Kanatlı sektörü gözünü Rusya'ya dikti

Kanatlı sektörü, gözünü Avrupa Birliğine (AB) gıda ithalatı ambargosu kararı alan Rusya'ya dikti.

Kanatlı sektörü gözünü Rusya'ya dikti
Kanatlı sektörü gözünü Rusya'ya dikti
GİRİŞ 22.08.2014 11:45 GÜNCELLEME 22.08.2014 11:45


Irak'taki çatışmalar nedeniyle bir numaralı pazarı olan bu ülkede yaklaşık yüzde 20 ihracat kaybına uğrayan kanatlı sektörü, gözünü Avrupa Birliğine (AB) gıda ithalatı ambargosu kararı alan Rusya'ya dikti.

Rusya'ya ihracatta, bürokratik engellerin aşılması ve teknik koşulların yerine getirilmesinde önemli mesafeler kaydeden sektör, Rusya pazarının kapılarının açılmasıyla Irak'taki kayıplarını kısmen telafi etmeyi umuyor.

Kanatlı Ürünleri Tanıtım Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Müjdat Sezer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Irak'ın, Türkiye'nin tüm ihraç ürünleri için çok önemli olduğunu ancak kanatlı ürünlerinde tartışmasız bir numaralı pazar olduğunu söyledi.

Sezer, Irak pazarının potansiyeline dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Kanatlı ihracatımızın bu seneki toplamı ortalama 1 milyar doları bulacak. Bunun 600 milyon doları tavuk, kanatlı etleri, 400 milyon dolarlık kısmı da yemeklik yumurta. Türkiye'nin toplam kanatlı ihracatının yüzde 80 kadarını Irak'a ve o çevreye yapıyoruz. Bu kadar büyük bir yüzdesel bölge bizim için. Dolayısıyla tartışmasız Irak birinci pazarımız. Bunun yanında tabii Suriye ve onun diğer çevre Ortadoğu ülkeleri de paylarını ihracatımızdan alıyor. Tabii ki son gelişmelerden, özellikle lojistik güvenliğinin tehlikeye girmesinden dolayı bazı sıkıntılar yaşandı. Özellikle Güney Irak'a ve Bağdat'a doğru giden ürünlerimizin ulaştırılmasında sıkıntılar yaşandı fakat Ortadoğu hızla değişen çok sıcak bir bölge. Bugün ne oluyor, yarın ne olacak, kestirmek çok mümkün değil ama ihracat açısından baktığımızda biraz şimdi daha rahatlama görülmekle birlikte özellikle güneye giden ürünlerde halen nakliye sıkıntıları devam ediyor."

Irak'a dış satımda en son verilerin temmuz ayına ait olduğunu belirten Sezer, bu dönem yüzde 15-20 azalma görüldüğünü anlattı. Bunun, beklenenin altında bir azalma olduğuna değinen Sezer, "Ağustos ayında da izleyeceğiz, göreceğiz. Ne kadar düşüş olacak veya aynı düzende mi gidecek? Onları göreceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

Sezer, Irak pazarında siparişlerde azalma olmadığını ancak ulaştırma ve lojistik konularında ciddi sıkıntılar yaşandığını dile getirerek, ulaştırmadaki güvensizlik yüzünden gidilemeyen bölgelerde kanatlı ürün fiyatlarının çok fazla arttığını bildirdi.

- "Hiç pazarında bulunmadığınız bir ülkeye girme şansını yakalıyorsunuz"

Rusya'nın AB'ye gıda ithalatı ambargosu kararına dikkati çeken Sezer, "Rusya olsun, hangi ülke olursa olsun, böyle bir fırsatın çıkması ihracatçılar için her zaman pozitif bir şey. Çünkü hiç pazarında bulunmadığınız bir ülkeye girme şansını yakalıyorsunuz" ifadesini kullandı.

Sezer, diğer ihracat pazarlarında olduğu gibi Rusya için de kalite ve gıda güvenliği konularında "belgeleme ve izin alma" konularının ön plana çıktığını aktardı.

İhracatta Rusya ile daha önce de benzer bir konu yaşadıklarını aktaran Sezer, şunları kaydetti:

"Rusya'nın ambargo koyup, ihtiyacının doğmasından dolayı bize daha çok kolaylıklar sağlayıp bu evrakların bir an evvel bürokratik seviyelerde tamamlanmasını ve geçmesini sağladık. Dolayısıyla bu bizim için bir artı oldu. Ambargo olsa da olmasa da geleceğe yönelik olarak Rusya pazarında görünme şansımızı artırdı. Özel bir durum olduğu için hızla heyetler gidip geldi. Bunun sonucunda orada oldukça hızlı ve güzel bir yol katettik. Yarın, öbür gün ambargo konusundan vazgeçseler bile yine Türk ürünlerinin o pazara gitmesinde şansımızı artırmış olduk. Birinci faydası bu. İkinci olarak, ürün satabilir miyiz, satamaz mıyız? Orada artık iş bu bürokratik engeller kalktıktan sonra piyasanın fiyatlanma konusuyla ilgili oluyor. Çeşitli ürünlerin çeşitli fiyatları var. Her dünya pazarında bunları tutturabildiğimiz takdirde rahatlıkla satabilecek duruma geleceğiz."

Irak'taki kayıpların Rusya pazarında telafi edilmesi konusunu da değerlendiren Sezer, "Kısmen faydası olacağını düşünüyorum, olacaktır. En azından bazı ürünlerimiz, Rusya'nın bazı bölgelerinde görülme ve kullanılma, tüketilme şansını bulacaktır" görüşünü dile getirdi.

- Sektör 4 pazara odaklandı

Türkiye'nin 50 kadar ülkeye ihracat yaptığını ve bunun yüksek bir miktar olduğunu söyleyen Sezer, dış satımdaki hacmin önemini vurguladı.

Suudi Arabistan, Çin, Japonya ve AB ülkelerinin, pazar bakımından çok büyük potansiyele sahip olduğunu, ayrıca Suudi Arabistan dışındaki ülkelerin hem ihracat hem ithalat yaptığını anlatan Sezer, şöyle konuştu:

"Kanatlı Tanıtım Grubu olarak en büyük çalışmalarımız; fuarlara katılmak, buralarda Türk ürünlerini tanıtmak. 6-11 Eylül'de Suudi Arabistan'a fuar ve ticaret heyetimiz gidecek çünkü 1,5 milyar dolarlık bir pazar orası. Yavaş yavaş Suudiler, son zamanlarda hızlı olarak Türk ürünlerini ve firmalarını tanıdı ve kalitesini kabul etti. Bu safhada büyük ihracat pazarlarımızdan biri Suudi Arabistan olma aşamasında. İkincisi de AB. Burada hala belgesel olarak sıkıntılar var, stratejik ve politik sıkıntılar var, onları da aşmaya uğraşıyoruz. AB, enteresandır hem ithalatçı hem de ihracatçı. Bunun dışında Çin, bütün ayak ürünlerimizin gittiği bir ülke. Onunla ilgili hala belgesel çalışmalarımız var. Bunların hepsi halledildiğinde Türkiye tavukçuluğu çok daha iyi yerlere gelecektir."

Müjdat Sezer, kanatlı ihracatının temmuz ayı itibarıyla geriye dönük bir yıllık ihracatının, bir önceki seneye göre yüzde 20 dolayında arttığı bilgisini verdi.

Sektörde 2014 yılı sonu ihracat artış beklentisine işaret eden Sezer, "Rusya yeni bir durum. Irak'ın durumu ne olacak? Onlara bağlı ama düşme kesinlikle olmaz. Artış miktarının yüzdesini kestirmek oldukça zor" ifadesini kullandı.