Ülkenize yapacağınız en büyük kötülük, güvenliğinizi  sahte dostlarınıza veya müttefik sandığınız hainlere emanet etmektir.

Düşmanına aşık olurcasına körü körüne bağlık ahmaklığın zirvesidir. Bu düşüncesizlik bir milletin yedi sülalesini 70 yıl esir ve köle etmeye yeter.

Türkiye olarak güvenliğimizi daha ne zamana kadar batı emperyalizminin askeri gücü olan NATO’ ya emanet edip edemeyeceğimizi şu son birkaç yılda iyice gördük?

ABD, Fransa, İngiltere, Almanya, İtalya,İspanya ve diğer NATO ülkelerinden gerçekten kaçı Türkiyenin dostu olduğunu, kaçının Türkiyenin ve islam aleminin çıkarına yönelik bir iş yaptığına şahit olduk?

NATO çatısı altında bir araya gelen ülkeler ABD çıkar ve güvenliğine yardım ve destek olmak için mi, yoksa onun kanatları altına sığınmak ve kendi güvenliğini garantiuye almak için mi NATO’ dalar?                                                                                                                         

ABD’nin dümen suyunda hareket eden NATO düşmanlarımıza karşı Türkiyeyi savunur mu, yoksa yarı yolda mı bırakır buna son yıllarda acı bir şekilde şahit olduk.Kendi içinde ve dışında yıllardır büyük bir güvenlik sorunu yaşayan NATO ülkesi Türkiyeye NATO ülkeleri ne zaman ve ne kadar destek veya yardımcı olabildiler?

Neden Türkiyenin devlet ve millet olarak güvenliğini tehdit eden darbeciler, hainler ve teröristler NATO ülkelerinde el üstünde tutulmakta, hala onlardan yardım ve destek görmektedirler?

Ortadoğu, Ortaasya, Kuzey Afrika, Balkanlar, Kafkasya ve birçok irili ufaklı islam coğrafyasındaki huzursuzlukların, sorunların ana kaynağı ve sebebi ABD, İngiltere, Fransa, Almanya gibi NATO ülkeleri değil mi?

NATO İslam alemi ve Türkiyenin güvenliği konusunda sürekli çıban başı olan İsrail ve batılı ülkelerine şimdiye kadar ne yapmıştır?

NATO sürekli iki kutuplu bir dünya meydana getirerek gerilim politikaları üzerine kurguladığı stratejilerle insanlığa ve mazlumlara fayda ve destek olmak yerine ABD’nin taşeronluğunu yapmaktan başka bir işe yaramamaktadır.

NATO ülkelerinden bunca yaşadığımız ayak oyunları, sahte dostluk gösterileri, iki yüzlülük ve düşmanca davranışlardan sonra hala neden NATO da kalmakta direniyoruz?

NATO şimdiye kadar güvenliğimizi sağlama konusunda hangi bedelleri ödemiş veya ödemeye hazırdır? Daha yüzlerce cevabı olmayan ve kafa karıştıran soruları ardarda sıralayabiliriz.

Müslüman ülkeler bir araya gelemiyorlarsa bile artık bir birlik oluşturmak ve bu birlik etrafında kendi savunma, güvenlik, ticari ve askeri ihtiyaçlarını ve savunmalarını bizzat kendilerinin yapma zamanı gelmiş ve geçmiştir.

Aksi takdirde bugün olduğu gibi kendi savunmalarını ve güvenliklerini düşmanlarına emanet ve havale etmiş olurlar. Onlar da ülkemizi koruma ve savunma yerine işgale hazırlanırlar.Bunlar yetmiyor gibi her attığımız adımın, aldığımız nefesin hesabını sorurlar.

Yok savaş uçağı, tank, ağır silahlar, Denizaltı, savaş gemileri yapamaazsınız, yok S 400 füzeleri alamazsınız diye karşımıza dikilen NATO ve NATO ülkelerine güvenmek yılanla aynı çuvala girmek, kuzuyu kurda emanet etmekten başka hiçbir mana ifade etmiyor.

Her hususta bize kaypak ve iki yüzlü davranan batılılara muhtaç olmamak için kendi yerli ve milli silahlara, araç ve gereçlere, yazılımlara ve her şeye sahip olmak mecburiyetindeyiz.

Büyük devlet olmak başkalarına, hele hele düşmanlarına, sahte dostlarına muhtaç olmadan yaşayabilen, gerekirse her alanda düşman ve rakipleriyle dişe diş  mücadele edebilen devlettir.

Millet olarak hepimizin, Yeni Türkiye olarak devletin ihmal edilemeyecek görev ve hedefi olmalıdır.

Arif Altunbaş, Haber 7