İlk çok partili seçimlerde çocuklar gibi şendik…

  • GİRİŞ24.05.2015 11:03
  • GÜNCELLEME25.05.2015 09:50

Sandık başkanı müsamahakâr bir gülüşle 'Hanım nine diyor, sıraya gireceksin!' Fakat ihtiyar oralı değil. Elinde sımsıkı tuttuğu kağıdı sallayarak itiraz ediyor. Nihayet kuyruğu yarılamış bir genç sıradan sarktı:
-Onun sırası geldi de geçiyor bile bay başkan, bırak da atsın.

Evet şu kuyruk henüz on dakikalıktır. Fakat bizim hanım nine yarım asırdır kuyrukta...”
14 Mayıs 1950’de Türkiye ilk kez tek dereceli, adil ve çok partili seçimle sandık başına gitti.
İstanbul’daki bir sandıkta gördüklerini böyle kaleme almıştı Bedii Faik.

Kayseri'de de durum benzerdi: (Cumhuriyet gazetesi muhabirleri anlatıyor)
“Sabah’ın sekizinde sandık başlarına müthiş bir akın başladı. Ekserisi geceyi uyumadan geçiren seçmenler reylerini bir an evvel atmak için sabırsızlanıyorlardı. Saat daha 9.30 olmamıştı ki merkez seçmenlerinin yüzde ellisi reylerini kullanmış bulunuyordu. Akşama kadar yüzde doksanı da bulursa hiç şaşırmayacağım. Zira sandık başlarına koltukta ve omuzda gelen hastalar bile var. Şimdiye kadar elli hasta kadın reyini kullandı. Zaten bilhassa kadın seçmenler şehirde olsun, köylerde olsun büyük topluluklar halinde sandık başlarına koşuyorlardı. Köylerde erkek seçmenler sıralarını kadın seçmenlere terk ediyor. Sandık başlarından dönmekte olan bir köylü kadına reyini hangi tarafa verdiğini sordum. Bana şu cevabı verdi:

-Allah’la benim aramdaki şeye sen ne karışırsın! 

Başka bir köylü grubu ise şöyle cevaplandırdı:

-Biz işimizi biliriz hemşerim, sen keyfine bak.” (Kadri Kayabal)

Adana da Türkiye’nin pek çok şehri gibi seçim gününe şiddetli bir yağmurla uyanmıştı:
“Gece yarısından sonra tekrar bardaktan boşanırcasına başlayan yağış endişe verdi. Meğer bu endişeler boşmuş. Çünkü hiçbir bayramda hiçbir şenlik için halkın böyle yağmur çamur vesaire gibi tabii hadiseleri hesaba katmayarak caddelere hücum ettiği görülmüş şeylerden değildi. Hatta indirimli mal satışlarında bile bu kadar heyecanlı hareket görülmemişti. Sabahın saat onuna kadar devam eden yağmura rağmen halk bilhassa kadınlar reylerini kullanmak için büyük bir alaka göstermişlerdi. Reyimi, kullanmak için gittiğim sandıkta birincilik yarışıyla karşılaştım. İlk reyi kullanmak için yapılan bu yarışta birincilik sırasını âmâ bir kadınla bir gözünden malul kocasına verdik. Üçüncülüğü de lohusa olduğu için beşikteki çocuğunu bırakıp gelen bir kadın aldı. Cebesoy İlkokulundaki sandık başına ihtiyar bir kadını sedye ile getirdiler. Yarı mefluç bir halde bulunan ihtiyar bir erkek de ancak koltukta getirilebildi. Son yıllarında reylerini serbestçe diledikleri şekilde kullanmanın saadetini tattılar. Seçimin hararetini İttihat ve Terakki devrini yaşamış olanlar dahi ifadeden aciz kalmaktadır. Bu bir seçim günü değil âdeta bir bayramdı. Hangi vatandaşın yüzüne baksam hepsi kendine göre bir sultan, hepsi de reyine sahip olmanın maddi ve manevi gurur ve zevki içinde.'' (Çoban Yurtçu)

Ve Zonguldak:
“Zonguldak halkı günlerden beri sonsuz bir heyecan ve sabırsızlıkla beklediği seçim imtihanını bugün büyük bir soğukkanlılıkla sükun ve intizam içinde  verdi  Henüz şafak sökerken evlerinden dışarı fırlayan particilerin caddelerdeki faaliyeti dikkat çekiyordu. Saat tam sekizde sanık başlarında büyük bir kalabalık birikmişti. Vakit ilerledikçe kucağı bebekli tazelerden tutunuz da değnekle güç yürüyen ninelere kadar genç ihtiyar memleketin mukadderatı üzerinde rol oynamak isteyen bütün seçmenler sandık başlarına koşarak reylerini kullanmaya başladılar. Köylerde de vaziyet aynı hatta daha müthişti. Öyle seçmen kafilelerine rastladım ki ufak tefek yanlışlıklar olduğu için kendi sandıklarını köy köy dolaşıp arıyorlardı. Ufak yanlışlıklar da oldu: CHP rozeti dağıtılıyordu bunun propaganda olduğu söylendi. Bir mühendisin zevcesi propaganda yapıyor diye şikayet edildi. Kömür İşletmesi kamyonlarının sandık başlarına yakalarında altı oklu bayraklar bulunan seçmen taşıdığı görüldü.'' (Şahabeddin Uzunkaya)

Isparta'da ufak tefek olaylar dışında seçim sakin geçmişti:
“İddiaya göre bellerinde tabanca bulunan orman muhafaza memurları halk üzerinde baskı yapmakta 'CHP’ye oy vermezseniz, evlerinizi yıktıracağız' demektedirler. Bunlardan biri sözleri köyde protesto ile karşılaşınca silahına davranmak istemiş, fakat bir hadiseye meydan verilmemişti.” (Necmi Aksop)

Balıkesir, Bursa ve Çanakkale’de katılım yüzde 90’ın üstündedir. Köylerde yüzde 98’e kadar çıkmıştı. Balıkesir’de saat 13 civarlarında seçim merkezine bir şikayet geldi:
“Saat tam 13’te bir şikâyet feryadı Halk Partisinden duyuldu. 'Demokratlar baskı yapıyorlar!' Gayri ihtiyarı herkesi güldüren bu haber üzerine derhal şikayet mevzuu olan sandık yerine gidildi. Ve ilçe seçim kurulu başkanı tarafından yapılan tahkikat sonunda şikayetçilerin haksız oldukları anlaşıldı.” (Necmi Erkmen)
Ordu, Rize, Trabzon’da da yağmur altında en başta kadınlar sandığa koştular. Diyarbakır, Mardin’de de bütün gün yağan yağmur sandıkların önündeki kalabalığı engelleyemedi.
Seçimden önceki gece sandığın olduğu yerin önüne döşek atan yaşlı kadınlar, mezrasından kilometrelerce yürüyen köylülerle ilgili haberlere yer verdi gazeteler…

 

Yazının devamını okumak için TIKLAYIN...

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat