Kriz piyasalarda domino etkisi yaptı

Dünya piyasalarını etkisi altına alan kriz dalga dalga yayılırken ABD ve Avrupa'nın ardından Asya'yı da vurdu. Önlemler peşpeşe gelirken AB ve FED faiz indirdi.

Kriz piyasalarda domino etkisi yaptı
Kriz piyasalarda domino etkisi yaptı
GİRİŞ 08.10.2008 14:07 GÜNCELLEME 08.10.2008 14:07

FED FAİZ İNDİRDİ

ABD Merkez Bankası FED faiz oranlarını yarım puan indirdiğini açıkladı. FED gecelik faiz oranlarını yüzde 1.5'e çekti.

AB'DEN DE FAİZ İNDİRİMİ HABERİ

ABD Merkez Bankası'nın ardından Avrupa Merkez Bankası da yarım puan faiz indirimi yaptı. Borsalar yükselişe geçti.

ABD DOLARI, ÖNEMLİ PARA BİRİMLERİ KARŞISINDA KARARSIZ SEYİR İZLİYOR

Uluslararası piyasalarda bugün ABD doları, önemli para birimleri karşısında kararsız seyir izliyor.

ABD dolarının uluslararası döviz borsalarında önemli para birimleri karşısında dünkü kapanış ve bugün öğle saatlerindeki değerleri şöyle oldu:

PARA BİRİMİ      SALI        ÇARŞAMBA

Japon Yeni      101,71        98,98

İsviçre Frangı  1,1378       1,1331

Kanada Doları   1,1058       1,1114

New York döviz piyasasında dün 1,3645 dolardan kapanan avronun fiyatı, bugün öğle saatlerinde 1,3626 dolara düştü.

Aynı borsada dün 1,7510 dolardan kapanan İngiliz sterlini de bugün öğle saatlerinde 1,7417 dolara geriledi.

Londra'da dün 876,75 dolardan kapanan altının ons fiyatı, bugün öğle saatlerinde 913,00 dolardan satılıyor.

-AVRUPA BORSALARI-

Londra Menkul Kıymetler Borsasında FTSE 100 Endeksi şu sıralar yüzde 4,16 değer kaybederek 4413,42 puana, Fransa'da CAC 40 Endeksi ise yüzde 5,04 azalarak 3544,02 puana geriledi. 

Almanya'da borsanın temel göstergesi DAX Endeksi de yüzde 6,05 azalarak 5004,49 puana düştü.

-ULUSLARARASI PİYASALARDA PETROL FİYATI 90 DOLARIN ALTINA GERİLEDİ

Uluslararası piyasalarda petrol fiyatı bugün 90 doların altına geriledi.

ABD ham petrolünün varil fiyatı kasım ayı teslimi 3,12 dolar düşerek 86,94 dolara, Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı da 2,86 dolar gerileyerek 81,80 dolara indi.

Petrol fiyatının gerilemesinde küresel finansal krizin petrol talebini düşüreceği kaygıları etkili oluyor.

ABD ham petrolünün varil fiyatı, 147,27 dolarla tüm zamanların en yüksek değerini gördüğü 11 Temmuz'dan bu yana yaklaşık yüzde 40 değer kaybetti. 

AVRO BÖLGESİ EKONOMİSİ İKİNCİ ÇEYREKTE BİNDE 2 KÜÇÜLDÜ

AB'de ortak para avro kullanan 15 ülkenin dahil olduğu Avro Bölgesinde ilk çeyrekte kaydedilen binde 7 büyüme, ikinci çeyrekte yerini binde 2 daralmaya bıraktı.

Eurostat, Avro Bölgesinde geçen yılın aynı döneminde yüzde 2,1 düzeyinde bulunan yıllık büyüme oranının da Haziran ayı sonunda yüzde 1,4'e gerilediğini duyurdu.

İkinci çeyrekte 27 üyeli AB ekonomisi sabit kalırken yıllık büyüme oranı yüzde 1,7 seviyesinde gerçekleşti. AB'de geçen yılın aynı döneminde yüzde 2,3 büyüme kaydedilmişti.

AB'de ikinci çeyrekte en hızlı büyüyen ülkeler yüzde 1,9'la Slovakya, yüzde 1,5'la Polonya ve yüzde 1'le Litvanya olurken en fazla küçülen ekonomiler binde 8'le Estonya, binde 5 ile Almanya, İrlanda ve Letonya, binde 3 ile Fransa ve İtalya şeklinde sıralandı.

AVRUPA'DA MERKEZ BANKALARI PİYASAYA 90 MİLYAR DOLAR DAHA VERDİ

Avrupa'da merkez bankaları bugün de piyasaya likidite sağlamayı sürdürüyor.

Avrupa Merkez Bankası, bugün piyasaya 70 milyar dolar sürdüğünü belirtti.

İngiltere Merkez Bankası ile İsviçre Merkez Bankası da piyasaya 10'ar milyar dolar daha verdi. 

İZLANDA'NIN EN BÜYÜK BANKASINA İSVEÇ'TEN KREDİ DESTEĞİ

İsveç, küresel finansal krizin ciddi biçimde etkilediği İzlanda'nın en büyük bankası Kaupthing bankasına acil kredi veriyor.

İsveç Merkez Bankası (Riksbank), yaptığı açıklamada, Kaupthing bankasının, borcunu ödeyebilme gücüne sahip olduğu sonucuna varılan İsveç'teki birimi Kaupthing Bank Sverige'e, 702 milyon dolara kadar kredi yardımında bulunacağını belirtti.

Riksbank Başkanı Stefan Ingves, düzenlediği basın toplantısında, Riksbank ve İsveç mali düzenleme kurumunun, İsveç ve İzlanda'daki Kaupthing bankasının borcunu ödeyebilme gücüne sahip olduğuna inandığını söyledi.

Öte yandan, Hollandalı ING bankasının İngiltere kolu ING Direct, Kaupting bankasının bazı mevduatını 2,5 milyar sterline, Heritable bankasının da bazı mevduatlarını 538 milyon sterline satın aldı.

Kaupthing bankasından bugün yapılan açıklamada, bankanın, hükümetin geçen hafta yüzde 75'lik hissesini alarak devletleştirdiği ülkenin üçüncü büyük bankası Glitnir'in yeniden organizasyonunda bulunmak konusunda yetkililerle görüşüldüğü ifade edildi.

İzlanda Merkez Bankası Başkanı David Oddsson, dün hükümetin Glitnir bankasına yeni sermaye desteği vermeyeceğini açıklamıştı.

Glitnir bankasından sonra dün de ülkenin ikinci büyük bankası Landsbanki'yi kamulaştıran İzlanda hükümeti, ülkenin mali sisteminin kaosa sürüklenmesi nedeniyle Rusya'dan 4 milyar avro kredi istemişti.

İzlanda hükümeti, kredinin koşullarını görüşmek için Moskova'ya heyet göndermeye hazırlanırken, Rusya Maliye Bakanı Aleksiy Kudrin, İzlanda'nın talebine olumlu baktıklarını söylemişti.

İzlanda hükümeti ayrıca, krizin üstesinden gelmek için Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) imkanlarının kullanılması önerisini reddetti.

İzlanda Başbakanı Geir Haarde, dün yaptığı açıklamada, ülkesinin ''ulusal iflasla'' karşı karşıya olduğunu söyleyerek, İzlanda'nın içinde bulunduğu durumu özetlemişti.

-İNGİLTERE BAŞBAKANI BROWN-

Bu arada, İngiltere Başbakanı Gordon Brown, sorunlu İzlanda bankalarının İngiltere'deki şubelerinde, İngiliz vatandaşlarının paralarını almak için İzlandalı yetkililere karşı yasal yola başvuracaklarını söyledi.

Brown, düzenlediği basın toplantısında, hükümetin, İngiliz vatandaşların mevduatlarının arkasında duracağını ifade etti.

İzlanda hükümetinin kamulaştırdığı Landsbanki bankasının online kolu Icesave, aralarında binlerce İngilizin de bulunduğu müşterilerinin hesaplarından para çekmesini durdurmuştu.

-İZLANDA-

Atlas Okyanusu'nun kuzeyinde Grönland'ın güneydoğusu ile Norveç ve Britanya Adaları'nın arasında yer alan bir ada ve Avrupa ülkesi İzlanda, bankacılık sisteminin tamamının sallanmasıyla birlikte bir anda küresel piyasalardaki krizin odak noktası haline geldi.

Nüfusun yaklaşık 300 bin kişi olduğu İzlanda'da, nüfusun yüzde 80'i şehirlerde, diğer kısmı köylerde yaşıyor. 2006 verilerine göre başkent Reykjavik'te nüfus 145 bin 237 kişi.

İzlanda ekonomisinin temelini, ada devleti olduğu için balıkçılık ve balık mamulleri oluşturuyor. Nüfusun yüzde 3'ü turizm, yüzde 8'i tarım, yüzde 14'ü endüstri, yüzde 75'i hizmet sektöründe çalışıyor. Ülkede kış turizmi ve termal kaynaklı turizm gelişmiş durumda. 

Topraklarının büyük bölümü tarıma elverişsiz olan İzlanda'da hayvancılık, ülkedeki önemli geçim kaynaklarından.

İzlanda'nın en önemli gelir kaynağı ise balıkçılık. Ülkede yılda yaklaşık olarak 1,5 milyon ton balık tutuluyor.

Ülkenin ihracatının yüzde 80'ini balık ürünleri, balık konservesi, tuzlanmış ve dondurulmuş balık, balık unu, balık yağı, alüminyum, diatomit ve gübre meydana getiriyor. Ayrıca, hayvansal ürünler de, ihracatta önemli bir yer tutuyor. 

Gayrisafi yurt içi hasılası 19 milyar dolar olan ülkenin ödemesi gereken borçları ise 138 milyar dolar düzeyinde.

HONG KONG'DA FAİZ ORANLARI 1 PUAN DÜŞÜRÜLDÜ

Hong Kong'da faiz oranları 1 puan düşürüldü.

Ülkede fiili olarak merkez bankası olarak görev yapan Hong Kong Mali Otoritesi, perşembe gününden itibaren geçerli olmak üzere faiz oranlarını yüzde 1 düşürerek yüzde 2,5 yaptı.

ROMANYA'DA BORSADA İŞLEMLERE GEÇİCİ OLARAK ARA VERİLDİ

Öte yandan, Romanya'da Bükreş Menkul Kıymetler Borsası BET Endeksi'nde değer kaybının yüzde 9,3'ü aşması nedeniyle işlemlere ara verildi.

Borsada bazı şirketlerin kayıpları yüzde 15'leri buldu.

Romanya'da borsa salı günü son 42 ayın en düşük seviyesine gerilerken, para birimi ron da avro karşısında son 2 haftada yüzde 10'dan fazla değer kaybetti.

Romanya Merkez Bankası Başkanı Mugur Isarescu, yaptığı açıklamada, küresel finansal krize karşın Romanya bankalarındaki mevduatların güvende olduğunu söyledi.

FRANSA MECLİSİ, KÜRESEL KRİZİ TARTIŞACAK

Fransa meclisi genel kurulu, bu akşam küresel finansal krizi tartışmak için toplanacak.

Genel kurulda, hükümet temsilcilerinin sözlü soru önergeleri yanıtlamasının ardından Başbakan Francois Fillon, mali krizle ilgili hükümetin aldığı önlemleri anlatacak.

 Fillon'un ardından, siyasi grup temsilcileri son gelişmelerle ilgili görüşlerini açıklayacak.

-FRANSIZLAR DAHA AZ ETKİLENECEKLERİNİ DÜŞÜNÜYOR-

Fransa'da son düzenlenen bir anket, Fransızların mali krizden diğer ülkelere oranla daha az etkilenecekleri düşüncesi içinde olduğunu ortaya koydu.

Kamuoyu araştırmasına göre, Fransızların yüzde 83'ü, ekonomik durumunu kötü olduğu görüşünü taşıyor ancak, yüzde 84'ü kriz karşısında bankalarına güveniyor.

Yine aynı araştırmaya katılanların yüzde 60'ı hükümetin krizi başarıyı bir biçimde yönetmediğini düşünüyor.

Fransa Mali Bakanlığı, ağustos ayı itibarıyla bütçe açığının 67,6 milyar avroya çıktığını açıkladı. Bakanlık açıklamasına göre, sadece ağustos ayındaki bütçe açığı 3,8 milyar avro civarında.

SUUDİ ARABİSTAN, LİKİDİTE SORUNU OLMADIĞINI AÇIKLADI

Petrol zengini Suudi Arabistan, ülkenin likidite sorununun olmadığını açıkladı.

Suudi Arabistan Mali Ajansı Başkan Yardımcısı Muhammed el-Cesar, resmi haber ajansı SPA'ya yaptığı açıklamada, ülkenin herhangi bir likidite problemi ile karşı karşıya olmadığını belirterek, küresel kredi krizinin ekonomiye negatif etkilerini de reddetti.

El-Cesar, ülkede, bankalardaki mevduatların güvende olduğunu ve ekonomik büyümenin sağlıklı olduğunu kaydetti.

Suudi Arabistan'da borsa, diğer bölge ülkeleri borsaları gibi dün yüzde 7 değer kaybetmişti.

-KUVEYT, LİKİDİTEYİ ARTIRMAK İÇİN FAİZ ORANLARINI DÜŞÜRDÜ

Kuveyt resmi haber ajansı, merkez bankasının, faiz oranlarını düşürdüğünü bildirdi.

Habere göre banka, likiditeyi artırmak ve borsadaki güveni artırabilmek için faiz oranlarını yüzde 1,25 düşürerek yüzde 4,5 yaptı.

Öte yandan, ülkede kayıpların önlenmesi için borsanın geçici olarak kapatılması talepleri dile getiriliyor.

-HSBC HOLDİNGS: HSBC'NİN İNGİLİZ HÜKÜMETİNİN BUGÜN SUNDUĞU ÖZEL LİKİDİTE PAKETİNDEN FAYDALANMAK ADINA BİR PLANI BULUNMAMAKTADIR"

HSBC Holdings, İngiliz hükümetinin özel likidite paketini kullanmayacağını bildirdi.

HSBC'den yapılan yazılı açıklamada, HSBC Holdings'in, İngiltere hükümetinin küresel finansal kriz kapsamında ülkede mali sıkıntı içerisinde olan bankalar için hayata geçirdiği destek paketini kullanmayacağını açıkladığı ve güçlü sermaye yapısını kendi kaynaklarını kullanarak koruyabileceği kaydedildi.

Açıklamada, HSBC Holdings adına sözlü açıklamada bulunan banka yetkililerinin şunları söylediği belirtildi:

"HSBC;nin İngiliz hükümetinin bugün sunduğu özel likidite paketinden faydalanmak adına bir planı bulunmamaktadır. Bankaların ana sermaye oranlarını güçlü kılmaları için gerekli şartların yerine getirilmesinin önemli olduğuna ve takip edilmesi gerektiğine katılıyoruz. Ancak, HSBC olarak biz halihazırda güçlü olan ana sermaye yapımızı yine kendi kaynaklarımızı kullanarak korumaya devam edeceğiz."

Açıklamada, HSBC'nin şu anda ana sermaye oranı yüzde 8,8 ve yüzde 90 borç/mevduat oranı ile bankacılık sektöründe likidite ve sermaye bazında "en güçlü" pozisyonlardan birine sahip olduğu bildirildi.

MEDVEDEV, SARKZOY'NİN GENİŞLETİLMİŞ  G-8 ZİRVESİ ÖNERİSİNE DESTEK VERDİ

Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy tarafından küresel mali krize çare bulmak amacıyla genişletilmiş bir G-8 zirvesi düzenlenmesi önerisine destek verdi.

Fransa Dış Politika Enstitüsü (IFRI) tarafında Evian kentinde düzenlenen ''Dünya Siyaset Konferansı'nın kapanış oturumunda konuşan Medvedev, ''ülkesinin, dünya mali sisteminin  istikrara kavuşma çabalarına hem G-8 içinde hem de dışında aktif olarak katılacağını'' söyledi.

Krizin aşılması için yapılacak çalışmalara,  dünya ekonomisinde önemli rol oynayan Çin, Hindistan ve Brezilya gibi ülkeleri de katılması gerektiğinini savunan Medvedev, ''Bu yüzden Sarkozy'nin finansal krizin aşılması için yaptığı öneriyi uygun buluyorum'' dedi.

ABD'yi üstü kapalı bir biçimde eleştiren Medvedev, mali krizin kaynağında ''bazı ülkelerin bencilliğinin yattığını'' söyledi.

Dünya Bankası ve IMF'nın  itibarının ciddi bir biçimde zarar gördüğünü ifade eden Medvedev, Rusya'nın yeni ekonomik kurumların oluşturulmasını ve finans siteminin gözde geçirilmesini önerdiğini belirtti.

İTALYA'DA BAKANLAR KURULU BU AKŞAM SOMUT ÖNLEMLERİ BELİRLEYECEK

İtalya;da küresel finansal krizin reel ekonomiye olumsuz yansımaları karşısında alınabilecek önlemler konusunda gözler hükümete çevrildi.

İtalya Başbakanlığından yapılan yazılı açıklamada, bankalarda ve mevduatlardaki istikrarı güvence altına almaya yönelik ivedi önlemlere ilişkin kararnamenin, TSİ 21.00;de bir araya gelecek olan bakanlar kurulunda ele alınacağı duyuruldu.

Başbakanlıktan konuya ilişkin yazılı açıklamanın, İtalya Ekonomi Bakanı Giulio Tremonti;nin bugün öğle saatlerinde İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi ile biraraya gelmesinin ardından yapılması dikkati çekti. Tremonti, Berlusconi ile başbakanlık ikametgahı olarak kullanılan Grazioli Sarayında yaptığı görüşme akabinde herhangi bir açıklama yapmamayı yeğlemişti.

Ekonomi Bakanı Tremonti, Berlusconi ile yaptığı görüşme sonrasında ise daha önceden duyurulduğu üzere İtalya;daki üst düzey banka yöneticileri ve yatırımcılarla bir araya geldi. Küresel finansal krizi değerlendirmek üzere Tremonti;nin daveti üzerine düzenlenen değerlendirme toplantısı, TSİ 13.00;de başladı.

Değerlendirme toplantısına katılanlar arasında yer alan bir kaynak, Ekonomi Bakanlığındaki buluşma öncesinde, İtalyan haber ajanslarına yaptığı değerlendirmede, “ABD, İspanya ve İngiltere;de olduğu türden kimi girişimler için somut fikirlerin ortaya konması yönünde bir beklenti var. Nasıl bir yöntem izleneceği henüz net değil. Ama bankaların işletmelere likidite akışını sürdürebilmelerini güvence altına almak hedeflenecek" dedi.

Başbakanlıktan bugün yapılan açıklamayla birlikte, üst düzey banka yöneticileri ve yatırımcılarla yapılan değerlendirme toplantısının akabinde, bu akşam yapılacak bakanlar kurulu toplantısında İtalya;nın küresel finans kriz konusunda alacağı önlemlerin netleşmesi bekleniyor.

 AA