BBP'nin adayı Adem Uzun: Yaptırdığımız anketlerde...

Haber7 - ÖZEL

Büyük Birlik Partisi (BBP) Sivas Belediye Başkan Adayı Dr. Adem Uzun, Haber7'den Yavuz Selvi'ye konuk oldu. 

Halkın değişim istediğini söyleyen Adem Uzun, şu ifadelerde bulundu:

Yaklaşık yüz on beş gündür sahadayım. Sahada ilk aday adayıyla başlayan bir süreç, daha sonra adaylık süreci. Adaylık sürecinden sonra da tamamıyla sahada olunan, halkla iç içe olunan bir süreç. Görmüş olduğunuz manzara şu. Sivas halkı değişim Sivas halkı yenmek istiyor. Sivas halkı artık diyor ki biz yeni bir bakış açısı, farklı bir yorum görmek istiyoruz. Şehrimize de taze bir kan istiyoruz. Ve değişimle birlikte Sivas halkı dönüşüm istiyor. Yaklaşık 31 yıllık Sivas'ın yerel siyasetine baktığımız zaman, Büyük Birlik Partisi ya birinci parti olmuş, ya ikinci parti üçüncü parti olduğu zaman hiçbir zaman olmamış. Biz de şu an itibariyle diyoruz ki en güçlü alternatif Büyük Birlik Partisi ve sahada da gördüğümüz manzara bu. Halk değişim istiyor, değişimde de Büyük Birlik Partisi'ni söylüyor. Bu da bizi tabii çok mutlu ediyor. Şimdi sahada genel itibarıyla baktığımızdaki manzara şu. Sivas halk her yerde şunu ifade ediyor. Sivas'ın sahibi yok. Sivas sahipsiz bir kent. Sivas hatta valisi olunan köy ifadesini çok duyuyorum. Biz de diyoruz ki biz şehrimize hizmet için geliyoruz. Güçlü bir kadroyla geliyoruz. Liyakatlı, ehil kadrolarla şehrimizi yönetmek istiyoruz. Ve yüz on beş gündür de bunu anlatıyoruz Sivas halkında bu karşılık buldu. Şimdi Sivas halkı değişim isteyenler, Büyük Birlik Partisi'ne gönül verenler, Muhsin Başkanımıza yüreğinde, gönlünde sevgisi olan Sivaslılar şu an Büyük Birlik Partisi'ni, değişimin en güçlü alternatifi olarak görüyor ve destekliyor.

Şu anda gördüğümüz manzara şu, işte yakın tarihte, hatta son bir haftada iki tane anket yaptırdık. Anketlerde de gördüğümüz Sivas halkının bize karşı çok büyük bir teveccühü var. İnşallah 31 Mart akşamı Sivas halkının iradesiyle, teveccühüyle inşallah Sivas halkı hizmet için bizi tercih edecek. Biz de önümüzdeki haftadan itibaren mazbatamızı alacağız ve şehrimize hizmet edeceğiz.

Değişim birçok nedeni var aslında değişimin. Onun bir altyapısına bakmamız lazım. Şimdi demin sahipsizlikten bahsettim. Şimdi mevcut belediye başkanımız şu an itibariyle baktığımız zaman Sivas halkının konuştuğu şu. Belediye başkanımız Sivas'ta çok durmadı. Birçok zamanlar vekaletini kendi başkan vekili bıraktı ve Ankara'yı bekledi. Şehirde birçok sorun var. Ulaşım sorun. Su, sorun. Bunun dışında altyapı sorun. Işsizlik sorun. Şehirdeki artık sorunlar içinden çıkılmaz bir hal aldığını görüyoruz. Ve Sivas halkı diyor ki artık biz sorunlarla mücadele etmek istemiyoruz. Bizim sorunlarımızı çözen bir yönetim istiyoruz. Yolumuz yapılsın. Kaldırımımız standartlara göre yapılsın. İşsizlikle mücadele edilsin. Artık şehir, göç veren bir şehir değil. Artık dışarıdan göç alan, göçü durdurulan bir şehir olsun. Sivas halkı diyor ki ben susuz kaldım. Elli güne yakın. Ben su sorunu yaşamak istemiyorum.

Ulaşım, sorun yaşamak istemiyorum afetlere karşı, küresel iklim krizine karşı, gelecek yönetim bir irade ortaya koysun. Şehrin eğitimiyle ilgilensin, sağlığıyla ilgilensin, kültürüyle ilgilensin, sanat sporuyla ilgilensin. Ben böyle bir yönetim istiyorum diyor. Aynı zamanda şehir halkı şunu söylüyor. Şeffaf olur. Hesap verilebilir bir yönetim anlayışı ortaya ve şehir halkının dediği şey şu. Ben ulaşılabilir bir başkan istiyorum diyor. Şimdi bakın Yavuz Bey ben yaklaşık 115 gündür sahadayım dedim. Mahalle mahalle geziyorum. Sokak sokak, cadde cadde, sanayi, esnaf, iş insanı o kadar farklı kesimlerde insanlarla bir araya geldim ki, insanlar şunu söylüyorlar. Beş yıldan beş yıla hatırlanan bir vatandaş olmak istemiyoruz. Bugün geliyorsunuz, yarın da gelin. Ben de onlara şunu söylüyorum. Ben geldim. Benden önce gelen var mı? Çoğu kişi diyor ki ilk siz geldiniz. Gelen de yok. Bende şunu diyorum. Bu dönem gelen yarın da gelir. Artık Sivas'taki siyasi profil de değiştirmek istiyor Yavuz Bey.

Şimdi ben akademisyenim. Çok okuyan ve araştıran bir insanım. Avrupa'nın birçok ülkesinde gezdim. Geldiğimde şunu gördüm. Halkla iç içe olan siyasiler çok gördüm. Tıpkı normal vatandaş gibi yaşıyorlar. Normal vatandaş gibi sokakta caddede yürüyorlar. Normal vatandaşın yediği lokantadan yemek yiyorlar. Ve yaşam standartları normal vatandaşa benziyor. Biz de diyoruz ya Artık Sivas'ta siyasi profil de değiştireceğiz. Halkla iç içe olan, halkın derdiyle dertlenen, halkın sevincine ortak olan bir yönetim anlayışı ortaya koyacağız. Ve burada da model olarak belediye başkanını inşallah kazanırsak belediye başkanı olarak ben ekibim bunu gerçekleştireceğiz. Biz tüm Türkiye'ye örnek olacak bir siyasi irade ve profil ortaya koymak istiyoruz. Bu amaçlarla yola çıktık. Değişim diyoruz ya, değişim sadece yönetim ya da işte bir başkan ya da ekip anlamında söylemiyoruz. Artık yönetim anlayışı değişsin. Siyasi anlayış değişsin. Siyasi profiller değişsin. Bakış açısı değişsin. Biz bütün bunlara Her şeye talibiz. İnşallah şehrimize artık yeni bir belediyecilik anlayışı diyoruz. Biz bunu hatta şunu söylüyoruz. Yirmi birinci yüzyılda yirmi birinci yüzyıla yakışır bir belediyecilik anlayışını inşallah Sivas'ta ortaya koyacağız diyor.

Şimdi ben size şöyle bir şey söyleyeyim. Bundan elli yıl önce yaşamış, otuz yıl önce yaşamış, yirmi yıl önce yaşamış, hatta on yıl önce yaşamış Sivaslı vatandaşlarımız, inanın şimdi çıksalar, gelseler, deseler ki dese ki onlara, Sivas'ta su sorun var desek kimse inanmasın. Ama biz bu su sorunu iki bin yirmi ikinin Kasım'ın on beşinden sonra yaşadık şehir olarak. Şimdi ben bununla ilgili bir çalışma yaptım. Çalışmayı şöyle yaptım. Uydu görüntüler üzerinden barajın son on bir yılının analizini yaptım. Şunu gördüm. İki bin dört yılında baraj yapılmış. İki bin on dört iki bin on beşe kadar bara neredeyse dolu. Daha sonradan itibaren baraj bakıyoruz yavaş yavaş çekilmeye başlamış. Ama 2019 tarihinden itibaren baraj hızla çekilmeye başladığını görüyoruz. Hatlar eski. Birçok yerde asbestli borular var. Kaçak oranı hatta size şunu ifade etmek istiyorum. Bir dönem yüzde yirmi beşlere kadar düşürülmüş. Ama 2019’dan sonra yüzde elli elli beşlere çıkmış. Ve burada bir şeyi fark ettik. Aslında teknoloji çok verimli kullanılmadığını fark ettik. Biz de dedik ki biz geldiğimizde teknolojiye dayalı bir sistem kuracağız.

Bir, altyapıyla mücadele edilecek. İkincisinde de yerel iklim değişikliği eylem planı kesinlikle oluşturulması lazım. Bilim insanlarıyla, çevre şehircilik il müdürlüğüyle, bütün kurumlarla bir araya gelinmesi lazım. Sivas'ın Yerel Eylem Planı, kuraklıkla mücadele ve doğal afetlerle eylem planının kesinlikle oluşturulması lazım. Şimdi ben bir bilim insanıyım. Geldiğimiz zaman artık diyoruz ki şehri bilimsel ilkelere göre yöneteceğiz. Şehri teknolojik gelişmelere göre yöneteceğiz diyoruz.

Şimdi ekoloji evler projemiz çok beğenildi. Şimdi bu evlerin ortaya çıkmasındaki fikir özellikle yurt dışında çok gurbetçi var. Bir de ben yurtdışının birçoğu ülkesini gezdim. Geldiğinde şunu gördüm. İşte biz şöyle evlerde yaşıyoruz. İşte bahçemiz var. Küçük evler ama ikişer katlı. Toplam yüz otuz, yüz kırk metrekarelik evler. Şimdi ben tam bir yıl önce Almanya'daydım. Daha sonra işte Hollanda bölgesini gezdim. Üç yıl önce Işte iki yıl önce Finlandiya bölgelerini gezdim. Orada bir şey fark ettim. Manzara şu. İnsanlar küçük arsalı evler yaşıyorlar bahçede. Metrekareleri yetmiş, yetmiş beş, altmış beş zeminleri iki kattan oluşuyor. Biz dedik ki yetmiş beş metrekare zemin. Yetmiş beş metrekare ikinci kat olsun. Çatı katında güneş enerji paneli olsun. Ben İngiltere gördüm özellikle. Bahçesinde bir tane garaj olsun. Yaklaşık iki yüz metrekarede insanların böyle ekecekleri, biçecekleri, ürün yetiştirebilecekleri bir bahçe olsun. Şimdi bakın apartman kültürü diye aslında bir kültürsüz hayat, bizim hayatımıza girmiş. Bu ne zamanlar girmeye başlamış? Özellikle bin dokuz yüz altmışlar, yetmiş o tarihten itibaren girmeye başlamış. Sivas'ın bin dokuz yüz elli yıllarına gittiğiniz evler müstakil. Çok apartman yok. Ama şimdi gidiyorsunuz, bakıyorsunuz on katlı, sekiz farklı yerler var. İnsanlar mutlu değiller. Sivas'ta insanlar genelde kırsaldan gelmiş. Müstakil evde yaşamışlar. Kesinlikle bir bahçesi var. Bahçesinde ürün yetiştiriyor. Toprağa ve toprakla uğraşmaktan çok büyük haz alıyor. Şimdi dedik ki Sivas'ın sosyolojik yapısına göre bir proje geliştirelim. Ama aynı zamanda da yenilenebilir bir şehre doğru gidelim. O yüzden hem Sivas halkını tekrar eski günlerde olduğu gibi üretimle buluşturmak. Hem yenilenebilir bir şehir kurmak amacıyla biz bu projeyi tasarladık.

Güneş enerji panellerini elektriğimizi üreteceğiz. Londra'da bakın güneşlenme gün sayısı Sivas'ta karşılaştırdığınızda Sivas'ın onda biridir. Güneşlenme gün sayısı. Ama çatılarına gidin. Londra'da evlerde güneş enerji paneller var. Bir de bakın Rusya, Ukrayna Savaşı var. Az kalsın ülke olarak bir enerji kriziyle karşı karşıya kaldık Hemen üzerimize gökyüzünde sonsuz bir enerji kaynağı.

Biz Sivas'ımız İstanbul depremlerine hazır hale getirmek istiyoruz. Biz bu şekilde evler oluşturmak istiyoruz. Buradan gelecek inşallah ama bilim insanlarının söylediği şey olacak yönünde. Tedbirlerimizi almamız lazım. Aynı zamanda Sivas'ın hemen kuzeyinden de çok büyük bir fay hattı geçiyor. Kuzey Anadolu fay hattı. Bakın bin dokuz yüz otuz dokuz yılında Erzincan Depremi olmuş. Yedi nokta dokuz şiddetinden. Şimdi bakın orada Sivas'ta çok sayıda ev yıkılmış. Suşehri tarafında ölenler çok ama Sivas merkezde de ölen çok O zaman diyoruz ki artık bizler de depreme hazır hale gelelim. Bizler de gelecekte bir küresel iklim krizi bizi bekliyor. Bir gıda krizi bizi bekliyor. Şimdiden hazırlıklarımızı yapalım ve müstakil ev hayatına tekrar dönelim.

Biz diyoruz ki artık Sivas göç vermesin. Artık Sivas güçlü olsun. Üreten bir şehir olsun. Bunu da nasıl yapacağız? Bunu yaparken istihdam konusunu çok önemsiyorum. Şimdi Sivas'ta gençler işsizlikten dolayı şehri terk ediyorlar. Kadınlara bakıyoruz. Kadınlar ticaret hayatı içerisinde çok çoklar. Sosyal hayatı içerisinde Çok yoklar. Sivas'ın birçok yerini gezdim. Şimdi bizi izleyen belki ablalarımız olacak. Kardeşlerimiz olacak. Dükkanlara girdiğimde kadınlarımızı gördüğümde onların güler yüzünü gördüğünde, iş hayatı içerisinde yer aldıklarını gördüğünde ben çok mutlu oluyordum. Inan yüzüm gülüyordu. Şimdi diyoruz ki Sivas'ı artık kadınlar ve gençler için yapmamız lazım istihdamla ve ticaretle olacak. Geldiğimiz zaman kadınlara yönelik bazı projelerimiz var. Girişimci kadınlarımız, meslek belgesi vardır, üniversite mezuniyeti vardır, kendi işini kuracaktır. Bir girişimcilik ofisi kuracağız. O ofislerinden başlığı alacağız ve 50 bin TL hibe sağlayacağız.

Bölgesinde gerileyen bir Sivas değil. Bölgesinde ve ülkesinde ilerleyen bir Sivas oluşturmak istiyoruz. Bin dokuz yüz otuz beş yılı nüfus sayımında Sivas yedinci sırada. Birinci sıra İstanbul, ikinci sıraya bakıyorsunuz. İzmir, Konya, Ankara, Balıkesir, Bursa... Yedinci sırada Sivas var. Sivas'a geliyorsunuz 2023. İstanbul birinci sırada. Ankara ikinci sırada. Sivas da üçüncü sırada. Sivas otuz üçüncü sırada. Göç vermesinin nedeni aslında bu. Sivas göç veriyor. Sivas küçülüyor. Biz de diyoruz ki artık şeyhimize sahip çıkma zamanı. Turizm şehri Sivas yapalım. Eğitim şehri Sivas yapalım. Sanayi şehri Sivas yapalım yapılabilir mi? Yapılabilir. Sivas'ın bu potansiyel gücü var.