Kemal beye ilk kitap benden -2

  • GİRİŞ24.03.2017 07:50
  • GÜNCELLEME25.03.2017 09:12

Yazımıza, Sabah Gazetesi yazarlarından Engin Ardıç'ın, Kılıçdaroğlu'na kitap okumasını tavsiye etmesinden yola çıkarak başlamıştık.

Biz de, Kılıçdaroğlu'na Bıçak Sırtında adlı kitabı

tavsiye etmiştik.

Devam edelim.

 

Cumhurbaşkanı Korutürk rektörlerle toplanmıştı, içlerinden biriyle konuşmasını sürdürüyor.

 

C.B:"Onlar böyle teklif getirmezler "

Rektör:"O taktirde teklifi açıkça siz ortaya koyun efendim." 

C.B:" Ben bu yetki yetersizliğini defalarca açıkça ortaya koymadım mı?" 

Rektör:" Olsun, bir kere daha koyun efendim. Biz de destekleriz. "

Konuşmalar bu minval üzere devam edince, Korutürk

 " teşekkür ederim" diyerek konuşmayı sonlandırıyor.

 

1950 yılından yani çok partili sisteme geçtiğimiz günden bugüne kadar Menderes (DP), Özal (ANAVATAN) ve Erdoğan (AK PARTİ) dönemlerinin kabaca 25 yılını, bir de Demirel'in (AP), 1965-1971 tek parti iktidarlarını çıkarırsak yani 6 yılı daha çıkarırsak, geriye kalan, Türkiye'nin yaklaşık 30 yılı heba edilmiştir. 

30 altın yıl bu ülkenin tüyü bitmemiş yetiminden, emeğinden, alın terinden, kaynaklarından ve geleceğinden çalınmış tefecinin, karaborsacının, yerli ve yabancı faiz hortumcularının kasasına aktarılmıştır. 

Elbette fırsatçılar her zaman olacaktır ama parlamenter sistem dedikleri bu sistem çatlaklarla dolu, hastalıklı bir sistem. 

Tek başına bir parti iktidarı çıkmayınca ne yapacaksınız?

7 Haziran 2015 seçim sonuçlarını hatırlayın, Meclis'te dört parti vardı ve hiç biri tek başına iktidara gelememişti.

Bir kasımda seçimler yenilendiğinde de aynı sonuçların çıktığını var sayalım.

Ne olacaktı?

Kilitlenme, kaos ve Türkiye'nin heba olan kaynakları.

Pusuda bekleyen ve şu anda da hayır kampanyalarına yurt dışından katılan çakal sürülerinin, hırsızların üzerimize abanması... 

 

Devam edelim Kemal Bey'e tavsiye ettiğimiz kitaptan alıntılar yapmaya.

Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk hükümet kurma çabalarını sürdürüyor ve bu sefer de belki bir çıkış yolu bulabilmek umuduyla yargı mensuplarını topluyor.

Sayfa:171, Cumhurbaşkanı Korutürk: "....şimdi bana Cumhurbaşkanı seçilirken yetkilerinizi bilmiyor muydunuz, yetersiz görüyorsanız niye kabul ettiniz?  diyenler çıkabilir. Ben ilave yeni yetki istemiyorum ki.

Ben, bunalımdan çıkacak yol arıyorum! Parlamento bir hükümet 

kuramayınca ne yapılmalıdır ? " 

 

Buyurun Sayın Kılıçdaroğlu, bu soruya siz cevap verin, parlamento bir hükümet kuramayınca ne yapılmalıdır ?

Sizin savunduğunuz bugünkü hastalıklı sistem buna cevap vermiyor Kemal Bey vermiyor, veremiyor. 

Yeni bir seçim mi dediniz?

Peki, tekrar aynı sonuç çıktı ve partiler yine anlaşıp, bir koalisyon oluşturup hükümeti kuramadılar, o zaman ne olacak?

Mesela şu tabloya bir göz atın, dedim ya bu kitabı size gönderebilirim, yakından bakın ve geçmişte bu ülkenin altın yıllarının ve servetinin nasıl çarçur edildiğini bir görün, tabi eğer maksat üzüm yemek ise..!

Sayfa 203: 

05.06.1972 tarihinde Ferit Melen hükümeti güven oyu aldı ve göreve başladı, 

07.04.1973 günü istifa etti. 

26.04.1973 günü Naim Talu hükümeti güven oyu alıp göreve başladı, 23.10.1973 günü istifa etti.

(1,5 yıldan fazla süren ara dönem, istifa etmiş Talu hükümeti) 

12.04.1975'de Süleyman Demirel hükümeti göreve başlıyor. 

13.06.1977'de istifa ediyor.

04.07.1977 günü Demirel yeniden görevlendiriliyor.

31.12.1977'de yani 5 ay sonra istifa ediyor. 

01.01.1978'de Bülent Ecevit'e veriliyor hükümet kurma görevi.

16.10.1979'da Ecevit istifa ediyor yani 9 ay sürüyor hükümet. 

24.10.1979'da tekrar Demirel görevlendiriliyor.........İlh 

 

Bu arada Korutürk'ün 7 yıllık görev süresi boyunca yukarıda kısa sürelerle görev yapan hükümetler dışında;

27.10.1973'de Bülent Ecevit,

12.11.1973'de Süleyman Demirel,

15.12.1973'de Naim Talu,

20.09.1974'de Bülent Ecevit,

09.30.1974'de Süleyman Demirel,

10.10.1974'de Bülent Ecevit,

12.14.1974'de Sadi Irmak, 

01.03.1975'de Sadi Irmak, 

14.06.1977'de Bülent Ecevit'e hükümet kurmak üzere görev verildi fakat kuramadılar ve görevi Cumhurbaşkanına geri verdiler. 

Bu tabloya bakınca başınız döndü değil mi? 

Kılıçdaroğlu ve diğer hayırcılar için bu tablo birşey ifade etmiyor mu, yoksa Türkiye umurlarında mı değil?

Son alıntımızı kitabın 173. sayfasından yapalım.

Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk yargı mensupları ile yaptığı toplantıda şunları söylüyor:

 " Arkadaşlar ben çocuk oyuncağı değilim ! Her hükümet düştüğünde memleket iktisadı da alt üst olur.

Bunu da unutmamak gerekir..." 

 

Evet unutmayın Kemal Bey, sizin savunduğunuz sistem bu ülkede,

27 Mayıs'ı, 12 Mart'ı, 12 Eylül'ü, 28 Şubat'ı, 27 Nisan'ı, 17/25 Aralık'ı ve 15 Temmuz'u doğuran ve devlet işlerini vekaletçi haramzadelere ve Batılı çakallara havale eden hastalıklı bir sistemdir.

Siz unutmuş gibi yapabilirsiniz ama bu millet; CHP'nin, milletin oylarından değil de, bu darbelerden ve bu hastalıklı sistemden medet umduğunu biliyor ve unutmuyor.

Tam da bu sebeplerle İnşallah, 16 Nisandaki sandıktan da size ekmek çıkmayacaktır.

 

Ferman Karaçam - Haber

 

fermankaracam@gmail.com 

fermankaracam@twitter.com 

twitter.com/fermankaracam 

facebook.com/fermankaracam 

Yorumlar1

  • Yaren 7 yıl önce Şikayet Et
    İnşallah.Hayırlı Cumalar
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat