Dünya Netanyahu'ya karşı ayaklanıyor

  • GİRİŞ22.05.2025 08:51
  • GÜNCELLEME23.05.2025 12:04

İsrail Başbakanı Netanyahu'nun sivilleri önemsemeden Gazze'de verdiği saldırı emirleri, dünyanın sabrını taşma noktasına getiriyor. 7 Ekim 2023 ve öncesine dayanan "bir Hamaslı için 1000 Filistinliyi öldürme" planı, günden güne daha büyük tepkilerle karşı karşıya. Çatışmalardan önce ABD'yle birlikte İsrail yönetimine en büyük desteği veren ülkelerden biri olan İngiltere'de bile, bombardımanlara yönelik bakış tamamen değişmiş durumda. Elbette, Rishi Sunak yönetiminin iktidardan uzaklaşması ve Keir Starmer liderliğindeki İşçi Partisi iktidarının görevi devralması büyük bir etken.

"İsrail'in kendini savunma hakkı var" söylemlerini sık sık tekrarlayan Fransa da tıpkı İngiltere gibi Filistin'i tanımaya hiç olmadığı kadar yakın. Cumhurbaşkanı Macron art arda yaptığı açıklamalarda, saldırıların son bulmasından yana olduğunu belirtti. İspanya ve İsveç'ten gelen sert tepkiler de Avrupa'nın Netanyahu yönetimine karşı tutumunu özetler nitelikte. Kendisini İsrail'in bir dostu olarak tanıtan Trump bile, Orta Doğu ziyaretlerine İsrail'i dahil etmeyerek bir mesaj verdi Netanyahu'ya. Saldırıların sürmesi durumunda, İsrail'in yalnız kalabileceğine işaret etti bu davranışıyla. Üstelik Trump bunu yapmadan önce Netanyahu'ya Beyaz Saray'da parmak salladı, "makul ol" uyarısında bulundu ve İsrail Başbakanı'nın önünde Erdoğan'a övgü yağdırdı.

İSRAİL'İN ASIL NİYETİ ORTAYA ÇIKTI

Aksa Tufanı Operasyonu'yla birlikte dünya kamuoyunda temelde iki görüş mevcuttu. Birincisi Filistinlilerin seneler boyunca uğradığı zulme karşılık ambargonun kaldırılması için bir kalkışma gerçekleştirdiği diğeriyse mantığı bulunmayan bir saldırı düşüncesiydi. İsrail ikinci düşünceyi ilk etapta dünyaya başarılı bir şekilde empoze etti. Saldırı altında olduklarını bu sebeple kendilerini korumak için operasyonlar düzenlediklerini belirttiler. Batı ülkeleri de o dönemde Hamas karşıtı açıklamalarda bulunarak İsrail'in yanında olduğunu tekrarlıyordu.

Ancak zamanla, İsrail Hamas'ın üst düzey yetkililerinin etkisiz hale getirdi ve Hizbullah'a telafi edemeyeceği bir darbe vurdu. Bunu yaparken sivillere yönelik saldırılarını genişletti, hastaneler, ibadethaneler, okullar, hatta Filistinlilerin sığındığı çadırlar bile vuruldu. Zaman ilerledikçe, İsrail gizli olan niyetini açığa çıkardı. Netanyahu'yla ortaklık yapan koalisyon hükümeti yetkilileri, Gazze'deki çocukların, bebeklerin bile düşman olduğunu ve öldürülmeleri gerektiğini söyledi. Sosyal medyada yayınlanan videolarda, Mescid-i Aksa'nın yıkıldığı görseller servis edildi. Zaman içinde İsrail'in gerçek zihniyeti ortaya çıktı. İkinci Dünya Savaşı'nda başlarına gelen soykırımı, Filistinlilere gerçekleştirmeleri de insanlık adına üzüntü verici bir başka nokta oldu.

 

FİLİSTİN'İ NE BEKLİYOR?

Realist pencereden bakıldığında, Gazze'de eşi benzeri görülmemiş bir yıkım görüyoruz. Ölümler, ambargo, tedavi edilemeyen yaralılar. Fakat Filistin'den yükselen özgürlük sesi her gün daha da güçleniyor. Kassam Tugayları seçkin savaşçılarını kaybetmiş olsa da yeni katılımlar sağlanıyor. Filistin halkının direniş hareketlerine karşı bir antipatisi oluşmamış durumda. Esasında İsrail'in planlarından biri buydu. Kendi askerlerini sahaya sürmeden, bir iç isyanla işi bitirmek istiyorlardı. Bununla ilgili propaganda videoları paylaşıldı. Halka havadan bildiriler atıldı, Hamas'tan kurtulurlarsa bombardımanların sona ereceği belirtildi. Ancak Filistinliler bu tuzağa düşmedi ve bölünme yaşamadı.

Netanyahu köşeye sıkışmış bir durumdayken saldırıların daha da yoğunlaştırılması emrini verdi. Liderler, tarih boyunca gözü kapalı bir şekilde halklara saldırdıklarında bunun uzun ya da kısa vadede bedelini ödemişlerdir. Senaryolardan biri Gazze nüfusunun tamamen bölgeden çıkartılması ve bölgenin İsrail tarafından ilhak edilmesi. Ancak bu senaryoya ilk etapta olumlu yaklaşan ABD ile artık bu fikirden uzaklaşıyor.

Ancak işler Netanyahu için artık o kadar da kolay değil. ABD’den Avrupa’ya uzanan tepki zinciri, yalnızca siyasi bir rahatsızlığa değil, derin bir ahlaki kopuşa işaret ediyor. Savaş suçları iddialarına dair uluslararası mahkemelerde dosyalar hazırlanıyor. İsrail tarihinde ilk kez, bir başbakan bu denli açık bir biçimde insanlık suçu ithamlarıyla karşı karşıya..

Bir yandan iç siyasette de zemin Netanyahu’nun altından kayıyor. Yolsuzluk ve görev suistimali iddiaları nedeniyle yıllardır süren davalar, şimdi yeniden gündeme taşındı. İsrail halkı, artık liderinin güvenlik vaatlerinden çok, onu yargılanması gereken bir figür olarak görmeye başladı.  Ordu içinden gelen çatlak sesler de, Netanyahu’nun kontrolü kaybetmeye başladığının başka bir göstergesi. Filistin için ise bu karanlık tablo, aynı zamanda bir dönüm noktasına dönüşüyor

Bartu Eken / Haber7

Yorumlar11

  • Esra 2 gün önce Şikayet Et
    Bide biz yapabilsek demiiii
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Abdulbaki Yesil 2 gün önce Şikayet Et
    Demekki tarihte bu yahudileri kilıctan geciren imparatorlar ne kadar haklıymıs, yüzzyillardır mazlum rü oynayan zalimler bunlar. Soylari kuruyacak az kaldi insallah. Ama bu filistinlilerde kibrittemi yok cakmaktami yok benzindemi yok anlamak zor.
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • vatandaş 2 gün önce Şikayet Et
    Dünyanın önünde acımasızca katiller sürüsü SOYKIRIMCI alçaklar katliam yapılıyor.....20 bin çocuk 50 bin masum katledildi er geç ilahi adalet tecelli edecek katiller hesap verecek.
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Ferhat34 2 gün önce Şikayet Et
    İsrail soykırımla Filistini baskılayacağını,kalanların işci köle olarak kullanacağını,pkk ilede arap ve türkleri oyalayacağını kendinde huzurla yaşayacağını sanıyor yapmak istediği budur.arap baharı ile satın aldıkları ülkelerin içindeki hayinlerle yaptıkları katliyamlar ile yerleştirmeyi düşündükleri kuklalar ve bunlar vasıtası ile sorunsuz çökecekleri petrol ...işte bu sebepten.
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • Mustafa038 2 gün önce Şikayet Et
    Siyonizmi dünyadan silmek gerek ama sanırım bu 3. dünya savaşına sebep olacak.
    Cevapla Toplam 5 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat