CHP Genel Başkanı özel jetle otopark açılışına gitmeden bir gün önce grup toplantısında partililere seslenirken önce FETÖ’cü Altan kardeşlere ve Ilıcak’a sahip çıktıktan sonra sözü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM’deki konuşmasına getirdi. Konuşmasının içinde “Türkiye’de CHP iktidarında…” falan diye espriler de yaptı ama konumuz elbette bu değil.

Kılıçdaroğlu gerçekten siyasi bir figür olarak Türk siyasi tarihine şimdiden geçmiş bir şahsiyet. Yaptığı gaflar, 9 seçim kaybedip sürekli partisinin kazandığını iddia etmesi gibi çok garip tespitler yaparak siyasi tarihimizdeki yerini aldı.

İki gün önce de Başkan Erdoğan’ın BM’deki konuşmasına getirdi olayı. Filistin meselesiyle ilgili tek bir cümle etmemiş diyerek Erdoğan’ı suçladı ve kendilerinin Filistin davasına sahip çıktığını falan söyledi.

Peki, ne demişti Cumhurbaşkanı : "Filistinlilere uygulanan zulme ses çıkartmayanların, onlara yapılan yardımları kısma konusundaki gayretleri sadece zalimlerin cesaretini artırmaktadır. Tüm dünya arkasını dönse bile Türkiye olarak biz, mazlum Filistinlilerin yanında yer almaya, ilk kıblemiz Kudüs'ün tarihi ve hukuki statüsüne sahip çıkmaya devam edeceğiz."

Evet, Kılıçdaroğlu sırf Erdoğan düşmanlığı üzerine bina ettiği siyasi hayatında bir kez daha baltayı taşa vurdu ve Filistin konusunda yalan söyledi. Bir de işin şöyle bir durumu var: Dünyada herkesin el pençe hazır ola geçtiği bir ortamda Davos’ta İsrail’e ‘One minute’ diyen bu işgalci devleti terör devleti olarak tanımlayan başka bir lider var mı?

Kılıçdaroğlu ve partisinin Filistin konusunda neler yapmadığı herkesin malumu. Cumhurbaşkanı’nın en güçlü olduğu yerden kendisine saldırmak gerçekten Kılıçdaroğlu’na yakışan bir siyasi hamleydi. Gidip Gazze, Ramallah sokaklarında dolaşsa Erdoğan sevgisinin nerelere vardığını rahatlıkla görebilir. Hemen üzülmeyin sayın Kılıçdaroğlu. Sonuçta sizde darbeci Sisi’ye ve yüzbinlerce insanın katili Esed’e heyet göndermiş bir genel başkansınız. Hiç merak etmeyin Şam’da ve Mısır’da darbeci askerler arasında sizin ve partinizin itibarı çok yüksek. İşte Sayın CHP genel başkanı hizmetlerinizden dolayı milletim adına ben teşekkür ediyorum. Çünkü siz bu ülkede nasıl yönetilemeyeceğini bize uygulamalı gösterdiğiniz için sağ olun.

YENİ TÜRKİYE'NİN KÜLTÜRÜ

Kültürel iktidar meselesi bir zamandır öyle ya da böyle bizim mahallenin gündeminde. Bu konuda birçok köşe yazarı, akademisyen, yazar bir şeyler söyledi. Ama kimse çıkış ve çözüm yollarına dair önerilerle gelmedi. Ama yazar Ercan Yıldırım yeni kitabı Türkiye'nin Yeni Kültürü kitabında bir dertle ve merakla kültürü iki boyutuyla ele alıyor, bu alanla ilgili tartışmalardan hareketle analitik ve siyasi bir bakış için pencere açıyor. Gündelik hayattaki ciddi dönüşümlerin fotoğrafını çekiyor. Misal vahşi kapitalizm yerine Medine Pazarı'na dönmemiz gerektiğini söylüyor. Yani Yıldırım meseleye bir çözüm getiriyor. Yeni dönemin dizilerinden, yarışma programlarına, sosyal medya üzerinden toplumun  röntgenini çeken Ercan Yıldırım yine çok isabetli tespitlerde bulunarak yakın tarihe not düşüyor. 

Kültür Savaşlarından Kültürel iktidara - YENİ TÜRKİYE'NİN KÜLTÜRÜ Pınar yayınları etiketiyle raflarda. Bu önemli eser tıpkı yazarın Neo - Liberal İslamcılık kitabı kadar değerli. 

serkan.ustuner@haber7.com

twitter: sustuner