Özür ve Hızır Beklemeden Bayramı Geçirmek

  • GİRİŞ08.11.2011 07:29
  • GÜNCELLEME08.11.2011 07:29

Temel ile Fadime kavga eder, birbirlerinin kalplerini kırarlar. Kızgınlıkları geçtikten sonra ikisi de söylediklerine pişman olur. Barışmak isterler; fakat özür dilemek ikisinin de ağırına gider. Temel salonda, Fadime yatak odasında durur, birbirlerinin yüzüne bakmazlar. 
 
Temel salonda "Uy Allahum, ben ne ettüm de Fadimemü küstürdüm..." deyip canı sıkılır.
Fadime odada "Ben ne ettümde kocacığımı küstürdüm..." diye dövünür.
Temel "Ula uşağum pi pakiim, ne ediyor bizim Fadime" der, yatak odasının kapısına varır.
 
Fadime yatağın kenarına oturmuş dua etmektedir:"Uy Allahım, ne ettümde küstürdüm Temelümü? Ben ne etceem şimdü? Allahum ne olur bizi parıştur. Gerekiyorsa Hızır aleyhisselamı gönder da!"
Temel bunu duyar da durur mu?
Kapıya hızla iterek içeri girer:
-Ya Hızır! Tamam. İtme daaa. Tamam anladuk. Paruşacağuz.
 
Şu güzel bayram gününde barışmak için özür, tatsızlıkları düzeltsin diye Hızır (a.s) 'ı beklemeyelim.  O beklediğimiz özür, hiç bir zaman gelmeyebilir... Hızır (a.s) ın yolu bizim buralara hiç düşmeyebilir... Özür geldiğinde affetmek kolay, özürsüz affedebilmek en zoru. Karşımızdakinin nefsinin kırıldığının keyfine varmadan, incelikle affedebilmektir, işin esası. Yapabilene ne mutlu...
 
Beklentiler çağı mıdır bu çağın adı? Bilmiyorum. Fakat şunu iyi biliyorum ki hiç azalmayan, hiç bitmeyen beklentilerimiz var. Hz. İbrahim ateşe atılırken yardım teklif eden meleğin yardımını istemedi: "Rabbim bana yeter." dedi. Oğlunu kurban edeceği zaman da gökten inecek bir koç beklemedi. Samimiyetle Rabbine güvendi ve kendi üzerine düşeni yaptı. Bizler için çok güzel örnekler var, Hz. İbrahim de. Atmamız gereken adımları, samimiyet içinde, Allah için atmak ve gözümüzü yola değil, gönlümüze çevirmek önemli: Bunu başarmamız lâzım. Beklentilerimizi yapmamız gerekenlerin üstünde tutunca; yorgun gönüllü, asık yüzlü oluveriyoruz.
 
Bizi yoran, yıpratan; karşımızdakileri daraltan beklentilerden acilen kurtulmalıyız. Beş vakit namazda peygamberimizin ismi ile beraber andığımız Hz.İbrahim de bizim için çok güzel örnekler var. Rabbim anlamak ve hayatımıza geçirmek nasip etsin.   

Sema Maraşlı / Haber 7
semamarasli@gmail.com        
www.cocukaile.net

Yorumlar2

  • Hasan Seyre 12 yıl önce Şikayet Et
    Ailede inat olmaz.. Küslük dersen hiç olmaz. Sorunlarınızı, işinizi, akrabalık yanlarınızı hiç ilgili olmayan bir hale getirin. karı koca arasına girmesine müsade etmeyin. Size küsse bile ara sıra eşinize elinizle dokunun. Naber kız deyin. İsterse size küs baksın. en kızgın halini takınsın. Şimşekler çaksın. Aldırmayın.
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • adil dereci 12 yıl önce Şikayet Et
    Benzer fıkra. Temel ile Fadume 10 yılda 5 çocuk sahibi olmuşlar . Demişler ki bu kadar yeter ; Başbakan 3 dedi , biz 5 yaptık . Doktora gitmişler ; doktor gerekli bilgileri onlara aktarmış . Ama bir yıl sonra 6. çocukları dünyaya gelmiş . Fadume , bu böyle olmayacak , demiş . Yorganı , yastığı almış salona geçmiş . Temel de arkasından seslenmiş : - Faydası olacaksa ben de geliyorum .
    Cevapla Toplam 8 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat