Calut öldü, Taluk ile Davut ne âlemdeler?
Calut öldü, Taluk ile Davut ne âlemdeler?
Öngörülerin çıkması çoğu kere can sıkıcıdır. Elazizliler, kişiyi bekleyen sıkıntıları, vaktinden önce haber verenlere “şum tutma” derler. Bunu yapanlar da zaten her yerde ‘şom ağızlı'lıkla suçlanır. Ben de şimdi kendimi şom ağızlılıkla suçluyorum.

Yorumlar25

  • bahadir 7 yıl önce Şikayet Et
    bu yazi 2017 nisaninda okundugu zaman hersey cuk diye nasil oturuyor?
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Muhammed Ali 10 yıl önce Şikayet Et
    PİRİ-MUĞAN ne demektir.. Hak şarabını dağıtıcı manasında saki. Tasavvuf edebiyatında: Aşkın asıl sahibi,aşkı dağıtan ve pay eden kişi. :Mecazi manasıyla: Bütün alemler ve kevn-u mekan feyiz ve neşe meyhanesi ,şarap da feyiz, sevgi ve neşe , pir i mugan da o feyzi o neşeyi kadeh kadeh sunan mürşittir.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Abdürrahim Çokgüngör 10 yıl önce Şikayet Et
    İ.Mirza, rahmeti ilahiyenin vazifedarına tabiyiz, cemaate değil. Kardeşim, her alim peygamberin varisi değildir. Her asrın bir nevi kutbu, mehdisi vardır. Onu da cemaatler değil, fesad-ı ümmet zamanında rahmet-i ilahiye görevlendirir.Bu vazife ahirzamanda Risal-i Nur’a ait olduğu ehl-i ilimce kabul görmüştür.Vazifemiz ona talebe olmak,ona buna makam dağıtmak değildir.Sayın Yazar meseleyi gayet vazıh olarak ortaya koymuştur. Fasıllardan bahsetmiştir. Ama biri şahs-ı maneviyeye ait işleri taraftarlarıyla iğdiş eder saptırırsa fitnedir. Fitneyi tashih de adavet değildir. Unutma ki, Bediüzzaman, vazife aşikar olduğu halde ahirzaman eşhasının mahiyetinin gizli olduğunu ifade etmiştir. Bu imtihan işidir. Sahabeler nübüvvetin vereseleridir, ama dışındakiler gizlidir. Bütün cemaatler haktır, esasta ittifak lazım. İttifakı bozan fitnecidir. Ben neocon-siyonist istihbarat servisleri, küresel sermaye ile müttefik makam düşkününe ve yandaşlarına tabi değilim.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • ilker mirza 10 yıl önce Şikayet Et
    Abdürrahim ÇOKgüngör e ye (3). kaldıki burada sayın m Ali Bulut hizmet hareketinden Davut diye bahsetmiştir getirdiği eleştiri de müsbet yönde pozitif eleştiridir yoksa hizmet hareketini aşağılamak, işbirlikçi veya hain ilan etmek değildir.
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • ilker mirza 10 yıl önce Şikayet Et
    Abdürrahim ÇOKgüngör e ye. yalancı, menfaatçi insan ın mutlaka büyük açıkları dünya zevkleriyle ilgili ciddi münasebetleri vardır bu efendimizden beri böyledir. el ulema verasatul enbiya sırrınca diğer islam büyükleri içinde geçerlidir. madem hutbei şamiyeden bahsetmişsin o halde bilmen lazım ki üstad orada islamın 6 büyük hastalığından biri olarak adavete muhabbeti sayar. adavete muhabbeti bırakalım.
    Cevapla
  • Abdürrahim Çokgüngör 10 yıl önce Şikayet Et
    Talut-Davut ya da fecr-i kazip-fecr-i sadık (1). Bediüzzaman Şam Hutbesi’nde “Dini cemaatler maksatta ittihat etmelidirler.Mesalikte ve meşreplerde ittihat mümkün olmadığı gibi caiz de değildir” demişti.Gülen cemaati başka Nur talebeleri başka. Ta 1971’de Nur talebelerinin sıkıyönetimce hapishaneye konduğunda bu ortaya çıkmıştı. Bekir Berk ve arkadaşlarının meşrebi, hocanınkiyle farklılık gösteriyordu. Hoca ta Erzurum’da Kırkıncı Hoca’dan beri Nur talebelerinden etkileniyordu, ama bir türlü talebe olamıyordu.Bunu 1972'de Mustafa Sungur merhumuna açıklamıştı. “Ben sizden farklı hizmet etmek istiyorum” diyerek. Talebe olamadı ama dost-talebe oldu. Risale-i Nur’un kavramlarını kullandı. Gülen, İzmir adaylığı sırasında tanıştığı Özal’ın 7 yıl sonra başbakan olması, ona dünyalık kapılarını açtı. Ama Nur talebelerini hep şirin görüp, şirin göründü.Özal köşke çıkarken DYP’ye yönelen Gülen cemaatinin dünyalığı da yerinde idi.
    Cevapla
  • Abdürrahim Çokgüngör 10 yıl önce Şikayet Et
    Talut-Davut ya da fecr-i kazip-fecr-i sadık (2). Gülen, Tansu Çiller’den cemaatine imkanlar istedi. Alamayınca Ecevit’e yoldaşlık etti. O dönemde gazetesinde (1995) büyük oynamanın sinyallerini verdi. Risale-i Nur’un kavramlarıyla yeni hedefler gösterdi. Nur talebesi değil bir kutb-u azam edasıyla şöyle diyordu:“Bir an evvel Türk Cumhuriyetleri ile bütünleşelim, bu batıyla zararsız bir planla entegrasyonu doğuracaktır.” Halbuki Bediüzzaman “Bu zamanın en büyük farz vazifesi ittihad-ı İslam” demiş ve cemahir-i müttefikayı hedef göstermişti. Risale-i Nur’da sözü edilen fasılları da gözüne kestiren Gülen, iman faslından sonraki hayat faslına start verdi. Şahs-i maneviyeye ait fütuhatı yapmaya kalkıştı. Nur’un müsamaha, zaruret-ruhsat ve azimet, keyfiyet-kemiyet, ittihad-ı İslam, Batı ile ilişkiler, şahs-i manevi, hizmet kavramlarına cemaatten tebdil ve tağyir geldi. Fasıl gereği Rum Fener Patriği, papa, hahambaşı ziyaretleri de oldu.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Abdürrahim Çokgüngör 10 yıl önce Şikayet Et
    Talut-Davut ya da fecr-i kazip-fecr-i sadık (3). ABD’ye de göz kırptı: “Dünya gemisini kaptanı ABD’dir” dedi. 28 Şubat’ta kaset savaşları onu ABD’ye uçurdu. Bu dönemde bunalan cemaat 2002 seçimiyle rahatladı.Yine dini hizmette görünüp dünyevi amaçlara yöneldiler. Ticari müesseseler, kavmi hizmetli okullar. Yerel finans kesimleriyle hayat faslını ihyadan sonra hoca küresel sermaye ile de tanıştı ABD’de yeni müttefikler bulunca da yeni hizmet kimliğini Mavi Marmara’da gösterdi. Son seçimde iktidardan 30 sandalye istendi, dershane meselesinde aba altından tekdir sopaları gösterildi. 7 Şubat fitnesinde hükümetçilik oynandı. Gezide ise hedef Erdoğan’dı.En ufak bir eleştiride ise hizmet kalkan olup kibir ve gurur sergilendi İyi de Sayın Bulut bu Talha’lık iş değil.Davut kim Talut kim. 28 Şubat çölünde kavrulan dereden kana kana içti. Ama Fecr-i sadık şartlarını unuttular ve meşieti ilahiyeye hükmederek o ihbar teehhür etti. Suçlu kim?
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • hürmuz 10 yıl önce Şikayet Et
    takke düştü kippa göründü. hz hasan büyük feragatta bulundu.has halifelerin sonuncusu müjdesiyle göçtü.müslümanların nezdinde varlığı ve yokluğu birdir.ne garip.bir hal.hatırlanmaz bile.bazılarına göre iradesiz.iktidarsız.yaftalarıda cabası.böyle düşünenlerde ceremesini öte yakada görecekler.hz hüseyin yola çıkmalıydı.davete felan gitmedi.çıktı.yolu kan kesince daha yücelere yükseldi.dünya çölünün susuzları hz isa misal bir iktidarı sultanlığı vermekten başka çare bulamadılar.içtikce zıvanadan çıkaran bir su.hem dikkat et.ilk defa hizmet ve hareket.
    Cevapla
  • Abdürrahim Çokgüngör 10 yıl önce Şikayet Et
    Nur Cemaati diye bir cemaat yoktur, uyduruktur. Sayın yazar, aslında siz Talut ile Davud’u zımnen belirtmişsiniz. Bugün kim devirmek istiyorsa o Talut, diğeri Davud. Hz. Osman şehadetinde ise benzetmenize gelirsek Cemel vak’asını kimin başlattığı belli değil mi? Kim yönetimden makam ve mansıb istiyorsa odur. Sonra rakip cemaat için Nur cemaati diyorsunuz. Nur cemaati diye bir cemaat yoktur.Bu üçüncü şahısların yani medyanın ve diğer grupların verdiği addır. Risale-i Nur’da cemaatten bahsetmez. Şahs-i manevi vardır. Cemaat yoktur. Şahs-i manevi bir nevi ekoldür. Üstadı vardır, has şakirtler yani ağabeyler vardır ve de talebebeler. Gülen cemaati için ne derseniz deyin. Onlar Nur Cemaati adını beğenmediler. Gülen Cemaati oldular o nu da beğenmediler, sivil toplum oldular, onu da beğenmediler şimdi hizmet dediler. Kılık değiştirir gibi isimler değiştiriyorlar. "Pir-i muğan"ı kullanan mel’undur. Bediüzzaman size mezarından alkış tuttu.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • kamil hisarlı 10 yıl önce Şikayet Et
    İsar hasleti makam mevki paylaşımında da uygulanmalı..!. Cemaatler birbirini dışlayıcı değil kucaklayıcı olmalı. Birbirine köstek değil destek olmalı. Bu olmazsa araya giren fitneciler milleti birbirine düşürmek için fırsat elde etmiş olurlar. Bu memleketteki kavimler ve cemaatler ittifak etmelidir.
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • kaan can 10 yıl önce Şikayet Et
    dunun olayları bugunler icin ornektir. ama aynen tekrara edecek diye bir sey yok. tarih tekerur eder ama ne hoca efendi davuttur ne tayyıp erdogan taluttur her donemin kendi sartları vardır. benzerlikler olabilir.bize dusen dun yasanmıs yanlıslardan dersler cıkartıp aynı yanlıslara dusmemektir.ali imran suresinde 103 ayet allahın ipine smsıkı sarılmayı emreder birligi emreder. yapılması gereken bu. ayrıca. hem hoca efendiye davut yakıstırıp hemde siyasetten uzak kalmlarını soylemekte bir tenakuzudr. cunku davut siyasetin basında kral olmustur.halbuki hizmet hareketi dunyaya talip olmamsıtırki siyasete talıp olsun.hizmet erlerine dunya makamlarının en ustlerini verseniz onu allahın yanındaki degerlerine gore hakaret sayar zül sayarlar...onların siyasetle makamla mevki ile isleri yoktur.ancak ulkeye hizmet adına varsa fikirleri her vatandas gibi onlarda soyleyebilir paylasabilirler. uyup uymamak siyasileirn vercegi bir karardır.onada mudahale etmez
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • Cüneyd Bahadir 10 yıl önce Şikayet Et
    Talut-Davut. Meseleyi Kuran'dan değil de tevrattan tamamlama hususunu kendi düşüncemiz uğruna yontarsak, o zaman Davud (as) ve diğer peygamberler konusundaki tevratın (tahrif edilmiş) görüşlerini de kabul etmemiz gerekir.O zaman sayın yazarın Davud'u kim yapacağı hususunda beyni sulanır.O halde Kuran neyi vermişse onu kabul edeceğiz.Kendi menfaatimizi,görüşümüzü alet etmeyeceğiz...
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • hursit dilaver 10 yıl önce Şikayet Et
    yusufiyelerden kartvizit dağıtmaya, dersaneden AKP ye... bizim neslin babaları,dedeleri, risale-i nurları kömürlüklerde, tavan aralarında, penceresi karartılmış odalarda mumlu kağıtlarla teksir kokuları arasında gizli gizli geçirdi.şimdikiler rahat..bizimkiler mapuslarda , ve 3 ayda bir risale aranan evlerde yaşadı.zamanın pravdadik gazetelerinin, nurcu,hucu, irticacı,yobaz,gerici hakaretleri ile ömürlerini geçirdi.biri nalbanttı, digeri semerci, öteki esnaf,tüccar,digeri berber,terzi...ama onlar KEYFİ,KÜFRİ,CEBRİ ve İSTİBDAT-I MUTLAK VE TECRİT-İ MÜNFERİT TE yaşadılar.şimdikilere bakıyorum da, altlarında son model arabalar (olacak tabi)marka giyimler risale-i nurun manevi ilacından çok parti,enaniyet,para kazanma işlerine dalmışlar. arada bir yaptıkları haftalık toplantılarını da risale okuma yerine birbirlerine kartvizit dağıtma toplantısı haline getirmişler.her şey bitti de şimdi AKP onlara,onlar AKPye huruç etmedeler.allah savaştırmasın.
    Cevapla Toplam 12 beğeni
  • ilker mirza 10 yıl önce Şikayet Et
    Söz sultanı ne diyeceğini bilir...... Saatlerce konuşsa ilminden,lisanından,ferasetinden,basiretinden,cesaretinden şüphe etmiyeceğimiz hatta hayretlere düştüğümüz birinde böyle hata aramak abestir. Onun o anda kendiliğinden söylediği birkaç cümleyi belki biz günler cekitap karıştırsak söyleyemeyiz. Piri muğan farsça da mürşid manasına da gelir tabiki bediüzzamanda mürşid dir. Davut olmak kolay değildir en önemlisi siyasilerde olmayan beklentisizlik ve kemalat vardır..
    Cevapla Toplam 5 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat