Mart ayından bu yana, terör örgütü SDG'nin Suriye ordusuna entegre olacağı, silahlarını bırakacağı, petrol sahalarını teslim edeceği açıklamaları var. Anlaşmalar imzalanıyor, evet büyük ölçüde terör saldırıları da durmuş durumda ancak, sahada somut bir adım henüz atılmamış durumda.

Son olarak geçtiğimiz günlerde, elebaşı Mazlum Abdi yine Şam'ın yolunu tuttu.. ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ta vardı toplantıda..

Sonrasında yapılan açıklamalar umut vericiydi. Taraflar akan kanın duracağını belirtti, entegrasyonun gerçekleşeceği belirtildi. Özellikle Şam yönetiminin "bu kez hem Türkiye hem de ABD'nin karşı olmadığı bir plan üzerinde anlaşıldı" çıkışı dikkat çekti. Peki bu gerçekleşecek mi? SDG Suriye ordusuna entegre olacak mı?

ABD'NİN TUTUMU KRİTİK ÖNEM TAŞIYOR

Birleşik Devletler daha önceki yönetimlerde, SDG'yle beraber çalışmış, envanter yardımı, eğitim ve her türlü hava desteğini sağlamıştı. Trump yönetimiyle birlikte, Ankara'nın bölgedeki rolüne saygı artmış durumda. Dolayısıyla yeni bir operasyon ya da çatışma istemiyorlar.

Esasında SDG'nin oyalama taktiğinin temel sebebi bu. Eğer Washington örgütü "silahlarınızı teslim edin" ya da "anlaşmayı uygulayın" diye sıkıştırmaya başlarsa, bu konuda örgütün yalnız başına Türkiye'yle karşı karşıya gelecek bir gücü bulunmuyor.

Bu yorumu nasıl mı yaptım? Önceki operasyonları değerlendirerek... Afrin'de dağlık bölgenin yoğun olmasına rağmen direnemedi örgüt. Ayn el Arap'taki dev cephane yığınlarına rağmen Tel Abyad'ı kaybederken ciddi bir varlık gösteremedi. Münbiç'te de benzeri yaşandı.. Şimdi Trump yönetiminin örgüte baskı yapması gerekiyor ki, Orta Doğu'da tek güç olarak görmek istemediği İsrail, örgüte yaklaşarak bölücü faaliyetlerin sergilenmesine destek olamasın...

TÜRK ORDUSU HER ZAMAN HAZIR

Türkiye en beklenmeyen zamanlarda Suriye'de ve Irak'ta düzenlediği başarılı operasyonlarla örgütü kıskaca almış durumda. Suriye'de Baas rejiminin devrilmesiyle birlikte hava sahasını kapatan bir Rusya yok artık…

MİT istediği zaman istediği noktada militanları hedef alabiliyor. Yapılan son yatırımlar, Türk topçusunun muazzam gücü de buna eklenince, örgütün askeri anlamda direnme gücü pek fazla değil.

Ancak Suriye ve Türkiye'nin ortak görüşü bölgede istikrarın sağlanması ve daha büyük yaraların açılmaması. Bu sebeple örgüte mühlet veriliyor. Ancak verilen sözler tutulmazsa sabırlı davranan devlet aklı gerekeni yapacaktır.