Kılçıklık etmeyin ulusalcılar.. Muavenet’te bile, böyle özür dilemediler!

  • GİRİŞ18.11.2017 10:44
  • GÜNCELLEME18.11.2017 10:44

NATO’daki skandal sonrasında Türkiye anında tepkisini verdi..

NATO Genel Sekreteri hemen özürünü diledi..

Türkiye askerlerini  tatbikattan çekti.. 

NATO, Tayyip Erdoğan ve Mustafa Kemal’i hedef olarak gösteren subay ve teknik görevliyi aynı gün atarak, özüründeki ciddiyetini gösterdi..

Türkiye’den geri adım yok, “Farklı kararlar da alınabilir” mesajı yollandı..

Böylesine önemli bir konuda..

Böylesine net bir konuda..

Özellikle de milli menfaatler söz konusu olduğunda, ülke tek yürek olsa..

Daha sert tepkiler de verilir.. Ve karşılığında, daha ciddi geri adımlar atılması sağlanabilir ama..

Maalesef..

Böylesi bir konuda bile..

Mustafa Kemal de olaya karıştırılmış olmasına rağmen..

Hedeflerden birisi de M. Kemal olmasına rağmen..

Tayyip Erdoğan karşıtları, yine itiraz edecek bir gerekçe buldular:

“2003’de K.Irak’ta subaylarımızın başına çuval geçirildiğinde nerede idiniz?”

Ah ah..

Derdimiz bir değil ki..

2003’te AK Parti’nin.. Tayyip Erdoğan’ın nelerle uğraştığını bir anlatabilsek..

Türk subaylarının kafasına çuval geçirenlerden önce..

 Çuval geçirenlere o ortamı hazırlayanların hakkından gelmemiz gerekirdi ama..

Maalesef gücümüz bu kadar işte..

“Yanlış mı, subaylarımızın başına çuval geçirilmedi mi? O tarihte ciddi bir tepki vermeden, olay geçiştirilmedi mi?” diye saf saf soranlara hatırlatayım..

Bir araba, bırakın 100 kilometre hızla..

30-40 km hızla bile gitse..

Yani vasatın altında bile bir hız yapıyor olsa..

Yine de.. Ayağınızı gazdan çektiğinizde..

Kendiliğinden düz yolda 200-300 metre gider..

Dolayısı ile..

Eğer AK Parti iktidara gelmeden önce düzgün bir devlet yönetimi olsa idi..

Ülkede ciddi bir iktidar olsa idi..

AK Parti daha yeni iktidara geldiğinde..

Bu konularda beceriksiz olsa bile..

Eski siyasi iktidarın havası ile..

Devlet bürokrasisinin, o ABD’li subayların canına okuması gerekirdi...

O ABD’li subayların efendilerine, dünyayı dar etmesi gerekirdi..

Bunun muhakemesini yapamayanlar.. Sırf AK Parti düşmanlığı yapmak için..

Çuval geçirme olayının sorumluluğunu bile..

Yeni iktidara gelmiş AK Parti’ye yıkıyorlar..

Düşünün..

Önceki siyasi iktidar, zaten Türkiye’nin itibarını sıfırlamış ise..

Ege’de NATO’nun bir tatbikatı sırasında, ABD’liler göstere göstere, Türk savaş gemisini, Muavenet gemimizi vurmuş ise..

5 askerlerimiz şehit olduğu halde...

Cılızından da olsa, bir tepki verememiş isek..

“Kardeşim biz burada, düşmanlarımız bir saldırı yaparsa, kendimizi nasıl savunuruz diye ortak tatbikat yaparken.. Siz düşmana fırsat vermeden.. Resmen ortak tatbikat yaparken, bizi vuruyorsunuz.. Bu ne biçim tatbikat? Bu ne biçim ortaklık” diyememiş isek.. 

“Geminizi batırdık.. Özür dileriz” şeklinde kısa..

Ve alayvari bir mesaj ile olay kapatılmış ise..

5 askerimizin şehit olmasından kim sorumlu ise, tespit edilip görevden el çektirilmemiş ise..

Böyle canlı bir örnek önümüzde dururken.

AK Parti iktidara ilk geldiğinde..

İçerdeki hainlerin bile daha hakkından gelinemediği bir zaman diliminde.. 

Dışardaki hainlerin hakkından gelinmesini beklemek, boş bir hayal olmaz mı?.

Nitekim yeni yeni..

“AK Parti iktidar oldu” diyebiliriz.. 

Dikkat edin, 2002’de değil..

“Daha yeni yeni..” diyorum..

“2014’ten sonra..

2015’ten sonra..

AK Parti iktidar oldu..” diyorum..

Hatta “15 Temmuz’dan sonra iktidar olabildi” desek, yanlış söylemiş olmayız..

Ve bu “iktidar olma” ile birlikte..

Avrupa Birliği’ne de..

Amerika Birleşik Devletleri’ne de..

NATO’ya da..

Gerektiğinde postamızı koyabiliyoruz..

Haydi şimdi, ABD subayları, değil Türk subayının başına çuval geçirme küstahlığını..

Şöyle kısa bir anlığına yan baksın da görelim..

Hanya’yı Konya’yı kendilerine gösterelim..

Bunun için diyorum ki..

Milli menfaat söz konusu olduğunda..

Tayyip Erdoğan’a oy vermeyenler dahi..

Yürütülen milli politikaya destek vermeli..

Sırf kıllık olsun diye..

“Cemaziyelevvel’de, şöyle olmuştu.. Böyle olmuştu” kıskançlıkları ile, AK Parti eleştirisine soyunmamalı..

Bugün gelinen noktada..

Türkiye’nin ciddiyetini tüm dünya kabul etmiştir..

NATO tatbikatları ekseninde..

1992’deki Muavenet gemisinin vurulması ile..

Önceki günkü Türkiye’nin iki cumhurbaşkanının hedef haline getirildiği olayı karşılaştıralım..

İkisi de tatbikat..

İkisi de NATO kapsamında bir faaliyet..

Birisinde bizim muhribimiz vuruluyor.. 5 askerimiz şehit oluyor..

Diğerinde.. Vurulma yok.. Şehidimiz sözkonusu değil.. Maddi bir zararımız dahi yok..

Sadece, masa üzerinde, hedef gösterilmemiz söz konusu...

1992’de şehitlerimiz olmasına rağmen.. Maddi zararımız olmasına rağmen..

Ölenleri geri getirmek zaten mümkün değil..

Muhribimizin tazmini bile gerçekleştirilmemiş iken..

Bugün özürler de dilendi.. Görevden atmalar da gerçekleştirildi..

NATO tatbikatı hazırlığında yapılan rezaletin sorumlusunun, Türk kökenli olduğu ileri sürülüyor..

Şaşırmam..

PKK’lı da çıksa..

FETÖ mensubu da çıksa..

Şaşırmam..

NATO’nun anlı şanlı komutanları şaşırsın..

“Burası dingonun ahırı mı, bunlar nasıl sızmışlar buraya” diye..

Yeniakit

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat