BBP Genel Başkanı Destici:

"(Ankara'daki terör saldırısı) Bu saldırının yapılmasına dolaylı yönden de olsa gerekli tedbirleri, önlemleri almayarak bir şekilde ihmal, hata, kusur ne dersek diyelim, bunun sahibi olanları da tabii ki sorumluluklarının gereğini yerine getirmeye ve onurlu bir duruş sergilemeye ve istifa müessesini kullanmaya davet ediyorum"

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Ankara'daki terör saldırısına ilişkin, "Bu saldırının yapılmasına dolaylı yönden de olsa gerekli tedbirleri, önlemleri almayarak bir şekilde ihmal, hata, kusur ne dersek diyelim, bunun sahibi olanları da tabii ki sorumluluklarının gereğini yerine getirmeye ve onurlu bir duruş sergilemeye ve istifa müessesini kullanmaya davet ediyorum" dedi.

Sakarya'nın Serdivan ilçesindeki bir restoranda basın mensuplarıyla bir araya gelen Destici, şehitlere Allah'tan rahmet diledi. Destici, şehit haberlerine toplumun alıştırıldığını öne sürerek, şehitlerin kamuoyunun gündeminde de yeteri kadar hak ettiği değeri bulamadığı kanaatinde olduğunu bildirdi.

Ankara'da 2 gün önce yaşanan olayın herkesi derinden üzdüğünü vurgulayan Destici, yaralılara şifa temennisinde bulundu.

Destici, Ankara'daki patlamanın hiç kimsenin kabul edemeyeceği, onaylamayacağı bir eylem olduğunu belirterek, hangi görüşe sahip olursa olsun, hangi etnik kökenden gelirse gelsin, hangi mezhebi anlayışa taşırsa taşısın, hangi siyasi partiye mensup olursa olsun insanların eylem yapma, görüşlerin, düşüncelerini, fikirlerini dile getirme, bunu da toplu bir şekilde yapma haklarının olduğunu kaydetti.

Demokraside bu hakkın engellenemeyeceğini dile getiren Destici, şöyle devam etti:

"Bu hakkı gasbetmeye yönelik ya da Türkiye'nin iç barışını ve huzurunu yok etmeye yönelik bu saldırıyı bir kere daha lanetliyorum, kınıyorum, saldırıyı gerçekleştirenleri, arkasında olanları lanetliyorum. Tabii ki bu saldırının yapılmasına dolaylı yönden de olsa gerekli tedbirleri, önlemleri almayarak bir şekilde ihmal, hata, kusur ne dersek diyelim bunun sahibi olanları da tabii ki sorumluluklarının gereğini yerine getirmeye ve onurlu bir duruş sergilemeye ve istifa müessesini kullanmaya davet ediyorum. Eğer bu erdemli ve onurlu davranışı gösteremezler ve hiçbir şey yokmuş gibi pişkin pişkin koltuklarında oturmaya ve normal bir vatandaş gibi yorum yapmaya, ikili polemiklere girmeye, savunma refleksini geliştirmeye devam ederlerse artık erdem kelimesini ağızlarına almamaları gerekir. Çünkü oturdukları koltuklar millete, ülkeye, Türk-İslam coğrafyasına hizmet yeridir."

- "Bu olay Türkiye'nin güvenliğini ilgilendiren bir meseledir"

Destici, bu olayın Türkiye'nin güvenliğini ilgilendirdiğini vurgulayarak, "Milletin ve devletin bekasıyla ilgili bir problemdir. Mutlaka titizlikle üzerinde durulmalı, sorumluluk makamında olanlar onurlu ve erdemli bir davranış göstererek bunun gereğini yerine getirmeli, olay tüm çıplaklığıyla araştırılmalı sadece canlı bombaların ismini tespit ederek bu işin faillerini yakaladık, daha önceki olaylarda olduğu gibi kandırmacasıyla millet kandırılmamalı, bu işin arkasında, çevresinde kim var, bu işte kimin menfaati var mutlaka bunlar etraflıca araştırılmalı ve sorumluları bulunmalı" şeklinde konuştu.

İstihbarat zafiyetinin olduğunu iddia eden Destici, istihbarat birimlerinin o bombacıların tespit etmesi gerektiğini söyledi.

Destici, "Eğer o bombacılar tespit edilmemiş ve Ankara'nın göbeğinde gelip bu bombaları patlatmış yüzlerce insanın ölümüne, yaralanmasına sebep olmuşsa burada zafiyet ya da ihmal yok açıklamasının toplum nezdinde bir inandırıcılığı, karşılığı yoktur ancak kendilerini aldatmış olurlar" değerlendirmesinde bulundu. 

 En zor şartlarda bile Türkiye'nin birliğini, bütünlüğünü ve kardeşliğinin düşünülmesi gerektiğini dile getiren Destici, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bölücüler gibi terör örgütünün gölgesinde siyaset yapanlar gibi, PKK'nın sözcüleri gibi ülkemizin bütün bir güvenliğini ya da milletimizin kardeşliğini hiçe sayarak bunun üzerinden nemalanmaya çalışanları da bunun üzerinden siyaset geliştirmeye çalışanları da millet nezdinde bir itibarının olmadığını düşünüyorum ve onların zaten barış kelimesini, kardeşlik kelimesini ağızlarına almamalarını bir kez daha söylüyorum. Çünkü terörden, şiddetten, kandan besleniyorlar. Eğer daha önceki PKK'nın yaptığı terör saldırılarında tepki koymuş olsalardı onların samimiyetine bir nebze olsun inanırdık ama onları görmezden geleceksin, hala bütün bu alçaklığına, bütün bu katliamlarına, terör ve şiddet hadiselerine rağmen ülkeyi, milleti bölme çabalarına rağmen milletin geleceğini karartma çabalarına rağmen PKK'nın yanında durmaya devam edeceksin, sırtını PKK'ya yaslamaya devam edeceksin, ondan sonra da geleceksin barıştan, kardeşlikten bahsedeceksin, hiçbir inandırıcılığı yok. Milletimizin bunu da görmesi lazım."