Doğan Medya depremleri

  • GİRİŞ19.08.2014 10:48
  • GÜNCELLEME19.08.2014 12:57

Çok doğru söylemişler.

Sermayeyi yani parayı yönetmek insan yönetmek kadar zordur.

Dünya ekonomisinde sık sık ortaya çıkan krizleri fırsata çevirmek, küresel kapital akışını iyi izlemek ve ona göre tutum almak, siyasette güç dengelerinin nasıl işleyeceğini öngörmek Patronlar için önemli parametrelerden bazılarıdır. Türkiye'de bu işleri iyi bilen patronlardan biri de medya patronlarımızın en büyüğü olan Aydın Doğan'dır.

Aydın Doğan ülkemizin en köklü gazetelerden birini Simavi Ailesi'nden almış ve bir yandan onu başarıyla yönetmiş bir yandan da  kısa sürede başka gazetelerin,dergilerin,radyoların,televizyon kanallarının sahibi olmuştur.

Geleceğin kokusunu alma yani sistemin kodlarını iyi okuma konusundaki başarısı ile beklenmedik bir zaman içerisinde Türkiye'nin en büyük medya dev'i haline gelmiş ve hepimizin bildiği gibi eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz'ı Villa'sının önünde pijamaları ile karşılayarakta bunu ispat etmiştir.

Yalnız bir sorun var; patronlar kurdukları ekibin üst yönetiminden de aynı derecede koku alma yani sistemin kodlarını iyi okuma becerisini beklerler. Eğer bir CİO ve diğer üst düzey departman sorumluları ,Daire Başkanları vb ,patron kadar iyi koku alamiyorsa patron,derhal müdahale eder ve o pozisyondaki sorumluyu görevden alır.

Sorun şurada: çalışan kişi en iyi,en doğru yaptığını düşünerek işini yapar. Oysa Aydın Doğan gibi bir patron için en İyi ve en doğrunun ölçüsü daha çok para kazanmaktır. İyi ve doğru kavramları çalışan için farklı,Doğan için farklıdır.

Çalışan kişi işini yaparken patron'un parasının istikbalini düşünerek değil de,kendisine göre iyi ve doğru olanın peşinde giderse patron o çalışanın işine son verir.

Siz eğer; bir gazetenin,bir televizyonun,bir radyonun,bir internet portalının,bir derginin başında oturuyor da Aydın Doğan kadar iyi koku alamazsanız yani siyasetin,ekonominin,teknolojinin,savunmanın,eğitimin.. ne tarafa doğru evrildiğini takip edemez ve kestiremezseniz Aydın Doğan sizi neden çalıştırsın?

Siz,Yayın Yönetmeni olarak gazetede kendinize göre çok mükemmel bir ekip kurmuş olabilir,popüler ve çok okunan yazarlar çalıştırıyor olabilirsiniz ama Türkiye siyasetinin nasıl şekillendiğini göremez iseniz,onun kokusunu alamaz iseniz patron kimsenin alkışına,popülaritesine,yeteneğine bakmaz derhal işinize son verir.

Çünkü gelecekte Aydın Bey'in paracıkları için tehlike sinyalleri yanmaya başlamıştır ve O keskin Kurt Gözleri ile karanlık gecede o sinyaller daha yanmadan onları kokularından bilmiştir.

Yani ışık yanmadan ışığın kokusunu almıştır.

Aydın Doğan akıllı adamdır.

Herkes gibi O da parasının üstüne titrer yalnız O'nun farkı şurada; O, parasını başının üstünde taşır.

Hatta paralar yere düşecek olsa derhal amuda kalkar ve paralar gene O'nun başının üstünde kalırlar.

Gülmeyin.

Öyle olmasaydı bir yanına Türkiye'nin en zenginini,öbür yanına Türkiye'nin ikinci büyük zenginini alır mıydı?

Bu da yetmedi Dünya'nın en büyük dört medya dev'inden biri olan Alman Bertelsmann AG ile ortaklık kurar mıydı?

Aydın Doğan Türkiye'de ki değişim sinyallerinin kokusunu aldı ama yıllarca yanında çalıştırdığı Ertuğrul Özkök o kokuyu alamadı.

Özkök hala " 411 El Kaosa Kalktı, Muhtar Bile Olamaz " manşetlerinin devamını çağrıştıran manşetler atiyordu.

Özkök hala mensubu olmakla övündüğü Beyaz Türklerin Türkiye'de ki saltanatlarının sürmekte olduğunu düşünüyordu.

Hani malüm, İslamiyet öncesi bizim Türk kavimleri Akbudun/Karabudun olarak iki sınıfa ayrılırdı.

Akbudun sınıfı muktedirdi,birinci sınıftı.

Yönetmeye onlar layıktı.

Karabudunlar ise ; maraba,hamal,hizmetkâr.

Hatta öyle ki Akbudunlar çeşitli vesilelerle çok büyük şölenler yapar, bu şölenlerde hizmetlerini Karabudunlara yaptırır, şölen bitiminde de sofralarındaki yemek artıklarını toplatıp Karabudunlara verirlerdi .

Karabudunlar, Akbudunların yemek artıkları ile beslenirlerdi yani.

Cumhuriyet Tarihinde de 80 yıl boyunca Özkök'ün partisi CHP ve onun zihniyeti Kürtlere,Müslümanlara ve Alevilere Karabudun muamelesi yapmıştır.

Bunlardan bir kısmına ben de yetiştim. Mesela İstanbul'da yolcu

vapurlarında 1. Ve 2. Sınıf uygulaması vardı. 1. Sınıf bileti pahalıydı ve onu alamayanlar 2. Sınıf olarak,o eski vapurların köhne yerlerinde yolculuk yapardı.

Dahasını ve çoğunuzun hatırladığı bir uygulamayı söyleyeyim: Istanbuldaki saraylara,köşklere,kasırlara halktan birini asla sokmazlardı. Mesela küçük ve ya büyük Çamlıca'ya çıkamazdınız,yasaktı.

1994 Yılında Recep Tayyip Erdoğan,İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını CHP'li Nurettin Sözen'den devralınca bütün buraları halka açtı.

Ertuğrul Özkök farkına varamadı ama nasıl ki Türkler İslamiyeti kabul edince Akbudun/Karabudun gibi sınıflar kalmadı hepsi,tarihin çöp sepetine gitti ise,

aynı şekilde Aydın Doğan da yükselen " Yeni Türkiye " değerlerini gördü ardından Emin Çölaşan'ın,Ertuğrul Özkök'ün, Enis Berberoğlu 'nun,Eyüp Can'ın görevlerini sonlandırdı.

Muhtemelen arkası gelecek ve sadece gazetelerle kalmayıp diğer mecralara da yayılacak ve anlaşılan Ahmet Hakan konusunda da hararetli tartışmalar yaşaniyor.

Patronun görüp,Özkök gibi Akbudun/Beyaz Türklerin  göremediği görse de bir türlü anlayamadığı şu ki; Türkiye , eğitimdeki 4+4+4 ile Dünyadaki rekabetin içine adımını attı ve Sosyal Güvenlik başta olmak üzere birçok alanda yaptığı sessiz devrimlerle birinci ligdeki ülkeler kategorisine yürüyor.

Dedim ya akıllı adamdır Aydın Bey.

Kokuyu aldı ,gördü ki Türkiye değişiyor ve daha da değişecek.

Türkiye'nin bu değişimine mevcut ekiple giderse  paracıklar riske girecek.

Sermaye'nin evrilip dönüşümünü ,ekonominin devlet eliyle zengin edilmiş üç-beş ailenin tekelinde artık olamayacağını,bütün bir Anadolu'ya yayılacağını gördü Aydın Doğan.

Olsun,amuda kalkmış haliyle de olsa biz de,gözlerinin içine bakarak,Aydın Bey'i iyi koku alan bu özelliğinden dolayı tebrik edelim.

NOT: Önceki pazar 17 Ağustos depreminin 15. Yılı idi. Depremde hayatını kaybedenlere  ALLAH'tan rahmet diliyorum.

Bu vesile ile yazmış olduğum bir şiirimi merhum Sacit Onan Ağabeyi yorumlamıştı.

O'na da ALLAH'tan rahmet dileyerek,O'nun güzel sesi ile yorumladığı bu şiiri sunuyorum:

Ferman Karaçam - Haber 7

fermankaracam@gmail.com

fermankaracam@twitter.com

twitter.com/fermankaracam

facebook.com/ferman.karacam

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat