Askeri üniformalı, maskeli en az 10 kişi, 3’ü mühendis, 14’ü işçi, 1’i ise muhasebeci olan 18 Türk’ü, Mukteda Sadr’ın kontrolündeki şantiyeyi basarak kaçırdı.

Olay Bağdat’ın Sadr semtinde meydana geldi. Türk firması o bölgede bir Stadyum inşa ediyor, 18 Türk çalışan ise inşaatta görev yapıyordu. Şantiyede Iraklı çalışanlar da vardı ancak saldırganlar Iraklıları değil direk Türkleri hedef aldı.

Öncelikle eylemin yapıldığı yer Bağdat’ın Sadr semti yani Şii lider Mukteda Sadr’a bağlı bir bölge.

Mukteda Sadr, 2003’teki Irak işgalinden itibaren gündemde olan bir isimdi. Özellikle işgal sürecinde Mehdi Ordusuyla sık sık Batı medyasında yer buluyordu. Amerikan işgalinin hemen sonrasında Mukteda Sadr’ın kurduğu Mehdi Ordusu o dönem 50 bin kişiden oluşan bir silahlı güce sahipti.

Direniş örgütü Amerikan Ordusu ardından El Kaide ile çatışmalara girdi. Şimdi ise Mukteda Sadr’a bağlı silahlı grupların DAEŞ teröristleriyle çatıştıkları biliniyor.

Türk şantiyesinin bulunduğu Sadr semti, Mukteda Sadr’ın kontrolünde ve Bağdat’ın merkezine 5 kilometre mesafede bulunuyor.

Mukteda Sadr, Irak’ın eski Başbakanı Nuri Maliki’ye muhalif bir isimdi, Şii olmasına rağmen Maliki’nin İran kontrolünde kalmasına tepkiliydi.

Hatta Maliki’nin Erbil’le yaşadığı problemli süreçte Mukteda Sadr, Barzani’nin yanında durmuştu.

Maliki’nin görevden ayrılmasıyla Başbakan yine bir Şii olan Haydar el İbadi geldi. Ancak geçtiğimiz hafta Mukteda Sadr, yandaşlarına bir çağrı yaparak 28 Ağustos Cuma günü hükümet karşıtı protestolar için “sokağa çıkın” talimatı verdi.

Geçen Cuma Bağdat’ta özellikle de Sadr bölgesinde binlerce Sadr yanlısı hükümet karşıtı gösteriler düzenledi.

Bu arada Irak’ta yıllardır devam eden Şii-Sünni ve Kürtler arasındaki görüş ayrılıklarının Şii liderler Mukteda Sadr ve Sistani arasında da mevcut olduğu bilinmekte.

Tüm mezhepsel denklemlerde Mukteda Sadr’ın kendisine daha farklı bir konuma oturttuğu da bir gerçek.

İşte bu noktada Sadr’ın hakim olduğu bölgede, Sadr’ın adını taşıyan bir Stadyumun inşaatını üstlenen Türk firmasının Türk çalışanları kaçırılıyor.

Akıllara DAEŞ terör örgütü geliyor çünkü DAEŞ’in böyle bir saldırganlığı yapması için bir çok nedeni var. Kaldı ki geçen yıl Musul’da Türkiye’ye yönelik daha büyük çaplı bir eyleme imza atmışlardı. Şu an ise Türkiye’nin DAEŞ’le mücadelede önemli rolü ve faaliyetleri devam ediyor.

Aynı şekilde Sadr güçlerinin DAEŞ’e yönelik çatışmalarını da düşünecek olursak terör örgütü ve onu kullanan güçlerin değişik mesajlar göndermeye çalıştıklarını da söyleyebiliriz.

DAEŞ’in böyle bir eylemi yapmasında Türkiye’yi bölgeye çekmek isteyen güçlerin de parmağı olabilir. Çünkü DAEŞ terör örgütü Ortadoğu’da Batılı olsun İran kaynaklı olsun bir çok güce taşeron olarak farklı terör hizmetleri sağlamakta.