HDP’nin ikna evleri neden hâlâ faaliyette?

  • GİRİŞ16.09.2019 10:50
  • GÜNCELLEME16.09.2019 10:57

PKK saldırılara devam ediyor. Bir yandan da HDP milletvekili ve yöneticileri TBMM’den tutun birçok kurumda “rahatça” terör propagandası yapabiliyor. Böyle bir durum “doğudan batıya kadar” dünyanın hiçbir ülkesinde yok!

 

 

Bizde var; çünkü Batı’nın “demokratik hukuk” efendileri böyle istedi!

Şimdi bu oyunu bozmak gerekir! Elbette insanlar “HDP kapatılsın” diyecektir. Bunca acının ve alçaklığın karşısında insanların düşünceleri elbette böyle olur. Fakat karşımızda “insan gibi insan” diyeceğimiz kişiler yok! Bu sebeple “kan dökücülerle” hareket eden HDP’nin kirli propagandasını etkisiz hale getirirken bunu “sağlam” yapacağız.

 

 

 Şahsi kanaatim odur ki HDP’den ziyade onun PKK için açtığı 1743 ikna evini kapatmak daha kalıcı ve net bir çözüm sağlar.

Çözüm HDP’nin özellikle belediyeler eliyle açtığı ve spor, sanat, müzik, resim kursları adı altında kurulan legal ve illegal “sosyal tesislerini” fesh ederek yerine gerçekten bu faaliyetlerin sunulduğu yeni tesisler açmaktır!

Bunların merkez üssü, sosyal laboratuarı ve “deneme tahtası” Diyarbakır! Şehirde 1743 ikna evi var!

Evde musluk açık kalmış ve her yeri su basmış. Siz evdeki suyu tahliye etmekle meşgulsünüz, fakat musluğu kapatmak aklınıza gelmiyor. Bu takdirde istediğiniz kadar evi temizleyin, neticede o sular her defasında odaları basacaktır. Mesele “muslukları kapatma” meselesidir. 

HDP’li belediyelerin “kreş” adı altında 5 yaşındaki çocukları eğitime tabi tutmasına engel olmazsanız dağdaki teröristi istediğiniz kadar temizleyin, neticede karşınıza “beyni ele geçirilmiş” kişiler her defasında çıkacaktır ve bu kişiler milletimizin “kaybedilmiş öz evlatları” olacaktır.

Bölgede gerçekten PKK’ya karşı çıkan ve milletten yana olan dernekler, vakıflar, partiler, sendikalar var mı? Var, hem de yüzlerce!

Siz bakmayın HDP’nin Diyarbakır’da %63-65 oy aldığına!

Bakın kayyım atandı ve bu durum Diyarbakırlıların, Vanlıların, Mardinlilerin umurunda değil! Sorduğunuz vakit çıkıp da “Oh ne iyi oldu” demiyorlar ama “Kahretsin” diyen de yok! Çünkü günlük hayatlarında değişiklik olmadı. Çünkü kimse esnaflara “Yarın kepenkler kapanacak” talimatı vermedi. Çünkü kimse sokaktaki vatandaşa “Kürtçe konuşmayacaksın” demedi. 

Devletin gücü olmadan sosyolojik yapıları değiştirmek zordur. 

Devlet mekanizması derhal işleme geçer, şehirlerimizde HDP eliyle kurulan “ikna evlerine” el atılırsa önümüzdeki seçimlerde HDP’nin yahut “desteklediği CHP’li adayların” oyları gözle görülür şekilde düşer. 

PKK’yı meşrulaştıran, ona eleman kazandıran, belediyelerin sosyal tesislerini terör örgütüne eleman yetiştirme üssü gibi kullanan kim varsa derhal hukuki işlem yapılmak zorundadır! Vekil, belediye başkanı, parti yöneticisi olması fark etmez!

Birçok kişi HDP’nin kapatılmasına itiraz edebilir, onlara oy veren Kürtler ve Türkler onları bu kez daha güçlü destekleyebilir; ama HDP’nin açtığı “teröre adam devşirme” merkezlerinin kapatılmasına HDP’li yöneticiler dışında kimse itiraz etmez!

HDP’liler maalesef PKK’nın esiri ve eşiti olmuş durumda! Gönül isterdi ki PKK’yı aradan çıkarıp tamamen “halkın” sorunlarına odaklansalardı. Yapmadılar yahut yapamadılar!

Devletin gücü onların da bu esaretten kurtulmasını sağlayacaktır.

Biz devlet derken; üzerinde 5 vakit ezan okunan, dünyanın zalimlerine karşı daima mazlumlardan yana olan, ay yıldızın gölgesinde milletin ferahladığı devletimizi kastediyoruz.

“EYT’LİLER, KHK’LILAR 

HÂLÂ ANLAMADINIZ MI?”

Birileri yaptığımız uyarılar karşısında “EYT’lilere FETÖ’cü dedi” diye algı yapmanın inanılmaz zevkini tatmadan duramadı. 

“Emeklilikte yaşa takılmak” bir problem olabilir; ama bunu sanki vazgeçilmez bir “kimlik” gibi üzerinizde taşımaya kalkarsanız FETÖ gibi örgütler sizi çok rahat kullanırlar ve kullanıyorlar zaten!

Talep edin, hakkınızı savunun; ama işi “fanatizm” noktasına getirmeyin! FETÖ birilerini niye destekler sizce? FETÖ destekliyor diye siz FETÖ’cü olmazsınız ama “kullanılmış” olursunuz!

Kanun Hükmünde Kararname ile işinden çıkarılıp mahkemece aklandığı halde işine dönemeyenler varsa bunun çözümü yine hukuk içinde kalarak bulunabilir.

Hak isteyen elbette hakkını alacaktır, fakat siz “baş istemeye” kalkarsanız işin rengi değişir!

Altını tekrar çizelim: FETÖ bir Siyonist yapılanma biçimi olduğu için her taşın altından çıkmayabilir ama hiçbir taşın altını da boş bırakmak istemez. Bu sebeple birçok olayda karşımıza FETÖ çıkabiliyor. “Yine mi FETÖ, bu da mı FETÖ?” diyenler işi sulandırıyor. Biz her şeyi FETÖ’ye bağlamıyoruz, ama illa mevzuların bir yerine bulaştığı için dikkatleri çekmek durumunda kalıyoruz ve bundan da vazgeçeceğimizi sanmayın! 

Doğruya doğru, eğriye eğri!

 Yeniakit

Yorumlar1

  • Hayri Başalan 4 yıl önce Şikayet Et
    Kaleminiz hep güçlü olsun,güzel tespitleriniz var ,sağolun ,biz de.istifade ediyoruz!
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat