Uzunca süredir beklenen Trump-Putin görüşmesi dün Alaska’da gerçekleşti.

Görüşme sonucunda bir ateşkesin çıkmaması, “savaşları bitiren lider” söylemini ana sloganı yapan Trump açısından bir hayal kırıklığı olarak değerlendirilebilir.

Buna rağmen hem Trump’ın hem de Putin’in bu görüşmeden bazı kazanımlar elde ettiğini söylemek mümkündür.

Trump’ın Kazanımları

Öncelikle Trump, uzun süredir masaya gelmeyen ve kendisiyle görüşmeyi reddeden Putin’i tehdit ederek müzakere masasına oturtmayı başardı. Putin’in Alaska’da da olsa ABD’ye gelerek Trump’la görüşmesi, Trump’ın görüşme sırasında savaş uçaklarıyla verdiği mesajlar, onun “güçlü lider” imajına hizmet eden önemli bir kazanım oldu.

Ayrıca Trump’ın ikinci bir görüşme için Moskova’ya davet edilmiş olması da “barışı arayan, savaşları bitiren lider” söylemini destekleyen başka bir kazanım olarak öne çıkmaktadır.

Putin’in Kazanımları

Putin açısından bakıldığında ise her şeyden önce, yıllardır uluslararası alanda izolasyonda bulunan Rusya’nın ABD ile doğrudan müzakere yürütmesi ve ABD Başkanı ile aynı karede yer alması, Rusya’nın küresel sistem içinde yeniden normalleşmesi açısından önemli bir kazanımdır.

İkinci olarak, hızlı bir ateşkes ve barış anlaşması isteyen Trump’ın ilk görüşme sonucunda hayal kırıklığına uğraması, bunun neticesinde Rusya üzerindeki baskıyı artırması ve savaşın yeniden tırmanma ihtimali Moskova için ciddi bir tehdit oluşturuyordu. Zira böyle bir senaryoda Batı’nın verdiği destek ve ABD’nin Ukrayna’ya sağlayacağı yardımlar, Rusya’nın sahada ağır kayıplar vermesine yol açabilirdi. Putin, Trump’la görüşerek verdiği bu “sözde taviz” sayesinde üzerindeki baskıyı azaltmayı ve zaman kazanmayı başardı.

Sonuç: Tecrübe ve Acelecilik

Görüldüğü üzere oldukça tecrübeli bir lider olan Putin, Trump’ın aceleciliğinden sonuna kadar faydalanmak istiyor ve Ukrayna’da mümkün olduğunca kendi lehine bir denkleme ulaşarak savaşı bitirmeyi hedefliyor.

Trump ise verebildiği kadar tavizi verip bir ateşkes anlaşmasıyla Ukrayna savaşını bitirdiğini ilan etmek, mümkünse Rusya’yı Çin’le gireceği mücadelede yanına çekmek, değilse tarafsızlaştırmak için hazır olduğunu Putin’e göstermiş oldu.

Prof. Dr. Enes Bayraklı / Haber7