Topkapı Sarayı'nda yarım asrı aşkın baş nakkaş olarak çalışan Hamit Üçer'in oğlu ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) Meslek Yüksekokulu Mimarlık ve Şehir Planlama Bölümü öğretim görevlisi Üçer, Ayasofya'da babasıyla birlikte yaşadığı, tanıklık ettiği unutulmaz anıları ve onarım sürecinde öğrendiği ilginç noktaları AA muhabirine anlattı.

Üçer, Ayasofya'nın kubbesinin çeşitli özelliklere sahip olduğuna da dikkati çekerek, şunları anlattı:

"Ayasofya'nın bir restorasyonu sırasında kubbede çalışırken 2, 3 ay sonra baktık ki personel pat, pat diye düşüyor ve denge kaybı görülmeye başlandı. Doktora götürdük çalışanları ve doktor Ayasofya'da teneffüs edilen havadan örnek alınması gerektiğini söyledi. Baktılar ve sonuç olarak anlaşıldık ki, aşağıda oluşan sıcak hava yukarıda toplanıyor ve biz nefes aldığımızda yukarda bir süre sonra orta kulakta denge kaybına sebep oluyordu. Personel bu yüzden pat pat diye düşüyordu. Sonra o personelleri orada çalıştırmamaya başladık ama çözüme şöyle ulaştık. Bir gün babam kubbeye çıktığında 'niye burası bu kadar havasız, buranın havalandırması olması lazım.' dedi. Sonra 'bak burada kol girecek kadar delikler var aslında bunlar hava delikleri, buradan hava gidip gelmiyor. Demek ki yukarıda kurşun kaplarken bu hava deliklerini kapatmışlar.' dedi. Kurşun ustası o delikleri açtığı anda kubbenin havası değişti. Kolunuzu uzattığınızda yukarı doğru elinizin çekildiğini hissedebilecek kadar iyi bir havalandırma sistemini olduğunu anladık. Kubbede bu durum düzetildikten sonra çalışanlarda bu hastalık kesildi."

Yorumlar 4 Yorum Var
  • büyü 27.07.2023 12:27
    Kesin büyü vardır.
  • Ahmet Konuk 27.07.2023 11:01
    Hocamız anlattıda sayın kameraman maalesef göstermedi.
  • ismail ismail 27.07.2023 08:48
    Hocam siz bir öğretim üyesisiniz keşke Abdülmecit değilde Sultan Abdülmecit Han olarak zikretseydiniz Lütfen saygıyı unutmayalım.
  • Vehbi 27.07.2023 00:39
    Hagia sofiai kebir camii şerifi. Çok anlamlı bir ismi var.