“Eyyy İsrail” deme vakti, yakındır!

  • GİRİŞ22.07.2017 09:18
  • GÜNCELLEME22.07.2017 09:18

İsrail’in son günlerde Mescid-i Aksa’da yaptıklarının akıl ve mantıkla bir izahıolabilir mi?

Geçtiğimiz hafta Cuma namazı kılınmasını engellediler..

Sonra bu engellemeye son verdiklerini açıkladılar ama, başka kısıtlamalargetirdiler..

Dün hem Müslümanların Mescid-i Aksa’ya girişini engellediler, hem de dışarda namaz kılanlara saldırıp, 3 Filistinliyi şehit ettiler..

Kaba hareket mi?

Kaba hareket..

Cinayet mi?

Cinayet..

İsrail’in son bir hafta içindeki zalimane tavırlarını protesto eden Alperen Ocaklarıda, önceki akşam İstanbul’daki sinagogda bir protesto düzenlemişler..

“Nasıl orada bizim ibadet özgürlüğümüzü engelliyorsanız, biz de sizin burada ibadet özgürlüğünüzü engelleriz” açıklaması yapmışlar..

İbadethanelere müdahaleyi tasvip eder miyiz?

Etmeyiz..

Ama..

Sadece sinagog için değil, bu kuralımız.

Mescid-i Aksa için de geçerli..

İsrail Mescid-i Aksa’da ibadeti engellerse..

İstanbul’daki sinagogda protesto gösterisine, gerekçe hazırlamış olur..

Alperen Ocakları’na eleştiri getirmemiz mümkün olmaz..

İsrail’in, Mescid-i Aksa’da yaptığı haksızlık için hesap vermiyorsa..

Alperen Ocakları’ndan sinagog önündeki gösteri için hesap sormak da, mümkün olmaz..

Bu açıdan baktığımızda..

Türkiye Hahambaşılığı Vakfı’nın, Alperen Ocakları’nı eleştirmeleri de..

Havada kalıyor..

Eğer bir eleştiri yapılacak ise..

Önce İsrail’in Mescid-i Aksa’da yaptığı zulüm eleştirilir..

Sonra, sıra İstanbul’daki sinagog önündeki gösteriye gelir..

Mescid-i Aksa’da yapılanları atlayıp..

Sinagog önündekini eleştirirseniz..

“İsrail çok iyi yapıyor.. Oh olsun.. Müslümanlar Mescid-i Aksa’da Cuma namazı kılamıyor.. Bu engellemeden dolayı çok memnun olduk..” dedikten sonra..

“Ama bizim sinagogumuza, kimse müdahale edemez. Biz başkasının ibadetine karışsak da.. Başkaları bizim ibadetimize karışamaz” itirazında bulunma çifte standardına, utanmazlığına imza atmış olursunuz.

Gelişmeleri dikkatle izliyorum..

Benzer onlarca olayda..

Türkiye’nin ilk tavrı, “sabır” ile hareket etme.

Sabır bir süre devam ediyor..

Sonra patlıyor..

Ama gösterilen “sabır” sırasında da..

“Patlama” sonrasında da..

Gerek FETÖ’cülerin..

Ve gerekse ulusalcıların tavrı, tam ibretlik..

Sabrederken, “Hadi hadi.. İsrail’i dövsenize.. Yemiyor di mi?” tahriğini dört koldan hayata geçiriyorlar..

Onlar tahrik ettikleri için değil ama..

Gerçekten “sabır taşı” çatladığı için..

Artık bir şeyler yapmanın vakti geldiği için..

Türkiye resti çekince..

Hem FETÖ’cüler, hem de ulusalcılar..

Bu sefer 180 derece dönüş yapıp.

Farklı bir çizgide atışa devam ediyorlar:

Dünyada iyi ilişkide olduğumuz tek devlet kalmadı.. Tüm komşularımız ile kavgalıyız.. Bu nasıl dış politika?”

İsrail’in Mescid-i Aksa ekseninde yaptığı uygulamalarda da..

Şu an Türkiye, “sabır süreci”ni sürdürüyor..

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İsrail Cumhurbaşkanı’nı arayıp, ikazını yaptı ama..

Henüz “Eyyy İsrail” aşamasına geçmedik....

Halk nezdinde, İsrail’e yönelik ciddi bir tepki var ama..

Devlet nezdinde, henüz net çıkışlar başlamadı.

Bakıyorum ulusalcılara..

Bakıyorum FETÖ’cülere..

Alttan alta.. Türkiye Cumhuriyeti yönetiminden İsrail’e ciddi bir tepki gelmemesini eleştiriyorlar..

Ama göreceksiniz..

İsrail bu yanlışını sürdürecek olursa..

Türkiye’nin de “Yeter be!” demesi gerçekleşecek..

İşte o zaman da..

Hem FETÖ’cüler, hem de ulusalcılar..

“Aramız bozuk olmayan bir İsrail kalmıştı. Onunla da kavgaya başladık”moduna geçecekler..

Ulusalcıların adetidir; mütedeyyin insanlara sürekli saldırırlar..

Klasik saldırı malzemelerinden birisi de, “Beyazıt Meydanı’ndaki Cuma namazı sonrası gösterileri”dir..

Neymiş?

AK Parti iktidara gelmeden önce, Beyazıt Camii önünde, Cuma namazı sonrasındaki gösteriler, hemen her hafta tekrarlanırmış..

Ama AK Parti iktidara geldikten sonra, “bu gösteriler yapılmaz olmuş”muş..

Dertleri; mütedeyyin insanların sürekli dinç olması, haklarını aramada tembellik etmemeleri değil..

Maksatları, kıllık olsun..

Dindar insanları, istismarcı gibi göstermek istemeleri..

Yoksa..

Gösteri yapılması gereken bir konu var ise..

Kendileri buyursunlar, aynı meydanda gerekli gösteriyi yapsınlar..

Cuma namazı kılmıyor olsalar bile..

Cuma namazı kılınırken meydana gelirler..

Namaz sonrasında da, cemaat çıkarken, gösterilerine başlarlar..

Ellerini ayaklarını tutan mı var?

Onlar bir gün bile, “şu hak, bu özgürlük” için Cuma namazı sonrasında gösteri yapmayı akıllarına getirmediler ama..

Dindar insanlara yaptıkları eleştirilerinin haksızlığı da..

Dünkü Cuma namazı sonrası yapılan gösteri ile ispatlandı..

Hem geniş katılımlı bir gösteri..

Hem de, İsrail’in zulmü sürecek olursa, protestoların da devam edeceğinin habercisi olan bir gösteri..

FETÖ’cülerle ulusalcılar da..

Fitne fesat faaliyetlerini durdurup, İsrail’i telin eden şu gösterilere katılsalar..

Ne güzel olur, değil mi?

Yorumlar1

  • kaptan 6 yıl önce Şikayet Et
    öncelikle sinagogu isgal eden alperenleri kutlamak gerek lakin sinagog yetmiyor dünyanin bazi hakikatleri görmesi icin ayaga kalkmasi gerekiyor itrail yapinca dünya kör biz yapinca ne oluyor oluyor milletimizin bu olalyar üstüne birde AYASOFYA YI ISGAL EDEREK BIR KAC GÜN ICINDE OLSA RESMEN IBADET ETMESI dünyayi ayaga kaldirir iste o zaman dünya ya ITRAIL ISGAL EDINCE SESINIZ CIKMIYOR DU diye cikisma hakkinia sahip olur
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat