Michael Rubin, ABD’de Türkiye hakkında en ağır ithamları yazan Pentagon’da çalışmış, neo-con kimliğiyle tanınan bir isim.

Daha önce Obama’ya “Erdoğan’la ilişkiyi kes” diye ültimatom vermiş, yazı ve raporlarıyla 17 Aralık süreci boyunca Türkiye karşıtı kampanya başlatmıştı.

Son yazısında Paris saldırısını Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlamış, komik bir şekilde Erdoğan’ı suçlamış.

Tek tek maddeler sıralamış hepsinde Erdoğan’ın El Kaide, DEAŞ gibi terör unsurlarını desteklediğini söylemiş.

Merak ettim okudum, yazdıkları hiç de yabancı değildi, bütün yalanları tek bir ağızdan çıkmış gibi duruyordu. Amerika’dan Türkiye’ye bakınca böylesine yalan bir manzarayı nasıl görüyor, bu yalanlarda nereyi referans alıyor diye küçük bir araştırma yaptım.

1-Mesela ilk maddede “Başbakan Davutoğlu Paris’e gitti ama daha dönmeden Erdoğan, Cumhuriyet gazetesini toplattı” diyor.

2-“Davutoğlu Paris’e PKK cinayetlerinin yıldönümünde gitti” diyor. PKK’lı 3 kadına yönelik suikastın MİT tarafından yapıldığını bununla ilgili ses kayıtları çıktığını söylüyor. Hadi iddiana “tamam” da, ses kaydı iddiasını nereden biliyorsun?

3-Michael Rubin yazısında sıraladığı maddelerin üçüncüsünde Paris saldırılarından çıkıp, Mavi Marmara katliamına değinmiş üstelik buradan da Erdoğan’ı sorumlu tutmuş. 

4-Mavi Marmara’dan Uludere’ye geçmiş. Neo-Con tetikçisi 4. maddede Erdoğan’ı Uludere katliamıyla suçlamış.

5-Yalan listesinde sıra Nijerya Boko Haram’da. “Boko Haram, Nijerya’da terör estiriyor, sorumlusu Erdoğan çünkü Nijerya’ya silahları o gönderdi” diyor. Yine sahte bir ses kaydı, onu da Amerika’da bulup, dinlemiş.

6-Erdoğan “El Kaide ve DEAŞ militanlarına kapılarını açtı, onları tedavi ettirdi, silah gönderdi” diyor, MİT tırlarını örnek gösteriyor.

Taha Dağlı-Haber7

tahadagli@gmail.com

tahadagli@haber7.com