16 Nisan 17. Türk Devleti’nin yeniden yükselişe geçip artık oyun kurucu olarak geri döndüğü tarih olarak kayıtlara geçecek.

Bu toprakları yurt yaptığımız 1071 yılından beridir her seferinde bir bedel ödediğimiz doğrudur.

Son büyük saldırıyı 15 Temmuz işgal planıyla gerçekleştirmek istediler. Ecdad gökten inip sanki o pak alnı öptü ve bir kez daha kurdukları tuzaklar başlarına geçirildi.

Şimdi sandığa giderken yanında taşıyacaklarını asla ama asla unutma:

Haçlı Ordusu’nun lideri Papa’nın yüzyıl sonra ‘Erdoğan ve Türkiye’ için tüm Avrupa’yı eteğinin dibine toplayıp emir verdiğini unutma.

Avrupa’nın tüm gücüyle bir millete ve onun liderine saldırdığını unutma.

Tek dertleri ‘ Cumhurbaşkanı Erdoğan’ olan kimi Hindu kimi bilmem ne bela olan örgütleri unutma.

Atıyla, itiyle Türk’e saldıran, terör örgütlerine ev sahipliği yapan gavurları unutma.

Şehit kanlarıyla kurulmuş bu mübarek toprakları ABD – İngiliz yapımı çizmeleriyle kirletmeye yeltenen FETÖ’yü ve onun şeytan suratlı elebaşısını unutma.

Ömer Halisdemir’i unutabilir misin mesela? Onun Yusuf yüzünü?

Ömer Halisdemir’i düşün, onun acısına yüreği dayanamayan Fadime anayı hatırla.

Şer cephesinin kimler olduğunu asla ama asla aklından çıkarma.

Hayır çıktığı takdirde ( gücü yetmez de) seni denize dökmek isteyenlerin o hastalıklı fikirleri zihninin en ön kısmında, her daim tazeliğini korusun.

 Terör örgütlerine alternatif olan siyasi partilerin aslında sadece zararlı cemiyet olduğu ve 16 Nisan sonrası tarihe karışacaklarını bilerek git sandığa.

Türkiye’nin Türkiye’den büyük olduğunu ve 16 Nisan sonrası çok daha büyük olacağını bilerek al tercih pusulasını yanına.

16 Nisan alelade bir gün değil. Batı’nın, yer altı ve yer üstü tüm örgütlerin, Türkiye’deki paravan vakıfların, dünyadaki bir kısım istihbarat örgütlerinin aynı cephede birleşip Türk’ü boğma planının ter düz edileceği gündür.

Ne diyordu Kazanlı gazi Mustafa dede “Görüyon demi Türk'ü. Bizi kimse yenemez. Bizde bu iman oldukça bize silah kurşun tesir etmez".

Silah, kurşun tesir etmeyen milletin evlatları işte şimdi söz sizde!

EVET! Söz sizde…