Hesap Uzmanları gecesinde ihracat konuşuldu

Maliye Hesap Uzmanları Kurulunun 66. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Sheraton Oteli'nde ''Küresel Kriz Sonrasında Dış Ticarette Korumacılık'' konulu panel düzenlendi.

Yakıcı, panelde yaptığı konuşmada, korumacılık kavramının iyi etüt edilmesi gerektiğini belirtirken, korumacılığın Dünya Ticaret Örgütüne aykırı gümrük vergilerinin yükseltilmesi, insan ve çevre sağlığı konusunda gereğinden fazla tedbir alınması, ihracatta ek tedbirlerin getirilmesi olduğunu söyledi.

Ülkelerin uyguladığı korumacılık önlemlerine bakıldığında, Hindistan'ın pamuk ihracatında belli tedbirler alması, Rusya'nın gümrük vergilerini çekebildiği kadar yukarıya çekmesi, İran'ın benzer uygulamalarının Türkiye'ye menfi etkisinin olduğunu anlatan Yakıcı, bunun ülkenin ihracat kabiliyetine zarar verdiğini söyledi.

Korumacılık önlemlerinin krizden sonra arttığına dikkati çeken Yakıcı, bu konuda Dünya Ticaret Örgütü kurallarına uyulması gerektiğini ifade etti.

Türk sanayisinin rekabete açıldığını, ancak zaman zaman haksız rekabetle karşı karşıya kaldığını anlatan Yakıcı, kendilerinin korumacılık değil, haksız rekabeti önlemek için gerektiğinde çeşitli tedbirler aldıklarını kaydetti. Örneğin bir dönem, pamuk ipliği ithalatının çok yükseldiğine işaret eden Yakıcı, bu konuda yerli sanayiciyi haksız rekabetten korumak için tedbir aldıklarını, vergi getirdiklerini anlattı.

-''AMACIMIZ SANAYİCİYİ KORUMAK''-

Çin ve Hindistan gibi ülkelerde çok düşük işçilik ücretleriyle ürün üretildiğine dikkati çeken Yakıcı, şöyle devam etti:

''Örneğin, Çin'den kilosu 1 dolardan battaniye geliyordu. Çin'e '2 dolar ek vergi vereceksiniz' dedik. Bu sefer aynı battaniyeler Malezya menşeli olarak gelmeye başladı. Bir baktık Çin, bunları Malezya'ya götürüp menşesini değiştiriyor. Sonra tedbirlere Malezya'yı dahil ettik. Bu sefer battaniyelik kumaş getirdiler. Battaniyelik kumaş sanıyorsunuz, çevirdiğinizde aslında battaniye. Uşak'ta fabrikalar çalışıyor, büyük miktarda ihracat yapılıyor. Bu tedbirleri almasak üreticiler bitme noktasına gelecekti. Burada bizim ithalatı azaltmak gibi politikamız yok. Haksız rekabete karşı sanayinin korunmasını amaçlıyoruz.''

Dış Ticaret Müsteşarı Yakıcı, Türkiye aleyhine de koruma önlemi alınıp alınmadığını an ve an takip ettiklerini ve gerekli çalışmaları yaptıklarını belirterek, sanayinin haksız rekabetten korunması noktasında üstlerine düşen görevi yaptıklarını söyledi.

-SANAYİ YAPISI HIZLA DEĞİŞMELİ-

Konuşmasında küresel ekonomik krize de değinen Yakıcı, Türkiye'de krizin etkilerinin azalmaya başladığını söyledi.

Türkiye'nin büyüme sürecinde olduğunu, ancak böylesine iyi büyüme rakamları elde edildiğinde cari açığın artmasının beklenir bir hale geldiğini belirten Yakıcı, Türkiye'nin 130 milyar doların üzerinde ihracat yaparken, 200 milyar doların çok üzerinde ithalat yapacağını ifade etti.

Bunun finansmanının çok iyi sağlaması gerektiğine işaret eden Yakıcı, bunun da tek yolunun Türkiye sanayisinin yapısını değiştirmekten geçtiğini bildirdi.

Son dönemdeki petrol ve petrol ürünleri ithalatındaki artışın tüm sistemi bozmaya başladığına işaret eden Yakıcı, ''Türkiye'nin yapması gereken en önemli unsur bizim de çalışmaya başladığımız, ihracata yönelik üretim yapısını hızlı bir şekilde, gecikmeden değiştirmek, bunun için de teşvik politikalarının da çok ciddi uygulanması, üretimi olmayan kimya sektöründe daha büyük yatırımların teşvik edilmesi, sistemin ciddi bir şekilde kontrol edilmesidir'' diye konuştu.

 

-TİM BAŞKANI BÜYÜKEKŞİ

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de krizden sonra özellikle bazı ülkelerin uyguladığı korumacılık politikalarının Türkiye ihracatına da olumsuz yansıdığını söyledi.

Örneğin Rusya'nın otomotivde tarife oranlarını yükseltmesiyle Rusya'ya otomotiv ihracatının yüzde 80 oranında azaldığını, Brezilya'da çelik ürünlerinde tarifelerden ihracatın etkilendiğini belirten Büyükekşi, çok sayıda liderin korumacılığa karşı söylemleriyle uygulamalarının bir olmadığını söyledi.

Türkiye'nin bu anlamda, birçok ülkeye karşı korumasız durumda olduğunu belirten Büyükekşi, halen bazı ülkelerle Serbest Ticaret Anlaşması yapılmadığı dikkate alındığında, buna korumacılık da eklendiğinde bunun, Türkiye açısından haksız rekabet oluşturduğunu söyledi.

Türkiye'nin özellikle Çin'in haksız rekabetine karşı aldığı önlemlerin korumacılık olarak anlaşılmaması gerektiğine işaret eden Büyükekşi, bunun arkasında Türk sanayicisini korumanın yattığını bildirdi.

Türkiye'nin 2023 yılındaki 500 milyar dolarlık ihracat hedefini de hatırlatan Büyükekşi, bu yıl sonu ihracatta 135 milyar doların geçileceğini tahmin ettiklerini, bunun da 2012 ihracat hedefinin 2011 yılının sonunda gerçekleştirilmesi anlamına geldiğini kaydetti.

Krizin yaralarını dünyadaki diğer ülkelere göre Türkiye'nin daha hızlı sarmış olacağını ifade eden Büyükekşi, ihracatın artış hızını daha önce yüzde 12 olarak hesapladıklarını, ancak bu yıl artış hızının yüzde 20 civarında olacağını bildirdi.

-''DÖVİZ KURU DENGESİ KİMYAMIZI BOZUYOR''-

Büyükekşi, ''Ancak buradaki en büyük sıkıntı, rekabet gücümüzde Türkiye'de döviz kuru dengesi bizim kimyamızı bozuyor'' dedi.

Bunun yanı sıra korumacılık, tarife dışı engellerin ortaya çıkmasının da kendileri için olumsuz yansımaları olacağını belirten Büyükekşi, Türkiye'nin gerek ihracatta, gerek kişi başına milli gelirdeki hedeflerine ulaşabilmesi için katma değeri yüksek ürünlere yönelmesi gerektiğini vurguladı.

İhracatta yüksek teknolojili ürünlere yönelmenin de önemine işaret eden Büyükekşi, ''bundan sonra özellikle AR-GE, inovasyon ve markaya çok büyük önem ve destek vermemiz gerekiyor, ihracatçıları bu yönde yönlendirmemiz lazım'' diye konuştu.

İhracatta, orta ve yüksek teknolojiye yatırım yapılması gerektiğine de dikkati çeken Büyükekşi, Türkiye'nin yeni bir ivme ve harekete ihtiyacı olduğunu bildirdi.

Büyükekşi, ''Biz diyoruz ki eğer bir strateji ortaya konuluyorsa, o stratejinin performansı takip ediliyorsa o strateji, stratejidir'' dedi.

TOBB Tekstil Sanayi Meclisi Başkanı Aldülkadir Konukoğlu da ihracata önem verildiği kadar ithalatla da ilgilenilmesi gerektiğini savunurken, sanayiciler olarak bu konuda koruma istediklerini söyledi.