Ankara-Tahran-Bağdat-Amman, geride bıraktığımız hafta bu hatta kritik görüşmeler gerçekleştirildi.
İran Genelkurmay Başkanı Ankara’daydı, Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Ürdün’e gitti, şimdi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Irak’ta. Peki bu ziyaretlerin şifreleri neler?

ANKARA-TAHRAN HATTINDA HEDEF PKK MI?
İran Genelkurmay Başkanının Ankara ziyareti sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan, “terör örgütlerine karşı İran’la müşterek operasyon her an gündemde” dedi.
Türkiye ile İran Kuzey Irak’ta PKK terör örgütüne karşı birlikte mi hareket edecek? Kritik soru bu.
Tahran’dan gelen mesajlara bakınca iki ülkenin Irak’ta PKK’ya karşı ortak bir askeri operasyona girmeleri şu an için düşünülmüyor. Ama ortak bir askeri operasyon olmasa da özellikle Kandil’de terör örgütü PKK’ya karşı ortak hareket edileceği anlaşılıyor.
İstihbarat paylaşımı noktasında birliktelik olacağı büyük ihtimal gibi duruyor.
PKK’nın İran uzantısı PJAK ile Tahran yönetimi arasında 90’ların sonundan itibaren devam eden bir uzlaşı gerçeği var. Ancak Kuzey Irak’taki referandum ısrarı, PKK-PJAK dengesine rağmen İran için ciddi bir tehdit unsuru halini aldı.

DİĞER İHTİMALLER, TELAFER VE İDLİB
İran Genelkurmayı, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın da Tahran’ı ziyaret edeceğini duyurdu. Bu durum Türkiye ile İran arasındaki askeri ilişkinin Suriye ve Irak’ta bir boyut kazandığını gösteriyor. PKK’ya karşı Irak’ta ortak hareketin yanı sıra yine Irak’ta Tel Afer’de DAEŞ’e karşı ve özellikle Suriye’de İdlib’te El Kaide terör örgütüne yönelik bir müşterek hareket de söz konusu.

ABD’NİN İDLİB TUZAĞINA KARŞI PLAN
ABD son dönemde El Kaide terör örgütünün varlığını öne sürerek İdlib gündemi oluşturdu. ABD’nin İdlib çıkışının hemen arkasından Türkiye’nin İdlib’e acil şekilde müdahale edilmesi yönünde de bir kampanya başlatıldı. Ancak İdlib tuzaklarla dolu bir yer. Türkiye’nin oraya Fırat Kalkanı benzeri bir harekatla girmesi riskli olabilir. Türkiye bunun farkında. ABD’nin İdlib gazına gelmedi, İdlib Türkiye için de çok önemli bir yer çünkü El Kaide sonrası o bölge PKK-PYD terör örgütüne bırakılabilir. Türkiye, ABD’nin İdlib üzerinden verdiği mesajı iyi okudu diyebiliriz, Türkiye burada tuzağı gördü ve Türkiye’nin İran üzerinden bir diplomasi ağı oluşturarak, plana karşı planla hareket edeceği anlaşılıyor. Çünkü o bölgede ABD’nin de Rusya’nın da İran’ın da tasarrufları var.

IRAK ZİYARETİ VE ÖNEMİ
Kuzey Irak’ta referandum ısrarı var dedik. İran bundan ciddi şekilde rahatsız. İran’ın merkezi Bağdat hükümeti ve Irak ordusundaki Haşdi Şabi militanları üzerinden kurduğu ağa rağmen Kuzey Irak’ta Kürtlerin oluşturmaya çalıştığı yeni denklem, İran’ı tedirgin ediyor. Böyle bir ortamda Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Irak’ta Bağdat ve Erbil ziyaretlerini gerçekleştirmesi Türkiye adına önemli bir diplomasi hamlesi. Türkiye’nin Irak’la ilişkileri, Musul operasyonunun devamı olan Telafer operasyonu, Haşdi Şabi meselesi, Türkmenler ve Kuzey Irak’taki Türk askeri varlığının devamı açısından önem arz ediyor. Şu unutulmamalı ki Türk askeri geçen yıl Başika’dan çekilmeyerek, Musul operasyonunda Türkiye karşıtı saldırgan tutumun önünde duran güç olmuştu.

ERDOĞAN’IN MESCİD-İ AKSA HASSASİYETİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ürdün’de Ürdün Kralı Hüseyin’le bir araya geldi. İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yönelik Temmuz ayındaki saldırılarının ardından gerçekleşen bu görüşmede Ürdün Kralı, Mescid-i Aksa konusundaki tavrından dolayı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür etti. Ürdün, gerek Suriye gerek Irak’taki terör örgütlerinin faaliyet alanları açısından stratejik öneme sahip bir yer. Ayrıca İsrail, ABD ve diğer Batı ülkeleri için de önemli. İncirlik’ten çekilen Alman askerlerinin yeni adresi konumunda. Türkiye’ye bakış noktasında bazı hazımsızlıkları oldu Ürdün’ün. Ancak İsrail’in son Mescid-i Aksa saldırıları gösterdi ki, bölgede Filistin davasına en çok sahip çıkan bir ülke var o da Türkiye.