Silah Ruhsatı

  • GİRİŞ03.10.2015 09:22
  • GÜNCELLEME05.10.2015 08:49

Bununla birlikte, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun ve Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan Ateşli Silahlar ve Diğer Bıçaklar Hakkında Yönetmelik hükümleri gereğince, ruhsata bağlanmak şartı ile ateşli silah taşınması veya bulundurulması mümkün olabilmektedir.

Esas olan kanundur ve yönetmelik, kanuna aykırı olmamak kaydı ile kanunun nasıl uygulanacağını gösterir. Yönetmelik, kanuna aykırı olamaz ve kanunu dışına da çıkamaz.

6136 sayılı Kanunun 6. ve 7. maddelerinde; ateşli silahların hangi şartlarda ruhsata bağlanacağı, kimlerin ateşli silah taşıma veya bulundurma hakkına sahip olabileceği genel hatları ile gösterilmiştir.

Şartları taşıyan bireyin her biri ayrı ruhsata ve harca tabi olmak üzere birden fazla silah taşıyabilmesi ve bulundurabilmesi mümkündür. Ruhsat beş yıl için geçerli olmaktadır. Ruhsata bağlanmış silahlara ait yerli ve yabancı menşeili mermiler için ayrıca ruhsat aranmaz. Ateşli silahın ruhsatı mermileri için de geçerlidir.

Ruhsatın veriliş sebebinin ortadan kalkması halinde, ruhsat sahibi bu durumu ruhsat veren makama altı ay içinde bildirmekle yükümlüdür. Bu yükümlülüğe uymayanlara bir daha ruhsat verilmez.

Ateşli silah taşıma, silahın ruhsat sahibi tarafından üzerinde veya yanında taşınması demektir. Bulundurma ise; hangi yerde ateşli silahın bulundurulacağına dair ruhsatlandırılması yapılmışsa silahın sadece o yerde bulundurulabilmesidir. Silahın başkası tarafından taşınması veya bulundurulma ruhsatlı silahın ruhsat sahibi tarafından taşınması veya ruhsatta gösterilen yerden başka bir yerde silahın bulundurulması halinde, 6136 sayılı Kanunun 13. maddesi ihlal edilmiş olacaktır.

Ateşli silah ruhsatı, 6136 sayılı Kanun çerçevesinde Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan Yönetmelikle belirlenmiştir.

6136 sayılı Kanunun 7. maddesinin son fıkrasına göre; “Ateşli silahla işlenen suçlardan hükümlü bulunanlar ile taksirli suçlar hariç olmak üzere bir yıldan veya bu Kanun kapsamına giren suçlardan dolayı altı aydan fazla hapis cezasına mahkum olanlara, affa uğramış olsalar bile ateşli silah taşıma ve bulundurma izni verilemez”.

Yönetmeliğin 16. maddesinde, kimlere hiçbir şekilde ateşli silah ve mermilerini taşıma veya bulundurma izni verilemeyeceği ve verilen ruhsatların iptal edileceği gösterilmiştir. 16. maddede, hangi hallerde ruhsat verilmeyeceğine ve verilen ruhsatların iptal dileceğine dair birçok sebep sıralanmıştır.

Yönetmeliğin 16. maddesine göre; “Kanunun 7 nci maddesinin (1) numaralı bendinde sayılanlar hariç aşağıda belirtilen hallerden birine giren kimselere hiçbir şekilde ateşli silah ve mermilerini taşıma ya da bulundurma izni verilmez, verilmiş ruhsatlar iptal edilir.  

a) Ateşli silahla işlenen cürümlerden hükümlü bulunanlar,   
b) Ruhsatlı silahıyla suç işleyenler veya silahın muhafazasındaki ihmal ve kusuru neticesi başkaları tarafından bir suç işlenmesine veya intihar ya da intihara teşebbüs edilmesine neden olanlar,
c) Haklarında Türk Ceza Kanununun 119 uncu maddesinin uygulanması nedeniyle kamu davası açılmamış olsa bile, zorunlu olmadığı halde meskun bir mahalde veya civarında ya da umuma mahsus yol üzerinde veya bu yola doğru silah atanlar ile bu suçların birinden mahkum olanlar, 
d) Taksirli suçlar hariç bir yıldan fazla hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkum olanlar ile zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlarla her türlü kaçakçılık, kara para aklama, hayali ihracat, elektronik alet ve cihazlarla işlenen suçlar, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, devlet sırlarını açığa vurma, ideolojik, anarşik, terör ve benzeri yaygın şiddet eylemlerine katılma ve bu gibi fiilleri tahrik ve teşvik suçlarından birinden hüküm giymiş olanlar,   
e) Taksirle veya basın yoluyla işlenenler hariç değişik zamanlarda işlediği aynı veya farklı türden ikiden fazla suçtan dolayı hapis veya ağır hapis ve/veya ağır para cezasına mahkum olanlar,  
f) Uyuşturucu ve psikotrop maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç etme ya da bu fiillere teşebbüs etme, satma, satışa arzetme, satın alma, bulundurma, herhangi bir şekilde başkasına devretme veya devralma, sevk veya nakletme, alınıp satılmasına veya devrine ya da her ne suretle olursa olsun tedarikine vasıta olma suçlarından biriyle mahkum olanlar,  
g) Ruhsatlı silahını geçici de olsa başkalarına verdikleri için hüküm giyenler,      
h) Kanunun 12, 13, 14 ve 15 inci maddelerinde belirtilen suçlardan dolayı altı aydan fazla hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkum olanlar,
ı) Kanunun 4 üncü maddesinde yazılı silahlardan birini kullanmak suretiyle suç işleyen ve bu suçtan dolayı hapis ve/veya ağır para cezasına mahkum olanlar,    
i) Ruhsatların veriliş nedenleri ortadan kalktığı halde durumu ruhsatı veren makama altı ay içinde bildirmeyen ruhsat sahipleri,      
j) Kanunun Ek 1 inci maddesinde belirtilen ateşli silah taşınması yasak yerlerde silah taşıyanlar,
k) Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü demirbaşına kayıtlı silahları amacı dışında kullananlar,
l) Mahkeme kararı ile ya da haklarında verilen mahkumiyet kararının sonucu olarak Türk Silahlı Kuvvetlerinden tard veya ihraç edilenler, rütbesinin geri alınmasına hükmolunanlar ile 926 sayılı Kanunun 50 nci maddesinin (c) bendi, 3269 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrası ve 3466 sayılı Kanunun 15 inci maddesi uyarınca disiplinsizlik veya ahlaki durum sebebiyle ayırma işlemine tabi tutulanlar, 3269 sayılı Kanunun 12 nci maddesi uyarınca başarısız görülenler ile 3466 sayılı Kanunun 13 ve 16 ncı maddeleri uyarınca ilişikleri kesilenler veya 1402 sayılı Kanunun 2 nci maddesi gereğince emekli edilenler ile disiplin kurulları veya mahkeme kararıyla meslekten veya Devlet memurluğundan çıkarılanlar ya da haklarında verilen mahkumiyet kararı sonucu memuriyetle ilişiği kesilenler veya sicilen ya da 1402 sayılı Kanunun 2 nci maddesi gereğince emekli edilenler,      
m) Kısıtlı olanlar ile kamu hizmetinden yasaklılar,     
n) Akıl hastası veya psikolojik ve nörolojik rahatsızlıkları olanlar,  
o) 21 yaşını bitirmemiş olanlar,  
ö) 6831 sayılı Orman Kanununa muhalefet suçundan dolayı altı aydan fazla hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkum olanlar,    
Yukarıdaki fıkranın (a), (b), (c), (d), (e), (f), (g), (h), (ı), (i) ve (ö) bentleri kapsamına girenler, affa uğramış olsalar veya mahkumiyetleri bütün neticeleri ile birlikte ortadan kalksa ya da mahkemelerce verilen karar üzerine adli sicilden silinmiş olsa bile kendilerine hiçbir surette ateşli silahlarla mermilerini taşıma ya da bulundurma izni verilmez. Bu fıkra hükmü 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 2 nci maddesi hükümlerine göre suç olmaktan çıkan bir fiil nedeniyle hüküm giymiş olanlara uygulanmaz.        
Birinci fıkranın (j) bendi kapsamına girenlerin silah taşıma ruhsatları bulundurmaya çevrilir ve kendilerine bir daha taşıma ruhsatı verilmez.  
Bu maddede belirtilen mahkumiyet, kesinleşmiş mahkumiyettir.    
Bu madde hükümlerinin uygulanmasında, mahkemelerce verilen hürriyeti bağlayıcı cezalar paraya çevrilmiş olsa dahi, hürriyeti bağlayıcı ceza esas alınır.        
Bu madde kapsamında sayılan fiillerden dolayı yargılanması devam eden şahısların ruhsat verilme ve yenileme işlemleri, yargı kararı kesinleşinceye kadar durdurulur. Yargılama sonucuna kadar silah ilgili birimce emanete alınır”.

6136 sayılı Kanunun 7. maddesi iki önemli hüküm öngörmüştür. İlkine göre, ateşli silah ruhsatının valiler tarafından ne şekilde verileceğine dair esasların Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan Yönetmelikle belirlenecektir.

İkincisine göre ise, “Ateşli silahla işlenen suçlardan hükümlü bulunanlar ile taksirli suçlar hariç olmak üzere bir yıldan veya bu Kanun kapsamına giren suçlardan dolayı altı aydan fazla hapis cezasına mahkum olanlara, affa uğramış olsalar bile ateşli silah taşıma ve bulundurma izni verilemez”.

Kanunun 7. maddesinin son fıkrasında yer alan bu hükme göre, ateşli silahla işlenen suçlardan hükümlü bulunanlar, yani silahla tehdit, yaralama, öldürme, yağma, meskun mahalde sebepsiz yere silah atma gibi suçlardan, cezanın niteliği ne olursa olsun, yani para cezası ve erteleme dahil olmak üzere mahkumiyetleri kesinleşenler ateşli silah ruhsatı alamayacakları gibi, kendilerine verilmiş ruhsatlar da iptal edilecektir. Kanun koyucu burada, “hükümlü” olmayı aramıştır.

Bu sebeple; bir hükümlülük hali sayılmayan ve Ceza Muhakemesi Kanunu m.231/5-6’da fiile ve faile ilişkin şartları düzenleyen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, diğer şartları taşıyan başvurucuya ateşli silah ruhsatı verilmesine engel olmayacak ve verilen ruhsatların iptaline de yol açmayacaktır. HAGB’nin kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı, yani hükümlülük olmadığı adında da bellidir. Kanun koyucu; iki yıl ve altında hapis cezası ve/veya para cezası ile mahkum edeceği kişinin kabul etmesi halinde, hakkında verilen mahkumiyet hükmünün açıklanmasının ertelenebileceğini ifade etmiştir.

Ancak uygulamada; HAGB’nin kesinleşmiş mahkumiyet, yani hükümlülük olarak algılandığı, maalesef daha açıklanmayan mahkumiyet hükmünün kesinleşmesi mümkün olmadığı halde, ruhsat engeli olarak kabul edildiği görülmektedir. Kanun koyucu bunu bir ateşli silah ruhsatı alınmasına engel bir hal olarak kabul etmekte ise, Anayasa m.13’e uygun şekilde yapacağı yasal düzenleme ile HAGB’nin de beş yıllık denetim süresi dolmadan ateşli silah ruhsatı almaya engel oluşturacağını belirtmesi gerekmektedir. Aksi halde, HAGB kararının hükümlülük olarak kabulü ve yukarıda sözünü ettiğimiz Yönetmeliğin 16. maddenin son fıkrasından hareketle, bu hükmü 6136 sayılı Kanuna aykırı uygulayarak ve bu Yönetmelikle 6136 sayılı Kanunun dışına çıkarak yapılan tüm tasarruflar “normlar hiyerarşisi” ilkesine ve hukuka aykırı olacaktır.

6136 sayılı Kanunun 7. maddesinin son fıkrasında; taksirli suçlar, yani suçun neticesinin bilinip istenerek gerçekleştirilmediği, tedbirsizlik, dikkatsizlik, meslek ve sanatta acemilik, kurallara aykırılık olarak değerlendirebileceğimiz suç işleme kastına dayanmayan suçlar hariç olmak üzere, bir yıldan veya 6136 sayılı Kanun kapsamına giren suçlardan dolayı altı aydan fazla hapis cezasına mahkum olanlara, affa uğramış olsalar bile ateşli silah taşıma ve bulundurma ruhsatı verilmeyeceği ifade edilmiştir.

Kişi, taksirli suçlar hariç olmak üzere bir yıldan fazla veya 6136 sayılı Kanuna muhalefetten altı aydan fazla hapis cezasına mahkum olması gerekir. Kişinin cezası ertelenmiş, paraya çevrilmiş veya kişi hakkında HAGB kararı verilmişse, bu durumda ateşli silah ruhsatı yasağı geçerli olmayacaktır. Çünkü kanun koyucu “cezaya mahkumiyet” demeyip, sınırlarını gösterdiği hapis cezasına mahkumiyeti bir yasak nedeni olarak öngörmüştür. Burada da; hükümlülük ve mahkumiyetin ilan edilip kesinleşmesi hali olarak düzenlenmeyen, mahkumiyet kararının açıklanmasının ertelenmesi anlamını taşıyan HAGB bir ruhsat engeli olarak görülemez.

Konu ile ilgili Yönetmeliğin 16. maddesi incelendiğinde; 6136 sayılı Kanunun 7. maddesinin yukarıda yer verdiğimiz son fıkrasının tekrarlandığı, ancak şimdi tartışma konumuza girmemekle birlikte Yönetmeliğin 16. maddesinin bazı hükümlerinde Kanunun 7. maddesinde öngörülen bazı şartların dışında çıkıldığı görülmektedir.

Yönetmeliğin 16. maddesinin son iki fıkrasının hatalı olup, Türk Ceza Kanunu m.50/5’e ve 6136 sayılı Kanunun 7. maddesine aykırı hükümler içerdiği görülmektedir.

Yönetmeliğin 16. maddesinin bu iki fıkrasına göre; “Bu madde hükümlerinin uygulanmasında, mahkemelerce verilen hürriyeti bağlayıcı cezalar paraya çevrilmiş olsa dahi, hürriyeti bağlayıcı ceza esas alınır.   
Bu madde kapsamında sayılan fiillerden dolayı yargılanması devam eden şahısların ruhsat verilme ve yenileme işlemleri, yargı kararı kesinleşinceye kadar durdurulur. Yargılama sonucuna kadar silah ilgili birimce emanete alınır”.

İlk fıkra, net bir şekilde TCK m.50/5’e aykırıdır ve Yönetmeliğin bu hükmünü haklı kılan herhangi bir kural da 6136 sayılı Kanunda yer almamaktadır. TCK m.50/5’e göre; “Uygulamada asıl mahkumiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adli para cezası veya tedbirdir”.

İkinci fıkra; yine 6136 sayılı Kanunda yer almayan ve “Temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması” başlıklı 13. maddeye ters düşen, Anayasa m.124/1’e de aykırı olarak Kanun dışına çıkan bir hükümdür. Ayrıca bu hüküm, suçsuzluk/masumiyet karinesine de aykırıdır. Kanunda yer almayan, hatta Kanuna aykırı olan bu Yönetmelik hükmü esas alınarak Yönetmeliğin 16. maddesinde sayılan fiillerden dolayı yargılanması devam eden şahısların ruhsat verilme ve yenileme işlemleri, yargı kararı kesinleşinceye kadar durdurulamaz ve yargılama sonucuna kadar da Ceza Muhakemesi Kanunu m.123 ve 127 dışında ilgili kişinin silahına elkoyulamaz. Yönetmeliğin bu hükmünden hareketle HAGB kararı, ateşli silah ruhsatı verilmesi engeline veya ruhsat iptaline gerekçe yapılamaz. Ayrıca, kesinleşen HAGB kararında devam eden bir yargılama da yoktur. Yargılama, kasti yeni bir suçun işlenmemesi veya denetimli serbestliğin bozulmaması durumunda yeniden açılmaz, hatta beş yıllık denetimli serbestliğin bitiminden itibaren HAGB kararı da tüm sonuçları ile ortadan kalkar.

HAGB kararının etkisi bakımından tartışma konusu elkoyulan ruhsatlı silahın; beş yıllık denetim süresinden önce mi, yani HAGB kararının kesinleşmesi ile mi, yoksa beş yıllık denetim süresinin sanık tarafından sorunsuz tamamlanmasından sonra mı verileceği konusunda yaşanabilir. Kimisine göre beş yıl beklenmemeli, kimisine göre de beş yıl içinde mahkumiyet kararının açıklanması gündeme gelebileceğinden, elkoymanın kaldırılıp malın iadesinin beş yıllık denetim süresinin sorunsuz geçirilmesi beklenmelidir.

Yorumlar43

  • Serkan 3 yıl önce Şikayet Et
    Hocam mrhba .altı ay evvel ruhsatsız bir silah yakalattım ve savcı kamu davasının ertelenmesi kararı verdi.ama şimdi ruhsat başvurusunda bulundum emniyetten 6136 sayılı kanun muhalefetten kayıtım var ve baş vurum kabul edilmiyor.bunu kaldırabilmek ve ruhsat alabilme. İçin ne yapmam lazım
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Ramazan 3 yıl önce Şikayet Et
    Hocam silah tasima basvurusu yaptim 6 ay dan fazla oldu bir bilgi verilmedi ne yapmam gerekir.
    Cevapla
  • Salih tepeli 3 yıl önce Şikayet Et
    Hocam ben iki yıl muhtarlık yaptım ve taşıma ruhsatı aldım fakat daha sonra silahı mi teslim ettim ve şimdi bas vurduğu mda en az bir dönem yani beş yıl görev şartı var diyorlar oysaki ben seçimle gelip seçim le gittim mahalle lerin birleşmesinden dolayı 2 yıl görev yaptım ve tekrar seçim de kaybettim ne yapmam gerek saygılarımla
    Cevapla
  • Cüneyt 4 yıl önce Şikayet Et
    En kolay sekilde tasima ruhsatini nasil alirim
    Cevapla
  • yılmaz 4 yıl önce Şikayet Et
    hocam merhaba 21 yıl önce 1988 yılında iş yerimde ruhsatsız tabanca yakalattım 10 ay ceza verildi ve para cezasına çevrildi. sicil kaydı ve arşiv kaydınıda sildirdim 2 yıl önce (yasaklanmış hakların geri iadesi belgesini) mahkemeden aldım. bugünkü durumda silah ruhsatı alabilirmiyim. saygılarımı sunuyorum. cevap yazarsanız sevinirim
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • avukat 4 yıl önce Şikayet Et
    Saygıdeğer hocam, Bu konuyla ilgili bilgilendirme yapar mısınız ?
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat