Öcalan’ın çağrısı

  • GİRİŞ01.03.2015 09:58
  • GÜNCELLEME01.03.2015 09:58

PKK’nın önümüzdeki günlerde olağanüstü toplanmasını ve silahlı mücadeleyi bırakma kararı almasını istedi. Türkiye, önemli bir dönemeci daha atlattı… 

Süreç bir adım daha ileri gitti. 
Öcalan bu çağrıyı neden yaptı? Niçin son dönemde hep “silahlara veda” vurgusunu öne çıkarıyor? 
Çünkü silahlı mücadele ile daha fazla yol alınmayacağını çok önceden gördü. 
Alman Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) milletvekili Clemens Binninger daha yeni bir değerlendirme yaptı. PKK ideolojisinin “Dünya halklarının barışı düşüncesine aykırı” olduğunu söyledi. 
PKK için “Bir terör örgütüdür” dedi: 

-DAEŞ’in varlığı, bir başka terör örgütü olan PKK yasağının kaldırılması için gerekçe oluşturmaz. 
En önemlisi de… 
Almanya’da yaşayan 800 bin Kürt’ün, yüzde 95’inin PKK ile herhangi bir ilişkisinin olmadığını söyledi. 
Bunlar sadece bir Alman milletvekilinin tespitleri değil. Aynı bakış Türkiye’de, Kürt vatandaşlarımızın içinde de var. 
Ayrıca, bölge halkının ezici çoğunluğu artık çatışma istemiyor. 

PKK, bir ara Kobani çatışmalarıyla Batı’da sempati toplamaya, kendini aklamaya uğraştı. Ama o da olmadı, başaramadı. Barzani ve Peşmerge önünü kesti, Türkiye buna izin vermedi. 
Üstelik Amerika örgütün mali yapısına yönelik güçlü adımlar attı. “Terörist” listesinin yanına “uyuşturucu ve insan kaçakçılığı” listesine de dâhil etti. 
Demem o ki… 
Bu işin böyle gitmeyeceğini Öcalan dâhil, aklı başında herkes gördü. Ayrıca, uzun süreden beri bölge halkından “yeter artık” sinyalleri geliyor: 
-Biz bu sürecin devamını ve sonuca ulaştırılmasını istiyoruz. 
Elbette direnenler olacak… 
Daha önce de direndiler. Hepimiz biliyoruz ki, HDP’nin içinde de, Kandil’de de, PKK’da da çatışmasızlığa karşı olanlar var. 
Şimdi onların kim oldukları daha net ortaya çıkacak! 

Örgüt, Abdullah Öcalan’ın çağrısını dinler, silahları bırakmak için gerekli adımları atar, kin ve nefret söylemlerinden uzaklaşırsa mesele yok. O durumda zaten Öcalan’ın örgüt üzerindeki hâkimiyeti tescillenecek, iş daha da kolaylaşacak. 
Beklenen olmaz, örgüt tersi yönde adımlar atsa da çok dert değil. Öyle bir durumda ayrışmalar ortaya çıkacak. Takke düşecek, kel görünecek. Bölge halkı, kimin nerede durduğunu daha iyi anlamış olacak. Türkiye açısından bu gelişme bile önemli bir kazanım olacak! 
Zaten PKK’yı “çözüme” halk zorluyordu… 
Süreç nereye doğru evrilirse evrilsin, artık örgüt üzerindeki o baskı daha da yoğunlaşacak. Kandil, PKK, KCK ve HDP iyice sıkışacak. Demem o ki, neresinden bakılırsa bakılsın, Abdullah Öcalan’ın çağrısı son derece önemli. 

yazının devamı için tıklayınız

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat