Erdoğan ve yarınki Türkiye!

  • GİRİŞ03.10.2016 09:10
  • GÜNCELLEME04.10.2016 07:55

Sadece bir siyasi de değildir…

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın önemli özellikleri arasında bir mefkûre adamı, bir ülkü ve ideal adamı olması göz ardı edilmemelidir.

Milletiyle bu kadar güçlü gönül bağı kuran bir başka devlet adamı Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra görülmedi. Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ı milletinin gözünde ve gönlünde böylesine kudretli yapan unsurlar bir liderde çok rastlanmayacak ölçüde kabarık…

-Hitabet sanatında kimseler kendileriyle âşık atamaz.

-Memleketin her meselesine vukufiyeti tartışma götürmez şekilde büyük.

-Toplumsal hareketleri bir sosyolog dikkatiyle iyi analiz ediyor.

-Halkına fildişi kulelerden bakmıyor. Hiç umulmadık bir yerde tevazu gösterip bir kapıyı çalıp misafir oluyor ve yer sofrasında bağdaş kurup oturuyor ve hatta simit çay ikram edenleri geri çevirmiyor.

- İnsanlarla samimi konuşuyor. Halkla gönülden gönüle gidip gelinen bir gönül köprüsü var.

-Sanata karşı ciddi anlamda bir ilgisi ve duyarlılığı var.

-Hadiselere karşı ciddi bir öngörüsü ve soğukkanlılığı var.

-Ciddi bir özgüveni ve vakur bir duruşu var.

Okullar için hazırlanan 15 Temmuz Şehitlerini anma videosunda seslendirdiği İstiklal marşımızı baştan sona dinlemenizi öneririm. Değme sanatçılar marşımızı bu kadar güzel seslendiremezlerdi. Cumhurbaşkanımızın duyarak, hissederek ve yürekten seslendirdiği İstiklal marşımızı dinlerken ne saklayayım gözyaşlarına boğuldum.

Biz sanatla düze çıkacağız!

Düşünceyle, edebiyatla, musikiyle, ilimle var olacağız…

Cumhurbaşkanımızın sanata olan bu düşkünlüğü keşke diğer devlet ricalinde de olsa ve bunu her fırsatta keşke dile getirseler. Son okunan kitaplar, dergilerden söz edilse, dinlenen müzik eserleri dile getirilse ne güzel olacak…

Diyorum ya…

Biz sanatla, tefekkürle, musikiyle, ilimle, fenle düze çıkacağız.

Bizi birbirimize düşürmeye çalışan vatan hainleri olsa da, yaralarımız göz göz kanasa da, çeşit çeşit dertlerimiz olsa da gönül kapılarımız ardına kadar apaçık olmalı.

Sabahları güne umut muştulayan şarkıları dinleyerek başlamalıyız bundan sonra. Karamsarlık, kötü ve bed düşünceler yol bulmamalı yüreğimize. Bundan sakınmalıyız. Yeis ve keder bulaşıcıdır zira.

Mehmet Akif’in dizeleri ne güzeldir:

“Yeis öyle bataktır ki düşersen boğulursun

Ümide sarıl sımsıkı seyret ne olursun!”

Yeni darbe dedikodularıyla ortalığı bulandırıp insanları yılgınlığa ve karamsarlığa düşürmeyi ve toplumsal travma yaratarak kaotik ortam hazırlama peşinde olanlara ortak cevabımız nettir aslında Akif’in dizelerinde;

“Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak

Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak”

Yarınki Büyük Türkiye idealimiz capcanlı yerli yerinde durmalı.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan gibi cesaretli bir dava adamı çelikten iradesiyle ülkemizin başında, daha ne olsun...

Yeni yüzyılın Alperen devlet adamı unvanını ezelden almış olan Cumhurbaşkanımız, Yarınki Büyük Türkiye’yi inşallah ayağa kaldıracak.  Cumhuriyetimizin ve yarınımızın bekası için Cumhurbaşkanımızı bütün kalbimizle desteklemeye devam edeciğiz milletçe.

Türk Milleti, Türk Bilge Kağan’ın tarif ettiği noktadır şimdi.

Milli kültür ve milli ülküsüyle büsbütün kendine dönmüştür!

Meryem Aybike sinan-Haber7

meryemaybike@gmail.com

Twitter:@aybikesinan

 

 

 

 

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat