ABD Dışişleri Bakanı John Kerry: "Rusya'yı bu konuda uyarmıştık, Türkiye'nin sınır ihlali yapan Rus jetlerini vurma hakkına sahip”.

ABD Savunma Bakanı Ashton Carter: "Rusya'nın hava sahasını ihlal etmesi sonrası Türkiye'yle sürekli temas halindeyiz".

Bu açıklamalar 5 Ekim tarihinde yapıldı.
Rus jetleri o gün tıpkı dün olduğu gibi Suriye’de Türkmenleri bombalarken sınırımızı ihlal etti. Türkiye o gün Rus uçağını düşürmedi.
NATO ile ABD ise mangalda kül bırakmadı.
“Türkiye’nin hakkı, gerekirse vurup, düşürmeli, Türk sınırı bizim sınırımız” denildi.

Aynı gün Ankara’dan Rusya’ya açık ikaz geldi.
Dışişleri Bakanlığı, “sınır ihlalinin tekrarlanması halinde arzu edilmeyen hadiseler olabilir” diye Moskova’yı uyardı.

Diplomatik bir uyarı bundan daha açık nasıl olabilir? Türkiye uyardı, onlar ihlal etti, Türkiye uyardı, bir daha ihlal etti, ihlal ederken de 5 dakika içinde 10 kez daha uyarı yapıldı ama dinleyen olmadı.
Sonuç, havada alev topuna dönerek düşen bir Rus uçağı ve paraşütle sıvışan pilotlar.

5 Ekim’deki ilk hadisede Türkiye’ye gaz veren Batı, 24 Kasım’daki ikinci vakadan sonra kıvırmamalı. Dün ne dediyse sözünün arkasında durmalı.
İçerisinde bol “ama” olan cümlelerle temenniler değil tıpkı 5 Ekim’de olduğu gibi açık açık Rusya’ya mesajlar vermeli.

Putin’e gelince.
“Dur” dedik, “yapma” dedik, dinlemedin. Devam ettin. Vuruldun.
Üstüne üstlük o topraklara DAEŞ’i vuracağız diye girdin.
Bir tane DAEŞ teröristinin olmadığı sadece sivil Türkmenlerin yaşadığı Bayırbucak’a saldırdın.

“Bayırbucak bizim için önemli” dedik, “stratejik” dedik, “orası düşerse PKK’ya verecekler, biz orayı teröriste peşkeş çektirmeyiz” dedik. Sen gittin bombalamaya devam ettin.

30 Eylül’den beri Suriye’desin. İlk günden itibaren Bayırbucak’a bomba yağdırıyorsun.

Sonra diyorsun ki “biz DAEŞ’i vuruyoruz”.
Kimi kandırıyorsun, DAEŞ bile söylüyor “biz Türkmen dağında yokuz” diye.

Türkiye’nin damarına damarına basıp, can evinden vurmaya kalkıyorsun bunu yaparken uluslararası hukuku çiğneyip, sınırımızı ihlal ediyorsun.
Sonra diyorsun ki “sırtımızdan hançerlendik, Türkiye DAEŞ’i bombalayan Rus uçağını düşürmüştür”.

Hangi DAEŞ’ten bahsediyorsun Sayın Putin?
Madem DAEŞ avındasın gidip Rakka’yı bombalasana.

Rakka’da istemediğin kadar DAEŞ teröristi var.
Bayırbucak’ta ise bir tane bile yok.

Sen hangi akla hizmet Rakka’yı bırakıp Bayırbucak’ı vuruyorsun?
Yoksa Bayırbucak’ı alıp, Suriye’nin kuzeyinde doğudan batıya Akdeniz’e açılan koridor yapmaya çalışan üst akla mı hizmet ediyorsun?