6 ay içinde bölgedeki olaylar ve değişik nedenlerle fakültelerde 40'ın üzerinde yetişmiş öğretim üyesi istifa etti" dedi.

Van'daki depremin ardından öğretim elemanlarının kentte görev yapmasını sağlamak amacıyla kurum geliştirme ödeneği kat sayısının 500'e yükseltildiğini anımsatan Peyami Battal, "Bu uygulama son dönemlerde kaldırıldı. Biz bu ay başında YÖK Başkanlığına da bu konuyla ilgili yazı yazdık ve öğretim üyelerinin kalması açısından kat sayının 600'e çıkarılmasını istedik" diye konuştu. 

Rektör Battal, YYÜ'nün çevre illere de hizmet verdiğini belirterek, şunları söyledi:

"Kurum geliştirme ödeneğinin, bizim de görüşlerimiz alınarak yeniden değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyiz. 5 yıl önce öğretim üyesi sirkülasyonu sağlamak amacıyla 'Farabi Programı' başlatıldı. Programda, Batı'dan bölgedeki üniversitelere görev yapmak için gelen öğretim elemanlarına 10 kat ders ücreti verileceği söylendi. O dönemde öğretim elemanları bölgedeki üniversitelerde görev yapmak için sıraya girdi. Talep fazla olunca rektörler başvurular arasında seçim yapmak zorunda kaldı. Böyle teşviklerle öğretim elemanlarının bölgede tutulması sağlanabilir."

- "Batı'daki yığılmanın bölgeye kaydırılması lazım"

Batı'daki üniversitelerin bazı bölümlerinde yaklaşık 70 öğretim elemanının görev yaptığını kaydeden Prof. Dr. Peyami Battal, şöyle devam etti:

"Batı'daki üniversitelerin bazı bölümlerinde 70 öğretim elemanı görev yaparken, bölgedeki bazı üniversitelerin bölümlerinde 2 öğretim elemanı bile bulunamıyor. Bu nedenle Batı'daki yığılmanın bölgeye kaydırılması lazım. Cumhurbaşkanımız depremde de bize büyük destekler verdi. Geniş ufkuyla Türkiye'nin önünü açan Cumhurbaşkanımızın bizi kabul ederek dinlemesi çok önemli bir olay. Bundan sonra da bize desteklerinin devam edeceğine inancımız tamdır." 

Muş Alpaslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat ise bölgenin sosyal koşulları nedeniyle bir süre görev yapan akademisyenlerin belli zamanlarda kentten ayrılmak istediklerini belirterek, "Malazgirt ilçemizde öğretim elemanı istihdam etmede sıkıntı yaşıyoruz" şeklinde konuştu.

Kurum geliştirme ödeneklerinin de mutlaka bölge özelinde artırılması gerektiğini kaydeden Polat, "Milli Eğitim Bakanlığı, tüm okul müdürlerinin ek ders ücretlerinin tamamını ödüyor. Ders ücretleri öğretim elemanlarının hakkıdır, ancak bölgedeki üniversitelerde görev yapan idareciler yoğun iş yükü altında. Bu nedenle idareci pozisyonundaki hocalarımızın da ek ders ücretlerinin ödenmesi gerekiyor" görüşünü dile getirdi.

- "Akademisyenlerin saha çalışması etkilendi"

Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Mahmut Doğru da bölgede yaşanan olayların akademik çalışmaları etkilediğini anlattı.

"Akademisyenlerin saha çalışması etkilendi" diyen Doğru, "Buradaki arazilerde çalışma yürüten diğer bölgelerdeki akademisyenlerden bazıları kente gelmek istemedi" ifadesini kullandı.

Rektör Doğru, öğretim elemanlarının terör olaylarını ve bölgenin sosyal şartlarını gerekçe göstererek ayrıldığına işaret ederek, "Bölgede görev yapan hocalarımız gitmek istediklerini ilettiklerinde nedenini soruyorum, 'çocuklarımız okula başlayacak', 'ailemize yakın yerlere gitmek istiyoruz' şeklinde gerekçeler sunuluyor. Bölgede yaşanan olaylar da bunları etkileyen faktörlerden biri" dedi.

Hakkari Üniversitesi Rektörü Ebubekir Ceylan, "Son zamanlarda daha iyi şartlara sahip yerlerde çalışmak isteyenler ayrılmak istediklerini bildiriyorlar. Biz ayrılmalarına izin vermiyoruz, ancak istifa ederek ayrılıyorlar. Bu da onların kanuni hakkıdır" diye konuştu.

Ceylan, yaşadıkları en büyük sıkıntının fiziki mekan ve yurt sorunu olduğunu da söyledi.