PKK'nın Suriye'de yaptığına bakın

  • GİRİŞ27.08.2015 08:11
  • GÜNCELLEME28.08.2015 08:10

Sonraki adımda ise DAİŞ devreye giriyor. İşte PYD ile DAİŞ bağlantısının işleyişi.

Tel Abyad’da geçtiğimiz Haziran’da yaşananlar ortada. DAİŞ ile PKK’nın Suriye uzantısı PYD arasındaki çatışmalarda olan Tel Abyad’ın Arap ve Türkmen sakinlerine olmuştu.

Türkiye sınırındaki Tel Abyad, PYD’nin kontrolüne geçerken, terör örgütü bölgedeki Arap ve Türkmenlere yönelik etnik temizlik uygulamıştı.

Yüzlerce Arap ve Türkmen evlerinden kovulurken, PYD Tel Abyad’ı Kobani’den alırken destek gördüğü Özgür Suriye Ordusunu da şehrin dışına çıkardı.

Haziran ayında gündemden düşmeyen etnik temizlik meselesi PYD lideri Salih Müslim tarafından her defasında yalanlandı. Ancak bölgeden kaçanların anlattıkları tam tersini söylüyordu.

PYD YAKALADIĞI SİVİL ARAPLARI, DAİŞ MİLİTANI DİYE BATI MEDYASINA LANSE ETTİ

Son olarak Halep’in Kobani ilçesi yakınlarındaki bir Arap kasabasında çekilen görüntüler, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olan PYD’nin sivil Araplara yönelik saldırılarını gözler önüne serdi.

Kasabaya yapılan PYD baskınında en az 10 kişi katledildi, bununla birlikte çok sayıda bina yıkıldı, 200 kişi evlerinden alınıp, PYD militanları tarafından bilinmeyen bir yere götürüldü.

PYD daha sonra televizyon kanallarına demeç verip, o bölgede DAİŞ militanlarıyla çatıştıklarını, kasaba ve çevresini DAİŞ’ten temizlediklerini ve 200 DAİŞ teröristini ele geçirdiklerini iddia etti.

PYD’nin uluslararası medyaya “DAİŞ teröristlerini yakaladık” dediği 200 kişi, sivil insanlardı üstelik DAİŞ veya başka her hangi bir silahlı grupla ilgileri, alakaları, bağlantıları falan da yoktu.

Ortada düpedüz bir algı operasyonu vardı. O kasabanın sakinleri daha sonra olup biteni tek tek anlattı ama her fırsatta PKK’yı yücelten, PYD’yi şirin gösteren Batı medyası, Suriyeli köylülerin açıklamalarına itibar etmedi.

PYD’DEN KURTULANLAR DAİŞ’İN ELİNE DÜŞÜYOR

Neticede gelinen nokta daha vahim çünkü PYD militanlarının DAİŞ teröristi diye sivilleri yakaladığı o kasabadan kovulan Suriyeliler, bir adım sonra, gerçekten DAİŞ’in kucağına düştü.

Suriye’de bir çok noktada olduğu gibi Esed rejiminin katliamlarından kaçarken DAİŞ’in eline düşenler olduğu gibi ülkenin kuzeyinde, Türkiye sınırındaki noktalarda da PYD katliamlarından kaçan Araplar, DAİŞ terör örgütüne teslim olmak zorunda bırakılıyor.

Orada sistem böyle işliyor. Şam rejimi ile DAİŞ arasındaki bağlantıyı hep anlatırken, bu örnekleri gösteriyorduk. İşte benzer ilişki PYD ile DAİŞ arasında da var.

Bir kayıkçı kavgasına girişip, faturayı tamamen sivil Arap veya Türkmenlere kesiyorlar. Sonra bölgeleri aralarında paylaşıp, biat etmeyenleri ya öldürüyor ya da sürgün ediyorlar.

Sahipsiz kalanlar arasında “sizi PYD’nin elinden kurtardık” diyen DAİŞ militanlarına sempati duyanlar da çıkıyor.

IRAK’TA DA AYNI YOL İZLENMİŞTİ

Tıpkı 2013’te Irak’ta olduğu gibi, DAİŞ terörü o tarihte henüz Türk medyası tarafından fazla bilinmezken, örgüt Irak’ın Felluce bölgesine saldırmış, Şii Başbakan Maliki ise Felluce’ye operasyon düzenlemekten kaçınmıştı.

Maliki o dönemde “Şii hükümet olarak Sünnilerin yaşadığı Felluce’ye operasyon yaparsak, sivil can kayıpları olabilir, bu durumda da mezhepsel olarak suçlanırız” savunması yapmıştı.

Sonra ise DAİŞ’in kuşatması sırasında hükümetten hiçbir fayda görmeyen ve “Şiiler bizi teröristlerin eline bıraktı” diyen bazı Sünni aşiretler arasında DAİŞ sempatisi oluşmuştu.

Özellikle Saddam Hüseyin’e bağlı eski Baasçıların da etkisiyle, DAİŞ o dönemde Irak’ta hem de Bağdat yakınlarında ciddi bir nüfus elde etmişti.

Taha Dağlı - Haber 7

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat