HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş Batman'da

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Ankara'daki terör saldırısına ilişkin, "Çok şükür ki bu katliamı gerçekleştirenler arzu ettikleri şeyi başaramadılar. İstediler ki o katliamda ortalık karışsın, Kürt -Türk birbirine girsin, iç savaş çıksın. Bunların olmamasının nedeni insanlarımızın bilinçli olmasıdır" dedi.
Demirtaş, Ankara'daki terör saldırısında hayatını kaybeden TCDD Ankara Müdürlüğü çalışanı İbrahim Atılgan (55) ile 9 yaşındaki oğlu Veysel Deniz Atılgan'ın Batman'ın Gercüş ilçesinde yaşayan yakınlarını ziyaret ederek, başsağlığı diledi.
Burada konuşan Demirtaş, herkesin Ankara'daki saldırıdan büyük üzüntü duyduğunu söyledi.
"Sadece bizler değil aslında Türkiye'de ve dünyada bu katliam karşısında lanet okuyan herkes acının düştüğü yerdeki hissiyatla hareket etti" diyen Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu katliamdan sevinç duyanlar, sevinç çığlıkları atanlar da oldu. Onları bir kenara bırakıyoruz. İnsani değerler etrafında birleşen bütün kardeşlerimizden Allah razı olsun. Kim olursa olsun. Çünkü bu tür acılar ve katliamlar bizleri en azından insanlıkta birleştiremezse durum katliamdan daha vahim demektir."
Demirtaş, şu anda her yerde insanların bu acıları paylaştığını belirterek, "Türkiye tarihinin en ağır terör katliamıyla karşı karşıya kalmışken bizler tüm bu yaşananları normal bir süreç olarak geçiştiremeyiz. Devlet de normal bir kaza yaşanmış gibi yaklaşamaz" diye konuştu.
- Suruç ve Diyarbakır'daki saldırılar
"İlk dakikadan beri ıslarla altını çizerek belirtiyoruz ki bunda devletin sorumluluğu var" ifadesini kullanan Demirtaş, şöyle devam etti:
"Bunu neye dayanarak söylüyoruz? Diyorlar ki bize, 'Neden ilk dakikadan beri ortada hiçbir şey yokken bunu ortaya atıyorsunuz? Çünkü biz devleti iyi tanıyoruz. Suruç'a tanıdık, Diyarbakır'da tanıdık. Parti binalarımız yakılırken, bombalanırken tanıdık. Şimdi hükümet ve devlet temsilcileri şunu iyi görmeliler. Aslında bizi öldürerek sizin altınızı oyuyorlar. Her gün bizi katlederek sizin içiniz oyuyorlar. Ve sizler de devleti yönetenler olarak buna zemin hazırlıyorsunuz. Bizleri hedef göstererek, bu barbarlarla yeterince mücadele etmeyerek buna zemin sunuyorsunuz. Devlet içerisinde buna destek olanlar, üstünü örtenler hesabını sormayarak buna zemin sunuyor. O nedenle sorumluluk kolektiftir."
Demirtaş, Suruç ve Diyarbakır'daki saldırılara değinerek, "Eğer ciddi bir şekilde üstüne gidilirse zaten görülecek ki Diyarbakır'da, Suruç'ta ve Ankara'daki patlamada devletten güç ve destek alarak bunu gerçekleştirdiler. İstihbarattan ve devletten güç ve destek alarak bunu yaptılar. Aksi taktirde göz göre göre isimleri bilinen, hakkında arama kaydı olan canlı bombalar elini kolunu sallayarak bu katliamları gerçekleştiremezdi" açıklamasında bulundu.
- "Keşke böyle olmasaydı"
Ankara'daki patlamada gereken önlemlerin alınmadığını ileri süren Demirtaş, şöyle konuştu:
"Keşke böyle olmasaydı. Azami düzeyde güvenlik önlemi alınsaydı ve içimiz rahat olsaydı. Böyle bir şey ortaya çıktığında bizler devleti suçlamaz, eleştirmezdik. Çünkü her türlü tedbiri aldıktan sonra yine bu tür şeyler olabilir. Biz bu katliamda en azından, 'devlet sorumlu değil' derdik. Barış için Türkiye'nin 81 ilinden oraya vatandaşlar toplanırken, saldırı yapılmadan önce devletin elinde bilgi, Başbakanın elinde canlı bomba listesi varken siz böyle bir mitingde en küçük bir güvenlik önlemi almazsanız birinci dereceden sorumlu sizsiniz. Ama siz bizi hedef gösteren açıklamalar yapıyorsunuz. Bizi vatan haini, terörist, bölücü ve din düşmanı ilan ediyorsunuz. 'Bombayı kendi kendilerine patlattı' noktasına getiriliyor. Hükümet hesap da soramıyor, hesap da veremiyor."
Tarihin en büyük katliamının yaşandığın ifade eden Demirtaş, bu olaylardan ders çıkarılması gerektiğinin altını çizdi.
- "Bu ülkenin onurlu eşit özgür yurttaşlarıyız"
Demirtaş, hedef gösterilmek istemediklerini aktardı.
"Cumhurbaşkanından başlayarak Başbakan ve hükümet sözcüsü artık bizi hedef göstermekten vazgeçsinler" diyen Demirtaş, diyaloğa kapalı olmadıklarını vurguladı.
Demirtaş, "Kan emici, bölücü değiliz. Bu ülkenin onurlu eşit özgür yurttaşlarıyız. Kendimizi öyle hissediyoruz. Siz dıştan bunları bize yakıştırıp, dayatıyorsunuz. İkincisi, devlet içerisinde sizi teslim alan, altınızı boşaltmaya çalışan güçlü odaklar var" dedi.
Tek bir insan ölmesin diye siyasetçiler olarak sorumlulukları bilmek zorunda olduklarını aktaran Demirtaş, başka türlü acıların dindirilemeyeceğini söyledi.
Ankara'daki saldırıda hayatını kaybeden ailelerin metaneti karşısında mahcup olduklarını belirten Demitaş, ailelerin daha fazla kan akmasını istemediklerini belirtti.
- "Herkes barış sesini yükseltmeli"
Ailelerin barış istediklerine dikkati çeken Demirtaş, ailelere layık olmak zorunda olduklarını dile getirdi.
Demirtaş, savaşla, kanla, silahla bir yere varılamayacağını anlatarak, şunları kaydetti:
"İnsanların hergün öldüğü bir yaşamda bizler nereye kadar gidebiliriz? Herkes barış sesini yükseltmeli. Acı her yerde büyüktür ama paylaşıldıkça azalır. Halkımız her yerde acıyı paylaşmalı. Ailelerimizin yanında olmalı. Çok şükür ki bu katliamı gerçekleştirenler arzu ettikleri şeyi başaramadılar. İstediler ki o katliamda ortalık karışsın, Kürt -Türk birbirine girsin, iç savaş çıksın. Bunların olmamasının nedeni insanlarımızın bilinçli olmasıdır. Çünkü bu katliamların amacını bilecek kadar politiktir insanlarımız. Iğdır'da, Dağlıca'da saldırıların olduğu gecede 400 binamız yakıldı. Hiçbir günahımız olmadığı halde bunlar yaşandı. 100 insanımızı Ankara'da kaybettik ailelerimiz tek bir yere saldırmadı. Böyle olması lazım. Başka türlü bu felaketleri durduramayız."
- Ankara'daki terör saldırısıyla ilgili soruşturma
Ankara'daki patlamanın fail yada faillerine ilişkin soru üzerine Demirtaş, şöyle konuştu:
"Savcı da bombanın da bombacının da Suruç'taki bombacı ile bağlantısının tespit edildiğini ifade etmişti. IŞİD bağlantısının da olduğunu söylemişti. Ama biz kendilerinin açıklamasını bekledik. Yoksa patlamadan bir gün sonra aşağı yukarı bu bilgiler ortaya çıkmıştı. Aranan kişi canlı bomba olarak kendini bir yerde patlatacağı bilgisi, istihbaratı var. Aynı zamanda mitingle ilgili de çok sayıda istihbarat bilgisi vardı devletin elinde. Yani bir canlı bombanın gelip orada eylem yapabileceğine dair bilgiler var. Dolayısıyla çok büyük bir devlet içinde iş birliği var. Sıradan bir zafiyet, sıradan bir ihmalden söz edemeyiz. Bunun üstüne gidilmesi, hesabının sorulması lazım."
Bir gazetecinin, "Sosyal medyada size yönelik suikast girişimleri içeren paylaşımlar söz konusu" ifadesi üzerine Demirtaş, "Herkesin yaşamı her an tehlikededir. Allah canımızı vermiş, istediği zamanda alır" dedi..
YORUMLAR