2 Temmuz 1993 tarihinde, Sivas’ta 37 kişinin Madımak Oteli’nde ölmesinden sadece 3 gün sonra Erzincan ili Kemaliye ilçesi Başbağlar Köyü’nde, akşam ezanı okunduktan sonra camiye giden 29 kişi, köyün meydanına toplanarak kurşuna dizildi.

Köydeki 214 ev, cami ve okul, içindeki insanlarla birlikte yakıldı. 1’i kadın 4 kişi yandı, toplam 33 kişi şehit oldu. Başbağlar’da yapılan katliamın üzerinden tam 22 yıl geçmesine rağmen faillerin bulunamadı.

“O tarihte Erzincan Valisi olan merhum Recep Yazıcıoğlu şöyle demişti “Ben Başbağlar katliamının bütün faillerini buldum. Adamlar suçlarını da itiraf ettiler fakat o tarihte bu dâvâya bakan savcı solcu idi. ‘Ben bu valinin yakalattığı kimseleri tutuklamam’ diyerek katilleri serbest bıraktı. Adamlar da kaçıp yurt dışına gittiler.”

Derin bir operasyonla o dönem Alevi-Sünni çatışması çıkarmak için bir zemin oluşturulmak istenmiş. 2 Temmuz’da Madımak 5 Temmuz’da Başbağlar’ın yaşanması tevafuklar zincirinden çok öte bir şey.

Madımak’ta yaşanan acı tabloyu kışkırtan Aziz Nesin’in tutumunu da bir kenara koyalım.

Şeytan ayetleri kitabını Aydınlık’ta yayınlaması. Sivas’ta dinsiz olduğunu söylemesi, 1000 yıl önce yazılmış Kur’an’a inanmayacağını söyleyerek tahrik için elinden geleni yapmıştı. Tabi bu yaşanan acıları örtmez ve haklı göstermez.

Ama Başbağlar’da kendi halinde yaşayan bir köye yapılan saldırı sonrası failler bulunmasına rağmen yargı önüne çıkarılmadı ve dosya kapatıldı.

Teröristler katliamdan sonra köydeki bütün evleri ve arabaları ateşe verirken 33 kişiden 5’i çıkan bu yangınlarda şehit oldu. Ancak yanarak can verenlerin cenazeleri hiç bulunamadı. Katliamdan 14 saat sonra köye gelen devlet yetkilileri, evlerde yanan vatandaşların cenazelerini aramak yerine, kepçelerle yangından arta kalan enkazı kamyonlara yükletip bilinmez bir yere götürttü. Kurşuna dizilerek katledilen 28 kişi de otopsi raporu bile hazırlanmadan köyün 25 km uzaklıktaki bir arsaya defnedildi.

Sağ kalan köylülere komutanın şu sözü ne yapılmak istendiğinin açık kanıtıdır:  ‘Biz size Kalaşnikof tüfek vermek istiyoruz’

Böylesine büyük bir tezgah ve acı varken Başbağlar için tek laf etmeyen ama Madımak’ı bir ayine çeviren çevrelerin iki yüzlülüğünü de bir kez daha gördük. Amacımız acıları yarıştırmak değil elbette. Gerçekleşen iki hunharca olayda adaletsizliğe dikkat çekmek.

Başbağlar’da 22 yıldır cevap bulunamayan soruları soralım :

1- Başbağlar’da katilleri gerçekte kim, neden yargılatmadı?

2- Başbağlar Sivas’ın intikamı mı, yoksa aynı eller tarafından tezgahlanan oyunun parçası mıydı?

3-  Katliama güvenlik güçleri neden zamanında müdahale etmedi?

4 – Davaya bakan solcu savcı neden hesap vermedi? Devlet yurtdışına kaçan katil zanlılarına neden hiç ulaşamadı?