Pekiyi ya sen hangi hayvansın sevgili okur?

  • GİRİŞ20.11.2014 08:03
  • GÜNCELLEME20.11.2014 08:37

'Hop hop birader, n'oluyoruz!' dediğinizi duyar gibiyim. Muhtemelen 'böyle güzel bir girişin üzerine bu da nereden çıktı' diyorsunuzdur. Şimdiden belirteyim böyle sorulara hazırlıklı olun! Neden mi, hemen anlatayım. 

Bankalar müşterilerine kredi verme sürecinde ilginç risk belirleme metotları uygulamaya başladı. Kredi verirken kılı kırk yardıkları yöntemlere bugünlerde bir yenisini ekleme çabasındalar.

Bankalarımız artık kredi isteyen müşterilere 'sen hangi hayvansın?' diye soracak. Sadece bu soruyla kalsa iyi, 'Çocukken hayali arkadaşın var mıydı?', En güçlü yanınız nedir?' 'Hangi hayvan olmak istersiniz?' vb. 45 soru soracak. 

Sorular sadece krediye uygun olduğunuzu değil, gelecekle ilgili beklentilerinizi, en güçlü yanlarınızı, tercih edeceğiniz otomobil markasının bilgilerini de risk analizinde verecek. Yani kişiliğinize dair bir test yapacak.

Bu testler “psikometrik test” olarak geçiyor. Testler, Türkiye, Rusya ve Güney Afrika gibi ülkelerde kullanılıyor ve müşterinin risk almaya yatkın olup olmadığını ölçümlüyor.

Yani bir banka size borç vereceği zaman yalnızca sizin mali durumunuzla ilgili detaylara değil kişiliğiniz ile ilgili ayrıntılara da ulaşacak. Genelde bu yöntem ilk kez kredi alacaklar için uygulanacak. Ama yaygınlaşacağına kuşkum yok!

“Ne var bunda finans sektörü ile psikoloji biliminin yöntemleri birleştirilerek daha sağlıklı kredi mekanizması kuruluyor?” diyenleriniz olacaktır. 

Böyle düşünenler kusura bakmasın!

Bir krediye başvurduğunuzda, maaşınızdan, yan gelirlerinizden, sahip olduğunuz menkul ve gayrimenkullerden hemen hepsine rehin koyan, aldığınız kredinin kat kat fazlasına tekabül eden ipoteklerle kendini garantiye alan ve riskini sıfırın altında eksi risklere indirerek güvenliğinden gram taviz vermeyen bankalarımız etik ilkelerden yeterince uzak faaliyetlerini uzun süredir sürdürüyor.

Hiçbir projeye, fikre ya da yeni teşebbüse inanıp para yatırmayan, elini taşın altına hiçbir zaman koymayan, reel sektör için bankacılık değil sadece tefecilik yapan bankalar; mali durumlarımızı zaten yeterince biliyorlar.

Bir de bütün bunların üzerine kişisel özelliklerimiz konusunda psikoteknik testler sayesinde bilgi sahibi olmaları demek, parayı ne için ne kadar harcayacağımıza, ne kadar borçlanacağımıza, hangi marka araba alacağımıza, ne kadar evde oturacağımıza, kaç liralık tatil yapacağımıza karar vermesi anlamına geliyor. Özetle bankaların tüm borçlanma ve alışverişlerimizde etkin rol alacak.

Düşünün, Ekmek, peynir almak için gittiğiniz market ya da bakkal, kişiliğiniz ile ilgili sorular soruyor. Böyle sorularla muhatap olmanızı ne kadar doğru bulur ve ne kadar hoşunuza giderse, bankaların bu uygulaması da farkı olmayacak.

Para satıyor olmaları bankalara kişilikleri analiz imkânı vermemeli!

Ama umurlarında değil. 

O yüzden de “hangi hayvan olmak istersin?” diye geniş geniş soruyorlar. 

Devamı için tıklayın >>>

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat