CHP'nin büyük projesi

  • GİRİŞ30.03.2015 09:44
  • GÜNCELLEME30.03.2015 09:44

Bu sorunun cevabı önemlidir, çünkü muhalefet yenilik yapamıyorsa, “hele ana muhalefetin söyleyeceği yeni bir şey yoksa seçimin sonunda bir değişiklik beklemek boşunadır”. İşin ilginç yanı Türk kamuoyu şimdiden bu hususta ana muhalefetten ümidini kesmiş görünmektedir. 

Ülkenin hakim çevrelerinin, beyaz Türkler diye ifade edilen zümrenin, siyasetten-ekonomiye, medyadan-sanatçı kulüplerine, akademyadan-jet sosyeteye uzanan muhtelif kesimlerinde oluşan, oluşturulmaya çalışılan kanaat CHP yerine, HDP’nin ön plana çıkarılmasıyla ilgilidir. Böyle bir durumda, CHP’den söz konusu partiye oy kayması yaşanabileceğini tahmin etmek mümkün görünmektedir. “Beyaz Türklerin CHP’den uzaklaşıp daha düne kadar neredeyse küfrettikleri, hatta çözüm sürecine katıldığı için nefret ettikleri HDP’ye yaklaşmalarının temel sebebinin, bu partinin barajı aşmasına destek olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığa giden yolunu kesmek olduğunu” söylemeye gerek var mı? Bir anlamda Erdoğan düşmanlığı, CHP’nin bırakınız oylarında artışı gerilemesine neden olabilir. 

Siyaseten yetersiz olmak

Peki CHP ne yapıyor? Elbette ki bir partinin seçimlerde alacağı neticeyi, sadece siyasi konjonktür veya diğer partilerin takip ettiği politikalar belirlemez. Partilerin toplumsal sorunlara, beklentilere verdiği siyasi cevaplar, mevcut dururumdan memnun olmayanların, hatta memnun olanların dahi beklenti düzeyini daha ileri bir seviyeye taşıyacak “yenilik yapmaya dönük politikalar, yenilikçi projeler” gibi seçim sürecindeki çalışmaları neticeyi belirleyecek önemli faktörlerdir. 
Bu açıdan bakıldığında, CHP’nin tarihsel müttefikleri olan beyaz Türklerin belli gruplarının bu partiden uzaklaşma eğiliminde girmesinin doğrudan doğruya kendi politik tavrıyla alakalı olduğu söylenebilir. Bugüne kadar bu partinin, “mevcut politik duruma karşı alternatif olma konusunda bir varlık gösterememiş olması, Ak Parti’nin on iki yıllık iktidar döneminde ana muhalefetin bir yenilik sunamaması” ciddi bir soruna işaret etmektedir. Üstelik Ak Partinin bu kadar yıl sonrasında bile, hala devasa projelerle ortaya çıktığı bir ortamda, siyaset yetersiz kalmaya,yetersizliğe ne kadar tahammül gösterebilir? 
CHP’nin böyle bir durumda “ortaya koyabildiği büyük projenin Kemal Derviş’e bakanlık önerisi olması bu partide derinleşen sorunun ciddiyetini” göstermektedir. Kendisine ideal hedef olarak ancak %35 oranını gösteren bir partinin, bu ideal orana ulaşması durumunda dahi nasıl iktidar olacağı sorusu ortadayken birisine bakanlık önermesi, bu teklifi yapanın kendi söylediğine inanmadığını göstermez mi? Hadi diyelim koalisyon hesabı yapıyor olsunlar, sorun ortadan kalkıyor mu? 

Yeniden IMF’ye dönüş projesi

Sorun ortadadır: Bir ekonomik kriz döneminde Dünya Bankası, İMF gibi uluslararası kuruluşların desteğini almak, küresel sermayeye güvence vermek için, muhtemelen onları tavsiyesi üzerine, Türkiye’ye gelen, CHP’lilerin ağızlarını her açışta sözüm ona saldırdıkları neo-liberal politikaları harfiyen uygulamaktan öte bir şey yapmayan Dünya Bankası’nın adamını, kendi kendine sosyal demokrat olduğunu iddia eden bu partinin, siyasete davet etmesinde bir problem görülmemektedir. 

yazının devamı için tıklayınız

Yorumlar1

  • gereksiz adam 9 yıl önce Şikayet Et
    mevcut yönetimden çok muhalefeti eleştiren beyinler chp ye akıl vermesin
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat