Kerkük’e İran ‘çöktü’

  • GİRİŞ18.10.2017 09:06
  • GÜNCELLEME18.10.2017 09:06

Ortadoğu’da hele de bu günlerde 24 saat gerçekten uzun süre.

Hacmi olan, yer tutan her şey küçük bir rüzgârda ya yerle yeksan oluyor ya yer ve boyut değiştiriyor.

27 Eylül’de “zemberek boşalacak” diye yazmıştım.

Barzani kimseye ama özellikle Türkiye’ye eyvallah etmeyen tavrına rağmen 25 Eylül’de yaptığı bağımsızlık referandumunun üzerinden bir ay geçmeden mevzi kaybetti, itibar kaybetti, iddia kaybetti.

En önemlisi Türkiye’yi kaybetti.

Bu bölgede Türkiye’yi karşısına alan, kaybeder.

Türkiye’nin dostluğunu kazanansa başka müttefike ihtiyaç duymaz.

Ama Barzani yönetimi, bunu bizatihi tecrübe ettiği halde düştü bu yanlışa.

Siyaseten sıkıştığı yerden bağımsızlık referandumuyla çıkacağı yanılgısına kapıldı. Türkiye’nin tüm tavsiye ve ikazlarına rağmen geri adım atmadı.

İsrail’in aleni desteğinden ürkmedi, bilakis bunu kazanç sandı.

Kamuoyuna dönük olarak “Şimdi zamanı değil, sonra yaparsın” diyen ABD’nin arka odalarda söylediklerine, gizli mektuplarla vaat ettiklerine kandı.

Ardı sıra Türkiye’yi de girdaba çekecek son derece yanlış ve lüzumsuz bir hamleyle hem kendini ve halkını ateşe attı hem Türkiye’nin dostluğunu ve desteğini kaybetti.

Şimdi 1990’ların başından beri ABD desteğiyle kademe kademe yayıldığı alandan geri püskürtülüyor.

***

Konuşlandırdığı Peşmerge ve değiştirdiği demografik yapıyla tarihi Türkmen ilini Kürt kenti yapmaya kalkışmıştı IKBY yönetimi.

Bağdat, ilan ettiği gibi 48 saatin ardından girdi, teslim aldı şehri.

Petrol sahalarının denetimi, devlet dairelerindeki bayraklar aynı gün içinde yer değiştirdi. “Savaşırım terk etmem” diyen Kerkük valisinin koltuğu henüz soğumamıştı ki İran’ın milis güçleri fotoğraf çektirdiler aynı koltukta.

Tapu dairelerini yakarak şehrin hafızasını yok edemeyeceğini, Musul ve Kerkük'ün 169 yıl öncesine ait 77 bin 63 tapu kaydının Ankara'daki arşivlerde saklandığını öğrendiği halde “Kerkük Kürt şehri” diyordu. İddia o kadar köksüzdü ki bakın iki günde buharlaştı.

Ne Talabani’ye ait Kürt Peşmergeler savundu Kerkük’ü, ne yıllar içinde başka yerlerden transfer edilen on binlerce Kürt kaldı Kerkük’te. Arabalarına atlayıp kaçtılar şehirden.

Kendilerinin olmayan için ölmeyi tercih etmediler de denebilir belki.

***

Sorun şu ki; Kerkük, Irak yönetimine geçti gibi görünse de durum öyle değil.

Irak’ın –kayda değer- bir ordusu olmadığını Musul’u DEAŞ’a iki saatte teslim ettiklerinde görmüştü tüm dünya.

Bağdat, Tahran demek. Irak ordusu diye anılan askeri gücün İran’ın milis gücü Haşdi Şabi demek olduğu da gizli değil.

İran resmen çöküyor Kerkük’e.

Şimdi İsrail’in motive etmesi, ABD’nin yanıltmasıyla Türkiye’yi karşısına alarak yanlış işlere kalkışan Barzani, tartışmalı bölgelerden çekiliyor. Asli alanı gibi görünen yerler ona bırakılacak mı, meçhul.

İki büyük Kürt aşiretinin partisi Talabani’nin KYB’si ile Barzani’nin KDP’si ellerinde Amerika’nın verdiği silahlarla derin bir çatlağın başında duruyorlar şimdi karşı karşıya.

İran etkisi-Şii yayılmacılığı Erbil sınırına dayanmış durumda.

Hem bir Kürtler arası çatışmanın, hem Şii Arap-Sünni Kürt savaşının erken kan kokusu.

Türkiye’ye dayatılmak istenen; İsrail’le stratejik, PKK ile askeri işbirliğine girmiş bağımsız bir Kürdistan’ı kabullenmek ve bunun içeriye terör ve bölünme olarak yansımasıyla, beka riskiyle zayıf düşmesiydi.

Barzani ise PKK ve İsrail desteğiyle gelen şeyin bağımsızlık olduğunu iddia edecek, dostunu düşmanından ayıramayacak kadar siyasi cahillik yahut kötü hesap içindeydi.

Bağdat görünümüyle İran’ın bölgede bir adım daha yayılması ve Haşdi Şabii’nin Kerkük’te mevzilenmesi de aşikardı, görünmüyor değildi.

Şu an, ikincisi gerçekleşiyor.

Bir yandan da Irak ordusunun Erbil’e doğru ilerlediği bilgisi geliyor.

DEAŞ’ın Kerkük çevresindeki bazı köyleri ele geçirdiği bilgileri de.

Türkiye, hızlı değişen bu çoklu denklemde ülkemizin ve bölgemizin kalıcı çıkarlarını korumak için zorlu bir mücadele içinde. Allah yardımcımız olsun.

Star

Yorumlar2

  • ylç 6 yıl önce Şikayet Et
    Helal olsun size Fadime Hanım
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Trabzonlu 6 yıl önce Şikayet Et
    Kerkük'ü İran'a yedirmezler,bütün hesaplar Türkiye-İran savaşı gerçekleştirmek üzerine....Tıpkı Moğolların Anadolu Selçukluları ile Harzemşahları savaştırması gibi...Yine tarihi bir dönemeçteyiz ve risk daha fazla.Sünni Türkler birbiriyle savaşmıştı,şimdi ise sünni Türk-şii Fars ikilemi var....
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat